bugün

deli anılar getirdi akla...

çok yaptık biz bunu ilkokulda ama öyle böyle değildi. kan, gözyaşı, hırs, nefret ne ararsan vardı.
bilenler bilir eskiden türkçe kitaplarında metin çalışması diye bir bölüm vardı. bunu öğretmen müsveddesi bize yaptırırdı, yani açın kitabı kendi kendinize soruları cevaplayın şeklinde. kısaca hali vakti yerinde öğrencileri kendi haline bırakıp götünü yayardı.
işte bu iş bizde yarışa dönmüştü. sayfayı önce açan bile bu yarışta avantajlıydı, kalem açmak falan yapılmaması gereken hareketlerdendi, yarışta geri bırakırdı. hatta bu uğurda kırmızı kalem bile kullanılmazdı, malum değiştirirken zaman kaybı, yazma konforunu da bozuyordu. bilinmeyen kelimeleri cümlede kullanmak uzun sürdüğü için bu bölüm bilerek atlanır, öğretmene de sonra yapacağım diyerek yalan soylenirdi.
bok varmış gibi hızlı hızlı yapardık, bitiren kişi ani bir hareketle döner rakiplerine hınzır bir gülümsemeyle bakardı. onlar hala yazıyorsa zafer ilan edilirdi ve diğerleri kafalarını kaldırdığında yenilgiyle yüzleşirdi.
sağ kolunuzun sola nazaran daha kaslı olmasına sebep olan eylemdir. tabi yıllar sonra millet bunu farklı şeylere de yorabiliyor ama sebebi budur yani..

birde yazınız hayat boyu doktor yazısı gibi kalıyor..
liseli lütfen.
güncel Önemli Başlıklar