dedemin insanları

çağan ırmak ın senaristliğini ve yönetmenliğini yapacağı yeni filminin adı. küçük bir kasabada yaşayan on yaşında bir çocuk ve dedesi aracılığıyla, bir ailenin ve bir ülkenin geçirdiği büyük değişimin anlatıldığı filmde Çetin Tekindor, Hümeyra, Zafer Algöz, Yiğit Özşener, Gökçe Bahadır, Mert Fırat, Ezgi Mola, Mehmet Ali Kaptanlar, Sacide Taşaner, Ünal Silver, Ushan Çakır, Serkan Genç, Yiğit Arı ve Durukan Çelikkaya rol alacak.

filmle ilgili uzunca bir bilgi, okunmaya değer;

http://www.unisosyal.com/...erk-tohumlarinin-hikayesi

buraları çok entry dolduracağa benzeyen film. kadro çok sağlam, bir de yönetmen çağan ırmak olunca hepten bal şeker. inşallah babam ve oğlumun verdiği hazzı verebilecek bir film olabilir.

Çağan ırmak ın senaristliğini ve yönetmenliğini üstlendiği, Most Production ve Ay Yapım ın yapımcısı olduğu film. 1,5 ay önce çekimlerine Girit te başlanan filmin çekimlerine şu aralar Milas ta devam ediliyor. Filmin final sahnesi ise Bodrum da çekilecek.
Filmde 100 kişilik ana kadronun yanı sıra yaklaşık 8 bin yerel katılımcı rol aldı. Milas taki çekimlere de 1.450 kişi katıldı.
Çağan Irmak ın dedesinin yaşam öyküsünden kurgulayarak yazdığı "Dedemin insanları" filminde; Çetin Tekindor, Hümeyra, Zafer Algöz, Yiğit Özşener, Gökçe Bahadır, Mert Fırat, Ezgi Mola, Serkan Genç, Yiğit Arı ve Durukan Çelikkaya gibi sanatçılar rol aldı.

ben de yeni duydum, fragmanı yayınlanmış!

http://www.dailymotion.co...anlary-fragman_shortfilms

ushan çakır (a.k.a. leyla ile mecnun'ların arda) da oynuyor bu arada.

(bkz: cenk erdoğan/#12663697)

milas, söke, didim'de çekimleri süren film.

--spoiler--
Ozan, Ege'de küçük bir sahil kasabasında yaşayan 10 yaşında bir çocuktur. Girit göçmeni dedesi Mehmet Bey nedeniyle arkadaşları onunla "gavur" diye alay etmektedir. Yalnız kalmaktan korkan Ozan, başta dedesi olmak üzere ailesine kızar "Biz Türküz." diyerek onlara kafa tutar.

Ozan'ın dedesi Mehmet Bey, kasaba eşrafından, saygın bir adamdır. Kasaba halkına kol kanat gerer, sorunlarıyla ilgilenip, onlara yardım eder. Hoşgörürsüyle bilinen Mehmet Bey torununun bu durumundan dolayı üzülmekte ve endişe duymaktadır.

Mehmet Bey daha yedi yaşındayken, ailesi zorla topraklarından kopartılmış, mübadeleyle Girit'ten göçmüşlerdir. Mehmet Bey'in en büyük arzusu ölmeden evvel doğduğu toprakları görebilmektir. Bu özlemle sık sık içinde mektuplar olan şişeleri Ege'nin mavi sularına bırakmaktadır. DEDEMiN iNSANLARI, küçük bir kasabada yaşayan on yaşında bir çocuk ve dedesi aracılığıyla, bir ailenin ve bir ülkenin geçirdiği büyük değişimi anlatıyor.

Kalabalık ve sıcak Ege insanlarının hikâyesini izlerken, mübadeleye, öteki olmaya, nereye gidersen git bir yere ait olamamaya, iki yakaya, çok sayıdaki azınlığa, ihtilallere, bir defa daha ama bu kez farklı bir yerden bakacaksınız.
--spoiler--



fragman için;

http://www.youtube.com/watch?v=Q9Gc4F0S1og

hep düşünüyordum "acaba bu çağan ırmak ne zaman bir girit filmi yapacak" diye.

yapmış ya lan?

yapmış işte...

yine bir çağan ırmak filmi, yine müthiş bir oyuncu kadrosu, yine hoş bir senaryo.. tadından yenmez bir film olacak yine.

patileri ile insanı sarıp sarmalayan insandan insan canlılar.
bazı dedeler, insanlığı iki ayak üzerinde durabilmekten öteye taşımışlardır.

25 kasım'da vizyona girecek film.

http://www.dedemininsanlari.com/

çağan ırmağın çekimlerini bitirdiği yeni filmidir. pek yakınlarda (25 kasım'da) vizyona düşecek olan filmdir. izlenilesi olduğu rivayetleri var. bakıp göreceğiz, neyiz ve nerelerdeyiz.

ayrıca
(bkz: http://dedemininsanlari.com/)
(bkz: http://www.facebook.com/dedemininsanlari)

fragmanında bestesi ile söylenen istiklal marşı olan film.
o sahne 1930'dan sonrasına ait olmalı, değilse mantık hatası var.
zira bugünkü beste 1930'dan sonra kullanılmış.*

giritli bir ailenin dramatik anlatısıdır.
25 kasım 2011 tarihinde vizyona girecektir.

çekimleri girit, gökçeada, milas, söke, bodrum ve muğla da gerçekleşecekmiş.

lozan mübadelesini anlatan film. lakin fragmanı gösteriyor ki dönemin şartlarının üstüne çıkılmış, acaba günümüze de atıfta mı bulunuyor demeden kendimi alamıyorum. mübadil ailenin 3. nesli olarak gitmeyi düşündüğüm bir film.

"ben gördüm... çok gördüm... erken yaşlandım. bir daha da çocuk olmadım zaten." diyerek insanın içine ot tıkayan bir repliğe sahip çağan ırmak filmidir.

bugün sözlükcülere gösterim veren ve yarın da galası olan film.

Şuan astoria cinebonus un önünde başlamasını beklediğim çağan ırmak filmi.

Not: bir ben mi geldim lan uludağ sözlükten diyince tuhaf tuhaf bakıyor görevliler.

bu akşam astoria cinebonus' ta ön gösterimine katıldığım filmdir. illa ki başka bir filme benzetilecekse babam ve oğlum'dan çok ferzan özpetek' in serseri mayınlar filmine benzettim. bir öteki hikayesi, cenazeyle ama tatlıya bağlanmış bir final, kalabalık ve kahkahaların çınladığı sofralarda aileler, tatil kasabası, akdeniz akdeniz. filmin mübadele yıllarında geçtiğini düşünmüştüm. oysa dede mehmet yavaş' ın dükkanındaki duvar takvimi 1980'i gösteriyordu. nasıl olacaktı da mübadele yıllarına bağlayacak derken, bir de allahın emri 80 darbesine bağlandı. e bu da çağan ırmak' ın ustalığı. onlar, o güzel insanlar o güzel atlarına binip gittiler. bu akşam da bize mehmet yavaş'ı tanımak düştü içlerinden. mutlaka gidin derim. oyunculuklarda ise çetin tekindor' un devleşmesi ve çağan ırmak' ın çocuk oyunculardaki seçimlerinin ne kadar isabetli olduğu göze çarpıyor.

astoria da mey içki çalışanları ve sözlük yazarlarının ön gösterimini izlediği film. çağan ırmak yine harikalar yaratmış uzun zamandır hiç sıkılamadan bir film izledim ayrıca mey içkiyede votka ikramı için teşekkürler.

mübadele zamanını anlatan keyifli bir çağan ırmak filmi.

daha çok anı şeklinde kesik kesik ilerleyen dimağda tuhaf bir tat bırakan bir film olmuş. uludağ sözlük sağolsun bugün ön gösterimde izledim. beleş vodka vardı. mey içki güzel tanıtım yapmış.

tekrar izlenesidir.

öncelikle film gösterimini "mey içki" nin film gösterimi ile aynı zaman denk düşüren moderasyona teşekkürlerimi bir borç bilirim. zira film öncesi bol bol vodka içip filmi izlemenin zevki bir başka oldu. ve yine moderasyona bir teşekkür daha sinema salonunu localı olarak bize izlettirdikleri için, zira locada uzanarak film izlemek hayatımdaki en ilginç deneyimlerden oldu.
filme gelecek olursak burdaki en büyük teşekkür başta çağan ırmak, çetin tekindor'a ve ege halkına. olağanüstü bir film seyrettim. 25 kasım dan sonra zaten burda çok şey yazılacak filmle ilgili. ve çağan ırmak herşeyi söylüyor bizim yerimize 120 dakikalık zaman diliminde.