bugün

yalandır. 2 teneke altını pavyonda yiyenini duydum.
klasiktir. olmazsa olmazdır. herkesin dedesidir. candır...
türkiye gerçeğidir. tamamen gerçektir. amına kodumun adamlarının hepsi zengindi hepsi. aç türk mü vardı önceden? halimize bak götümüze don alamıyoz şimdi.
(bkz: bas bas paraları leylaya).
Her aile ortamında karşılaşılan ve şaşırtmayan durum. Vardı hepimizin soyunda zenginlik. Yalnız benim anlayamadığım hep bi kaybetmişlik öyküsü. Bir kere de Çıkart altın dolu Çuvalı koy masaya dede. Anca hikaye
Gerçektir. Canlı örnekleri var. Özellikle büyük şehirlerde toprak bundan 30-40 sene önce bu kadar değerli değil iken. Arazi bol iken. Satıp satıp pavyonda yemek gibi aptalca bir adet vardı. Hâlâ var ama çok nadir. Mal miras kaldıysa kıymeti bilinmez. Hayırsız evlatlarca satıp savrulur. Hemde biteviye.
gerçek hikayelerden biri bende. dedemin türkü kasetleri kanıt niteliğindedir.
ali dayı'dır. bir gecede yemiştir tarlayı.
lan benim dedemin lakabı miras yedi turan mış, gerisini siz düşünün.
Ulan millet ne güzel anlatıyor bizim neyimiz eksik biz de uyduralım diyen kolpacı dedeler de çoktur aralarında. .
kendi kazanmış kendi yemiştir, hakkıdır ama azda geride kalanlara bıraksaydı fena olmazdı.
Dedemle gurur duyardım, ama öyle bir şey yapmamış.

Almanya ya giden ilk işçilerdendi benim dedem. Kendisini buradan tebrik ediyorum, keşke sende olan cesaretin 10 da biri torununda da olsaydı. Dünyayı fethederdim.
oha lan bu benim dedem...!
yani benim değil, babamın dedesi bu.

vakti zamanında selanik'in vodina kazasında ağa imiş.
Kendisi aynı zamanda resneli niyazi'nin halasının oğludur.

hah işte bizim hovarda dedemiz bu.

istanbul'dan kadınlar getirtip oturak alemleri yaparlarmış.
canı sıkılır vapura biner izmir'e gidermiş.
rivayete göre izmir'de de bir evi varmış.
o eve ne dilberler ne dilberler gelirmiş.

hey yavrum hey.
biz yaşayamadık lan o hayatı valla.

neyse sonra mübadele zamanı şarköy'de iskan vermişler bunlara.
o da "sikerim şarköy'ü lan, benim burada hiç tanıdığım yok" deyip iskan terk etmiş.
yüzlerce dönüm araziyi bırakıp gemlik'e gelmiş.
orada 3 katlı bir ev almış, eh para da var hayatının sonuna yetecek kadar, terk ettiği arazilere bir daha dönüp bakmamış bile.

sonra bu hovarda dede ölünce, babannem benim dedem ile evlenmiş, kayınpederden kalan paralarla bir dükkan açmışlar falan işte.

aradan geçti 90 sene.
şimdi geçen gün baktım benim amcalar bu şarköy'de terk edilen arazileri araştırıyorlar.
acaba çıkar mı oradan bir şey diye bir umut ben de bekliyorum tabi.
şarköyde bir sürü arazi, nereden baksan 150-200 milyon lira yapar yeni parayla.

ulan o iş olsun hepinizin üstüne çokomel döküp dans ettiricem söz...
Pek de hoş anılmayı hakeden dede değildir, büyükanneye kanlı göz yaşları akıtması da bir başka defosudur.

Neyse ki benim dedem değildir.
Adamcağız meyve sebze halinde kabzımalmış. Kıt kanaat kazandığını ailesine harcarmış.
Bayrama yakın, büyükannem,
" Hüseyin, bu bayram bulgur yerine prinç mi pişirsem acaba çocuklara" deyince, dedem, başı önünde, " olmaz, bu bayram olmaz hatun" demiş.

Bayramdan bir gün evvel, 42 yaşında kalpten ansızın vefat etmiş gariban.
Taziye evi, çuval çuval prinçle dolmuş, dolmuş da taşmış bile.

Büyükannem anlatırdı.
Evet bayram geldi, ev prinç ambarına döndü, dedeniz prinç yığdı da gitti rahmetli.
Anlatır anlatır da ağlardı feri kaçmış gözleri, yorgun yüreğiyle.
Valla bizim dede köy agasıymış ama öyle pavyon bilmezmiş genç yaşta gitmiş evlatları ağ.paranın

Hatta babam anlatırdı damdaki öküzü satıp mermi aldım hepsini amcanın düğününde attım

Bu nasıl öküzlük ulan 1.dünya harbinemi gidiyonuz.
(bkz: bas bas paraları leylaya)
Doğrudur. Mecbur çocukları da memur olmuş.
Vallahi aynı benim dede. 400 dönüm tarlayı yavaş yavaş bitirmiş itne.