bugün

40-50 sayfalık bir kitap şeklinde basılmıştır. tüyap'da almaya niyetlenmiştim bu kitabı. hızlı komunist bayan kaç çekse beğenirsiniz? 10 YTL dedi.
- ney 10 ytl mi?
+ evet 10 ytl.
- bu küçük kitap için fazla yüksek bir meblağ değil mi?
+ beyfendi biz devrim için burdayız. komunizm davası için 10 ytl'nin ne önemi var?
- iyi de banane sizin davanızdan. ben sadece kitap almak istiyorum. eğer 5 ytl derseniz alacağım.
+ hayır olmaz. mümkün değil. (seni gidi kapitalist burjuva bakışı fırlatılır müşteriye...)
- yanlış bir ticaret algılayışı.
+ zaten biz ticaret yapmıyoruz. sadece davamıza hizmet ediyoruz.
- neyse hayırlı işler. (hayır derken uvjb??? bakışı fırlatılır burda da...)
+ güle güle.

parantez içi öznel tasvirler dışında birebir gerçekleşmiş bir diyaloğun nesnesidir deniz gezmiş'in savunması...
düştüğü durumdan en hafif cezayla kurtulmak için söylediği sözler bütünüdür. adı üzerinde "savunma".
beyinsiz ve tarihten haberi olmayan nurcu, gerici bünyelerin okumayı bile hak etmediği savunmadır.
(bkz: bi siktir gitmesi gereken birisi varsa o sensin) *
aynı dünya görüşünde olmadıgım, hatta onun gibi düşünenlerin, kandırılmışlar oldugunu düşündügüm ve onlar için de aslında üzülen bir kişi olarak, davasını, batılda olsa sahiplenme şekli, genç yasında hayatının, kime hizmet ettigi bugün çok belli olanlar tarafından ve asla hak olmayan bir düzen tarafından yargılanmış ve idam edilmiştir.

kendisi de, bu kadar övgüyü haketmemesine ragmen, ugradıgı haksızlıktan dolayı, üzülesi bir durumdur.
turk genci, devrimlerin ve rejimin sahibi ve bekcisidir. bunlarin lüzumuna, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır; rejimi ve devrimleri benimsemiştir. bunları zayıf düşürecek en küçük veya en büyük bir kıpırtı ve bir hareket duydu mu, bu memleketin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adliyesi vardır demeyecektir.

hemen müdahale edecektir. elle, taşla, sopa ve silahla, nesi varsa onunla kendi eserini koruyacaktır. polis gelecektir; asıl suçluları bırakıp, suçlu diye onu yakalayacaktır. genç, "polis henüz devrim ve cumhuriyetin polisi degildir" diye düşünecek, fakat asla yalvarmayacaktır. mahkeme onu mahkum edecektir. yine düşünecek: "demek adliyeyi de islah etmek, rejime göre düzenlemek lazım!" onu hapse atacaklar.

kanun yolundan itirazlarını yapmakla beraber; bana, ismet pasa ya,meclis etelgraflar yağdırıp haksız ve suçsuz olduğu için tahliyesine çalışılmasını , kayrılmasını istemeyecek. diyecek ki, "ben inanc ve kanaatimin icabini yaptim mudahale ve hareketimde hakliyim eger buraya haksiz gelmissem bu haksizligi meydana getiren sebep ve amilleri duzeltmek de benim vazifemdir!" işte benim anladiğim türk genci ve türk gençliği!"

mustafa kemal atatürk
sosyalist düşüncenin, milli mücadeleye o günki bakışı ile bu günki bakışı arasındaki farkı ortaya koyuyor. sol saptığı yanlış yoldan özüne dönüp, kendini geliştiremediği takdirde sonu, babauf ün sonuna denk olacaktır.
Solun nereden "nereye" geldiğinin açık bir göstergesi.
bantan dinlerken gözlerimin dolduğu savunmadır. denizlerin türküsünde geçen konuşmadır. (bkz: denizlerin türküsü)**
düşüncenin suç olamayacağını anlayamayanların fiilidir onun başına gelenler ve insan memleketini düşüncesi ne olursa sevebilir. bunu da anlamamıştır onu idam edenler. şimdi çok sevidğimiz amerikamız yeni bir kürt devleti kurdurduğunda ve bu devlet bizim topraklarımıza göz diktiğinde aynı dirayeti gösterebilecek midir vatanını sevenleri asan bu zihniyet?
e herşey türkçe yazıyor dediğim savunma. hala anlamayan varsa yazmasın sözlüğe mözlüğe; hatta kalkıp kendini atsın boğazköprüsünden.
demekki faşist olmadan da bu t.c sevilebiliyormuş.
fener5celi deniz'in savunması dillere destandır.
top geçer adam geçmez anlayışının en önemli temsilcilerindendir.
ayrıca deniz için "ilk insan" yakıştırması da yapılmıştır. *
AYNI KiŞi iSE SAVCIYA DA AYAR VERMiŞTiR:
Sayın Savcı,
1. Amerikan emperyalizmi gayrî millîdir.
2. Ona ortaklık edenler ulusumuza ihanet etmişlerdir.
3. Emperyalizme karşı mücadele suç değildir, silahlı mücadele ise Anayasayı ihlâl değildir.
4. Gayrî millî olan emperyalizm ve ortaklarının sömürüsü, Anayasaya aykırıdır.
Buna göre iki şey var:
1. Eğer belli bir hata sonucu, iddianame ve mütalaayı hazırladınızsa, dikkatli
olunuz; idamını istediğiniz kişiler kasaplık koyun değildir ve siz savcısınız;
2. Yok eğer yaptığınızın bilincinde iseniz; yolunuz açık olsun.
(bkz: sokrates in savunması)
türkiyenin bağımsızlığından
başka bir şey istemedim.
bundan dolayı da ölümden korkmuyoruz.
ve ben 24 yaşındayken kendimi
türkiyenin bağımsızlığına armağan etmekten onur duyuyorum.
bizlerin tek özlemi tahsil sırasında bulunmamıza rağmen türkiyenin bağımsızlığıdır. biz hiçbir zaman bütün çabamıza rağmen türkiyenin bağımsızlığını temin edemedik.

biz 50 sene evvel kurtuluş savaşı vermiş bir ülkenin çocukları olarak kurtuluş savaşının gerçek tahlilini yapmaya her zaman için muktediriz. biz yine çok iyi biliriz ki türkiye kurtuluş savaşını yapmak için samsuna çıkanlara istanbul örfi idaresince ve mahkemelerince idam cezası verilmiştir. ve yine bilmekteyiz ki, osmanlı imparatorluğu yüzlerce generalinden ancak birkaç tanesi kurtuluş savaşına iştirak etmiştir. ve yine bilmekteyiz ki kurtuluş savaşı yapıldığı sırada istanbulda bulunanlar bunları yapanlara eşkıya demiştir.

1950 tarihinde amerikan emperyalizmi iktidara geldi. demokrat iktidar 27 mayıs 1960da tarihe gömüldü. demokrat parti gitti, bunun gitmesiyle tellaklar değişmedi. 27 mayısı kastetmiyorum, bundan sonrasını kastediyorum. hamam aynı fakat bu defa da tellaklar değişti. amerika bu dönemde imdada yetişip inönüyü düşürdü, demireli iktidara getirdi.

mustafa kemale gerçekten sahip çıkanlar varsa onlar da bizleriz

öğrenci hareketlerine gelince, türkiyede öğrenci olayları 50-60 senedir eksik olmamıştır. sultan hamitin tıbbiye talebelerini sarayburnundan denize attığı tarihten itibaren öğrenci hareketleri türkiyede devam edegelmiştir. ikinci dünya savaşı sırasında faşizme hayır diyen gençler ilerici gençlerdi. ve 28 nisan 1960 tarihinde özgürlük savaşı veren gençlerdir. amerikan emperyalizmi tarafından inönü hükümetten düşürüldüğünde protesto gösterisi yapan gençler ilerici gençlerdir. anayasaya bağlılık mitingi;ni de bizler yaptık. o günün mitinginde iktidarın kiralık adamlarından ve polisinden dayak yiyen de gene bizlerdik.

1968 senesine gelince, üniversiteler öğrenciler tarafından işgal edildi. işgalleri gayet meşru idi ve kürsü ağaları dahi bu işgallerin haklılığını hiçbir zaman inkar edemedi. aynı yılın temmuz ayında amerikan filosu’na karşı gösteri yapanlardan vedat demircioğlu polis tarafından hunharca öldürüldü. iktidarın kiralık kuvvetleri ve polisi hunharca devrimcilerin üzerine saldırdı. 20ye yakın devrimci öldürüldü. bunların hiçbirinin katili bulunamadı. polis karakolları işkencehane haline getirildi. hiçbir savcı buna karşı çıkmadı. fikir özgürlüğünü ve anayasayı paravan yapanlar önceden atatürkçü geçinirken onun fikir ve şahsiyetini de küçük görmeye başladılar, sadece mustafa kemal tarafını beğeniyorlardı. suçlamasını kesin olarak reddediyorum ve asla kabul etmiyorum. diğer yurtseverler de bunu kabul etmez.

gerçekler örtülmek isteniyor. mustafa kemale gerçekten sahip çıkanlar varsa onlar da bizleriz. onun istiklal-i tam prensibini, ve onun istiklal-i tam türkiye idealini yalnızca biz devam ettiriyoruz.

anayasayı en fazla savunan bizleriz

iddianamede bizim anayasayı cebren ilgaya teşebbüs ettiğimiz ileri sürülmektedir. öteden beri arzetmiş olduğum gibi, bu ülkede anayasayı en fazla savunanlar bizleriz. anayasayı ihlal edenlerse ortadadır. anayasanın uygulanmasını isteyen gene bizleriz. anayasayı uygulamayan yavuz kimselerse hâlâ ortadadır. ve yine o kişiler bizim kellemizi istemektedirler. bile bile iddia makamı bizim anayasayı ilgaya teşebbüs ettiğimizi ileri sürmektedir.

idddia makamı bizim vermekte olduğumuz bağımsızlık savaşına karşıdır. türkiye cumhuriyeti anayasasına karşı, reformlara karşı ve bu nedenle bizim anayasayı ilgaya teşebbüs ettiğimizi ileri sürmektedir. çünkü süleyman demirel hâlâ ortada gezmektedir. kudreti yetiyorsa süleyman demirel hakkında aynı şekilde dava açsın, onlar 36 milyonluk ülkenin bütün yükünü 20 gencin üzerine yıkmaya alışmışlardır.

amerika sizin döneminizde ülkeye girdi ve hiçbiriniz sesinizi çıkarmadınız

bizi bağımsız bir ülkenin çocukları olmaktan mahrum eden hepiniz dahil sizlersiniz. çünkü amerika sizin döneminiz sırasında türkiyeye girdi ve hiçbiriniz sesinizi çıkarmadınız. ve demokrat parti iktidarına 10 yıl ses çıkarmadınız. ta ki 38 yurtsever subay ses çıkarana kadar ve onları devirene kadar. ve bugün aynı savcılar bu şahıslar hakkında da idam kararı istemektedir. süleyman demirelin anayasayı ihlaline ve despotizmine ve ülkeyi amerikaya satmasına ses çıkarılmadı.

ve meydanlarda bunlara karşı bizler dövüşmek zorunda kaldık, bizler kurşunlandık. ve sonunda idam isteğiyle buraya getirildik

bizim düşmanımız
amerikan emperyalizmi ve yerli işbirlikçileridir

dediğim gibi türkiyeyi bu hale getiren eski yöneticilerin bütün suçları bize yüklenmek istenmektedir. bütün eski idarecilerin suçu bize yükletilmek istenmektedir.

türkiyenin bağımsızlığından başka hiçbir şey istemedik ve hayatımızı bu yola koyduk. varlığımızı türkiye halkına armağan ettik. bunun aksini iddia edenler vatan hainidir. 12 mart muhtırası muvaffak olmasaydı bizi itham eden makam onları da aynı şekilde itham ederdi. buna da kanaatim tamdır. 12 mart muhtırası anayasanın uygulanmadığını iddia etmektedir ve parlamentoyu açıkça suçlamaktadır.

biz strtaejik olarak düşüncelerimizi hiçbir zaman saklamayız. hangi şartlar altında olursak olalım bunu açıkça söyleriz. düşüncelerimizi mezara kadar götürürüz. nasıl burada namluların ve dipçiklerin gölgesi altında konuşuyorsak düşüncelerimizi her zaman açıkça ifade ederiz. bizim anayasa’yı ilgaya teşebbüs gibi bir kastımız bulunsaydı, bunu da burada açıkça söylemekten çekinmezdik. bizim böyle bir amacımız yoktur.

bizim düşmanlarımız amerikan emperyalizmi ve onun yerli işbirlikçileridir. yani emperyalizm ile işbirliği yapan patronlar, feodal mütagallibe yani bezirgânlar, tefeciler. toprak ağaları ve diğer işbirlikçileri ve bizim bütün eylemlerimiz bu hedefe yönelmiş bulunmaktadır. bunun dışında başka bir hedefimiz yoktur.

milyon metrekare vatan toprağı işgal altındayken mili bütünlüğü bozmakla suçlanıyoruz

bizim kişi güvenliğini, mülkiyet hakkını, egemenlik ilkelerini, milli bütünlüğünü bozmak için harekete geçtiğimiz iddiaları vardır. kişi güvenliğini ihlal edenler kimlerdir. bunu evvela tesbit etmemiz lazım. karakollarda işkence gören bizler olduk. meydanlarda kurşunlanan yine bizler olduk. bakanların emriyle hapishanelere atılan bizler olduk. buna rağmen kişi güvenliğini bozan olmakla itham ediliyoruz. yukarıda anlatılan asıl kişi güvenliğini bozanlar ise serbestçe meydanlarda dolaşmaktadır.

mülkiyet hakkını ortadan kaldıracağımız iddia ediliyor. bizatihi anayasa mülkeyet hakkını toplum yararına kısıtlamıştır. mutlak mülkiyet hakkı tanımamıştır. 50 köye sahip bir toprak ağasını anayasamız kabul etmemiştir. egemenlik ilkelerine karşı çıkanlar halkın sırtından geçinenlerdir.

ayrıca milli bütünlüğe karşı çıkmakla da suçlanıyoruz. 101 tane amerikan üssünün bulunduğu ülkede bizim milli bütünlüğü bozmak istemekle itham edilmemiz gülünç olmaktadır. milyon metrekare vatan toprağı işgal altındayken bizim milli bütünlüğü bozmakla suçlanmamız gülünçtür.

21 yılın hesabını 21 gençten sormak istiyorlar

mustafa kemal sağ olsaydı bugün çok şaşırırdı. iddianame baştan beri sırf kelle istemek maksadıyla hazırlanmıştır. şeklen de hukuk mantığından mahrumdur. hukuki kıymet ve değerden mahrumdur. 21 yılın hesabını 21 gençten sormak maksadıyla ve suçluların telaşı içerisinde hazırlanmış bir iddianamedir.

ben şunu iddia ediyorum ki, hareketimiz tamamen anayasal bir harekettir. anayasanın başlangıç ilkesinde belirtilen ulusun zulme karşı direnme hakkını kullandık. bu sebeple anayasal bir davranışta bulunduk. yaptıklamızın haklı olduğuna inanıyorum. halen de bu inancı taşıyorum.

türkiyenin bağımsızlğından başka bir şey istemedim. ve bu sebeple amerikan emperyalizmine ve işbirlikçilerine karşı mücadele verdik. bundan dolayı da ölümden korkmuyoruz. onu ancak işbirlikçiler düşünsün. ve ancak onlar kendi canının telaşına düşsün. ve ben 24 yaşındayken kendimi türkiyenin bağımsızlığına armğan etmekten onur duyuyorum. bu bağımsızlık düşüncesini mezara kadar götüreceğiz !