bugün

50 karakter dolayısıyla tam olarak başlık şudur : deniz feneri derneğine 1 ykr bağış dahi yapmayıp bağış yapanların sözümona hakkını savunan insan

tanım ise şudur efenim: hayatı boyunca deniz feneri derneğine bir lira dahi bağış yapmamış insanların deniz feneri zaten bizi dolandırdı diyerek kraldan çok kralcı olmasıdır. aynı tipler camiilere de gitmeyip ezanın türkçe okunmasını isterler.
kendisi hasta olmadigi halde hastasisini iyilestiren doktor kadar mantik tasiyan bir onerme.
insanların dolandırılmasına toplumsal bir olay olarak bakmanın verdiği sonuçtur, duyarlı insanların normal olarak yapabileceği bir şeydir. bağış yaptığı ve dolandırıldığını anladığı halde toz kondurmamaya nazaran daha akıllıca bir davranştır.
''haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır'' hadisi aklına yatan dinli veya dinsiz bünyedir.

bu yiğide, eskiden kalma bağış makbuzu sorulmaz. bağış yapanlar sex shoptan mal alıp memnun kalmayınca şikayet edemeyene benzer. şikayet ederse afişe olur. enayiliğinin ilamıdır.

bundan gayrı o verdiği sadakaların bir amacı da sevap yazan meleğin o parayı görmesidir. sonrası onu ilgilendirmez. isterse o parayı öğütüp eşşeklere yedirsinler. niyeti sadakadır, bonustur, vadaadır, sevaptır; nihayetinde cennettir.. o kadar.

aynı kafanın kızı, canı ciğeri kaçak kuran kursunda tonlarca betonun altında ezlir, ölür. tepkisi: ''kızım köpük partisinde ölmedi ya'' olur.

e allahsızın bile yüreği isyan eder bu cehalete, bu cahili sözde düşünen akıllı zahidlere. müstehaktır deyip geçemeyenlerdir ve vakit başlık atar: işte o salaklar.
hedeliktir. isci olmayip sendikaya karsi cikanlara danismak gerekir boyle konularda.
(bkz: dolandırıcıları savunmak)
(bkz: deniz feneri yolsuzluğunu meşrulaştırma çabası)

evet deniz feneri derneğine 1 kuruş yardım da bulunmadım bulunmadığıma pişmanım mı tabi ki hayır. ailem fitresini zekatını her sene verir neyse konu da zaten bu değil de gidip de dolandırıcılık yapan bir derneğei savunurken hele yok ezanın türkçe okunmasını isteyen insanlar eleştiriyor demek saçmalıktan öteye geçmiyor.
bu zihniyeti eleştiriyorsanız o zaman birde şunu deneyin: sizler o zaman suaygırının ne olduğunu bilebilmek için önce su ve aygırın ne olduğunu ayrı ayrı bilmek ve suaygırını ona göre tanımlamak gerekiyor. ya da bir başka örnekle tecavüze uğramayıp tecavüzün kötü bir şey olduğunu belirtmeye. eğer bir olayı tecrübe etmeden ya da kökenini bilmeden bileceğinizi düşünüyorsanız dünyayı yeniden gelmenizi tavsiye ediyoruz. zira zihniniz kötü bir şekilde hata vermekte ve düzelmesi için yeniden üretilmelisiniz.
(bkz: yanımda adam öldürseler kılımı kıpırdatmam)
türkiye'deki tek yardım kuruluşu olarak deniz feneri derneği'ni görmeyen, imkanı olmayan insanlara yardım etmek için araya "aracı" koymayan, hayatı boyunca deniz feneri derneği'ne bir lira dahi bağış yapmamış ve deniz feneri zaten bizleri dolandırdı diyen insanların hepsinin, camiye gitmeyip türkçe ezan istedikleri genellemesini yapmak, bu insanları kraldan çok kralcılıkla suçlamak, dini duyguları sömürülmüş, istismar edilmiş insanların duygu, öngörü ve düşünceleridir.

bir de daha önce, deniz feneri'yle aynı siyasi görüşü paylaşan oluşum içindeki bir holdinge para kaptıran bir insan, mağduriyetini dile getirdiği için üstüne bir de herkesin içinde fırça yemiş, provokatörlükle suçlanmıştı. o insan türkçe ezan istemiyordu. kralcılık da oynamıyordu. ama dolandırıldığını söylüyordu. ah şu at gözlükleri, karayı ak, akı kara gösteriyor.

http://www.memurlar.net/haber/46116/
(bkz: yardim yapmayip deniz feneri ni elestirmek)
deniz feneri ya da herhangi bir hayır kurumundan yardım almaya muhtaç kalmamış, hayatı boyunca yediği önünde yemediği arkasında olmuş, baba parasıyla adam olduğu kanısına varmış insanların yapabileceği eylem.
bilmezler ki bu kurumlar nice fakir doyuruyor her gün.
(bkz: sağ gösterip sol vurmak)
derneğin kanal7 bağlantısı ve inançlı insanların organizasyonu olmasından dolayı yapılan şeydir. deniz feneri değil de diğer kanalların diyecem de bu müşriklerin yardım derneği kurması gibi bir şey imkansız. ne diyordum heh, çukurova ya da doğan grubunun bir derneğiyle ilgili bazı kanıtlanmamış iddialar olsa aynı yüreklilikle hücuma geçecekler miydi ayrı merak konusu. sağolsunlar meğer ne kadar seviyorlarmış 'dinci' insanları. paraları boşa gitti diye üzüldüler.

ne üzülmesi bırakın bu işleri, 2 entrynin 1'inde taşak geçiliyor, ondan sonra da dümenden haksızlığa göz yumamayız yok efendim bana dokunmayan yılan hesabı mı yapalım diyorlar. aha entryleriniz ortada işte, fırsatı yakalamışken müslümanları sikelim biraz derdindesiniz.
yine acitasyon yine acitasyon... deniz fenerini koruyabilen tek sey acitasyon. deniz feneri kendi basina bir kurumdur. bir suru yardim kurulusu vardir. illa deniz feneri... illa deniz feneri... sayikliyorlar.

diger kurumlarin adini kullanmayin bari. siginmayin durust ve gucsuz gruplarin arkasina.
"bir işi eleştirmek veya o konuda bir yorum yapmak için illa o işi yapmak mı gerekir?" sorusu karşısında apışıp kalanların tespitidir efenim. cinayet romanı yazmak için katil mi olmak gerek? ortada bir yanlış varsa, bir dolandırıcılık varsa bunu eleştirmek yerine sırf ideolojik hayranlıktan dolayı çaktırmadan yapılan yanlışa destek vermek ne kadar doğrudur efenim? hem türkiye'de ki tek yardım kuruluşu deniz feneri mi? yahu gidin ideolojik savunuculuk yapıcaz diye salak salak durumlara sokmayın kendinizi yahu. bir değil iki değil kaçtır bu insanların dini duygularını istismar ederek bu paraların edilişi. sırf ideoloji yüzünden şu yetim hakkı tacirlerini de savundunuz ya...
saçma bir eylemdir.

aynı kişiler can suyu ve ihh gibi yine mütedeyyin insanların kurduğu derneklerin hatasını dört gözle beklerler. 17 ağustos depreminden sonra çadırlarını ortaya çıkarmayan tsk'ya ve kızılay'a zamanında pek sevecen davranmışlardır. * *

mal uyarı üzerine gelen unutulmuş edit: çadırları geç ortaya çıkaran ordu olacaktı, vaktinde değil yani.
saçma bi eylemdir.

aynı kişiler kızılay hakkında yolsuzluk iddiaları çıktığında bağış yapmayan dinci kesimden çok çok daha fazla eleştirmiştir kızılay'ı. ve yolsuzlukların üstüne gidilmesini istemiştir. 17 ağustos depreminden sonra çadırları ortaya çıkarmayan tsk ha? ulan çadırları ortaya çıkarmadı da o kadar insanı göçük altından kim çıkarttı şerefsiz!!! illa bok atmak istiyorsan atatürk'e, cumhuriyet'e, inkılaplarına, türk ordusuna; bunu alakasız başlıklar altında kinayeli cümlelerde yapma. sktır kçın aç bi başlık. adamlığını görelim. şu sığ beyninle fikirlerini mantıklı cümleler haline getirebiliyor musun onu görelim. deniz feneri götürüyor paralı, milleti kekliyor; bizim sözlüğün yobazları "bağış yapmayan eleştirmesin" derdinde. ne oluyor eleştirince efendi insanlar bilinçleniyor değil mi? millet 2 paket kömüre oy vermez diye korkuyorsunuz değil mi? türkiye şu din tacirlerinden çektiği kadar çekmedi başkasından be.
sözlüğün yobazlarının derdi eleştiri değil taşak geçilmesi kısmıdır. adam gibi şöyle şöyle iddialar var, para vermek mantıksızdır diyene bir sözümüz yok elbette. ama abd ve israil hayranları yok efendim sikilmek istiyolar sikilsinler türü ifadelere de bir zahmet ses çıkaralım. 17 ağustos muhabbetine gelirsek, ordudun çadırlarını ne kadar geç afet bölgesine götürdüğü gerçeğini bilmek için ordu yalakası postalsever * gazeteler dışında da gazete okumak ve yaşanmış tecrübeler sahip olmak gerekir. deniz feneri 17 agustos depreminin ardından çoğu bölgeye askerden, itfaiyeden önce varıp çadırları kurmuş, sokakta kalan insanlara sıcak yemek dağıtmıştır. enkaz altında kalanları deniz feneri gönüllerinin kurtarmasını beklemek biraz aptalca olurdu herhalde. tüm bunların dışında deniz feneri kızılay ve tsk ile kıyaslanmamalı bile. biri görevini yaparken diğeri allah rızası için çalışıyor.

madem haklısın o zaman niye formatın amına koyuyosun? niye hakaret ediyosun?
insanların dini duygularını kullanıp bunları istismar eden, gelen bir kısım bağışları cebe atıp ve kanal'a harcayan bir derneğin bu yolsuzluğu karşısında bağış yapmamamışsan susacaksın, bunlara kör kalacaksın, soyacağız bakacaksın mantığından çıkmış deniz feneri savunuculuğu yapan insanın tepkisinin ifadesi.
ülkemizin sikko medyasının ellerinde hiçbir güvenilir kaynak olmaksızın boy boy manşetlerine, ana haber bültenlerine taşıdıkları haberlerle gaz alan yurdum insanı ve dahilindeki bir çok sözlük yazarının giriştiği eylem.

ilgili başlıkta* karşı olarak bilgiler verilmesine rağmen uğur mumcu ne büyük adammışsın dedirtmişlerdir.*
geçtim bağış yapmalarını falan da, halen daha aynı şekilde diyoruz efenim bu tiplere. o gaz alıp geldiğiniz medyaya bir sorsanız elinizde ne var, bu kadar üzerlerine gidiyoruz ama iş hesaba gelince adamlara neyi kanıt sunacağız diye. soramazsınız birincisi, sorsanız o sikko medyadan kayda değer hiç bir kanıt çıkmayacak ikincisi.
halen daha bıdı bıdı bık bık, kalkmış üstüne bir de bu konuyla alakalı bilgisi olan insanlara şerefsiz diye ithamda bulunma şuursuzluğunu nereden alıyor bu user'lar merak içindeyim.

koçyiğitlerim, girin bakın, hesap kitap ortaya seriyor adamlar, gelen paralar nereye gidiyor, kimlere gidiyor hepsini tek tek görülecek şekilde beyan ediyorlar. lakin bizim gaz'la çalışan medyamızdan güdüm alan insanımız salt siyasi görüşüne uymuyor diye bu kuruluştaki insanlara hucüm ediyor.

be amuğa koyyim sadece kişilerin ideolojik görüşlerinden dolayı sahip oldukları bağlantılara istinaden yapılan bu saldırılar niye ? lan adamların insancıl bi yanı olamaz mı ?

ya da sakıp sabancı çok mu iyi insandı, keza vehbi koç, ya da izzet baysal. lan beyni çürümeye yüz tutmuşlar, sözüm size:
insanlar bir sürü bok yiyebilir. lakin özünde insan, az buçuk inanca sahip olma ihtimalleri sizin gözünüzde yok tabii ki. sizin imanınız itikadınız ama değme müslüman'a taş çıkartır mutlaka. siz'siniz çünkü.
"bizim de başımıza gelebilirdi" mantığıyla hareket eden ve gayet haklı olan insandır. sadece kendini düşünmeyendir, toplumun yararını düşünür.