bugün

kavurucu bir ramazan ayında termometreler gölgede bile 40
derece gösterdiği bir gün, tadir edersiniz ki oruç tutuyordum
sahur vakti yaptığım mallıktan mı kaynaklanır nedeni pek bilinmez.
beni bir sıkıntı bastı normalde oruç tutuarken hiç susayıp
acıkan bir tip değilimdir fakat oluverdi işte. hafif hafifif
kıvranmaya başladım. odam cehhenem sıcağıydı salonda çalışan
klimanın o bir üflemeyle adamı diriltecek soğuk nefesine bıraktım
kendimi. bütün basan afakanların sıcaktan olduğunu düşünüyordum
susadım mı yoksa ? yok canım?! diyip duruyordum kendime
fakat o kışı aratmayan klimamız bile beni kurtaramadı
işte o zaman o acı gerçeği anladım ben evlatlııktım!
bir saniye konu nereye gidiyor geri sarabilir miyiz?
alo bi el at abi. işte o zaman o acı gerçeği anladım
susamıştım ?! bu benim gibi süper güçleri olan bir
superwomen için imkansız bir şeydi ama oluvermişti işte.
bu gerçeği kabullenmek yeterince acı değilmiş gibi
arakda öten daha doğrusu durmadan ciyaklayan 12 tane
muhabbet kuşumuzun sesi beni çoktan çileden çıkarmıştı.
susuzluğumu unutmaya çalışaraktan kendimi başka şeylere
vermeye çalıştım. mesela uyumak çok iyi gelebilirdi.
oturma odasındaki minderlere kendimi atıverdim.
hani hamsterler kendilerini atarlar ya paat diye nalları
dikmiş gibi işte o misal. uyumaya çalışıyordum fakat
etrafımda görünmeyen varlıklar varmışcasına sürekli
dürtülüyordum. sanki beni susatmak için özel bir güç
gönderilmişti dünyaya. her neden kaynaklanır hiç bilemedim
fakat oturma odasında uyuyamadım işte. bir de odama kaçıyım
dedim gerçi pek faydası olcağını hiç sanmıyordum ama neyse..
tabiki odamda mucizevi bir sıcaklık değişimi olmamıştı 2
dakikalık klima çalıştırmakla. bu sefer yatakta dönüp durmaya
başladım artık tam anlamıyla keçileri kaçırmıştım. yanımda
olsaydınız emğnim arkadan ''meğğeeeh meğğeheh'' sesleri
duyardınız. en sonunda su içmeye karar verdim her ne kadar
orucum bozulacak isede duramıyordum o kadar susamıştım ki
ağlamaya başladım. sinirlerim alt üst olmuştu artık
tamirci değil makina mühendisi gelse bile bu beyini kurtramazdı
tek çare su içemekti. buz dolabına doğru ilerledim ve o beyaz
kapağı açtım. nerdeyse reklam çekiyormuşuz gibi ''puvv''
diyip büyük biir masumlukla açıldı. en allta duran suya çok
pis bir bakış attım. fakat su bu bakışımdan hiç etkilenmişe
benzemiyordu. birbirimizle acı bir konuşma yapamak zorunda kaldık

+ kız sen ne güzel şeysin bi içimlik susun valla aynı ben.
- sitttir git beni pis oyunlarına alet edemeyeceksin.

dedim ve dolabın kapağını paat diye yüzüne kapattım. artık o kapağı
iftara kadar açamazdım. şimdi bu köprüyü yaptığınızdan daha hızlı
yıkın ki bilsinler bu yolda ölmek var dönmek yok ! ay ne oluyor
süleyman sen karışma lütfen o pis tozlu tarif sayfalarına geri döner
misin yüksek recalarımla ? mersi boku evet nerde kalmıştım.
artık buzdolabının kapağını geri dönüşü olmayacak şekilde kapatmıştım
ve iftara kadar açmayacaktım. o kadar inat etimştim ki
susuzluğu olmayan s. k.me bile takmıyordum. odama girip bir sakinleşmeye
çalıştım. sütlü kahve lekeli tavşanım''patetes'' bana huzur verdi adeta bir o tüylü sırtında minik kanatları eksikti. sevgili okurlar
bütün bu yazıyı okumanızın benim için tek bir sebebi vardı
size bunu söylemek. SAHUR BiTMEDEN EN AZ 2 BARDAK SU iÇiN!!! (ŞiDDETLE
TAVSiYE EDiYORUZ)
güncel Önemli Başlıklar