dede korkut anadolu lisesi

4 yılımı geçirip ayrıldığım. ama bazı parçalarımı orda bıraktığım. sık sık geri dönmek istediğim, dışı kötü içi harika okul.

içerisinde ilkay,hilal ve şenol gibi bilimum ruh hastası hocayı barındıran, konum ve dış cephe boyasıyla beni ilk görüşte pek bi mest eden, bu yıl itibariyle mezunu sıfatını aldığım, her santimetre karesinde onlarca anımı bırakıp gittiim, öslediim okul...ösledim evet ilkayla köşe kapmaca oynamayı hilalle kapışıp handanlık olmayı, törenlerinde gülme krizine girmeyi, bahçesinde volta atmayı bile ösledim..deresiyle, dincisiyle, kantinci ahmet abisiyle okulum ilim irfan yuvam benim:)

hayal bu gerçek olamaaaaaaaaaz dersiniz, ovarsiniz ovarsiniz gozlerinizi uyanamassınız. cunku artik zehirli elmayi isirmis,handana adınızı soyleyip isminizi kayit defterine yazdirmissinizdir. 4 seneniz oss opucugu beklemekle gececektir. ama arada onlarla karsılasıcaksın hanı o her yerde olmayanlarla buyuyeceksindir. dere kokusu soluyacak,kertenkeleyi dogal karsilayacak,dumurcuk olup karsi bina pencere kapişmalarina karismak isteyeceksın... sonra bir uyancaksin 4 sene gecmis butun igrenclikler tekellenmıs,o her yerde olmayanlar butun seni kusatmistir... vazgecmek zordur nihayetinde o mahalden,cisminden olmasa bile "isminden".

valla ben girdiğimde daha bünyesinde 7senelik öğrenci barındırıyordu
cok kapıstım ilkayla her pazartesi kenara cekip rezil etmeleri meshurdur okulda kacar pozisyonda kostugumda ilkayın geldiğini anlardı millet sınıflara kacısılırdı recep hoca müdürdü soradan usak a tayini cıktı oysaki biz onun okulun bahcesinde yasamasına cok alıskındık ben 3. mezunuyum ilk 3devre cok senlikti hatta aydın hoca siz mezun oldun davul zurna calcam diyodu * dincimiz mehmet hoca nedenini bilmediğim bi şekilde boskör kız derdi edebiyatcı necmiye vardı öğrencilerine gerizekalı derdi * beden hocamız r özürlüydü lakabı seker * unutulmaz bi yerdi aslında ordayken her sabah neden burdayım diye küfredersin serviste yol hiç bitmesin gitmeyelim dersin 4 sene gecince içini burkar hersey tarlaya bakarsın ahmet amcaya bakarsın yıllarca karnını doyurmus sınıflarda dolasırsın tuvalette son sigaranı içmek çok koyar... ama koparsın baska yerlere savrulursun ve böle bi yerde adını duyunca anlatmaya baslar uzuun bi yazı yazarsın.. dedekorkut böle bişi :(

(bkz: mustafa tufan)
(bkz: enteresan edebiyat hocaları)

ateist bir felsefe hocası vardır arkadaşım bu yüzden dsiplene gitmekten son anda kurtulmuştur. Bu yüzden bu okulu kazandıysanız o hoca dersinize girdiğinde dikkatli olun bence.

Okula ilk gittiğiniz gün, basketbol oynayabileceğiniz müthiş bir salon, bilgisayar odası, müzik odası ve bunun gibi çeşitli şeylere kanarak okula girdiğiniz halde, birdaha düşünmezseniz "lan ben ne yapmışım" dedirtecek okul. hele bu seneki mezun olacak dönemi çok haşeredir. yaklaşık 20 öğrenci sınıfta kalmış ve sonuç olarak diğer okullarda kalanlar da bu okula gelmiştir. en güzel özelliği ise doğal hayatla tanışmanız (koyun,kuzu,tavuk,keçi vs).Bir de kenarından bir dere geçer ki, oraya kaçan topun haddi hesabı yoktur. dersi müthiş anlatan hocalar kategorisinde ersin hoca ve hülya hoca vardır. eğer kaza olur da okula giderseniz, ilkay hocaya ve hikmet hocaya dikkat edin. ilkay hoca gömleği dışarda olana 150 desibellik sesi ile işkence yapar, hikmet hoca ise spor salonuna girene 160 desibellik ve "bayansal" sesi ile işkence ötesi birşeyler yapar. Bir de size "şeker" diyebilir,yadırgamayın.

o mübarek dereyi her gün ama her gün görmek sadece ve sadece dede korktlulara nasip olur...değerini bilmek lazım. bir de kocaman bahçesi vardır rahatlıkla at koşturabilirsiniz..

lise 1 okunduktan sonra eve yakın olan anadolu lisesine hayatında hiç bişeyi istemediğin kadar hızlı bir şekilde nakil olunan, o meşhur ilkay hoca nın da bu sene müdür olduğunu duyduğum okul. gömleği içerde gezersen, kulak zarların sağlam devam edersin. yanındakinin gömleğinin içeri sokması için diretmezsen, ona vuran ses dalgaları seni de vurur.

akla vuran edit: coğrafya sınavı ortak olurken, sınıftaki tarihçiye dersin son 5 dakikasında kağıdı masasına gidip verdiğinizde size sırıtarak "senin masör olduğunu duydum." demesi, herkes kağıdında değilken * hocaya bir güzel sırt masajı yaptığım okuldur.

canım okulum benim .. kopya çekmenin sanat olmadığı bir okuldur dkal . müdürleriyle hocalarıyla bahçelievlerde rekordan rekora koşmuştuğu dönemler olmuştur. jeopolitik konumu biraz daha iyi olsaydı eminim ki kabataş erkek veya çapa anadolu öğretmen lisesinin yükünü biraz daha hafifletir ve dizilerin uğrak mekanı olabilirdi kanımca.
özet: istanbulun dere manzaralı nadir liselerinden biridir. (bkz: tavukçu deresi)

edit: mezun olduğum okulum .(liseli lan bu dediğinizi duyar gibiydim de )

artık tatlı anılarda kalan okul. yanından gecen dereye bir voleybol bir basketbol topu yollamıslığım vardır. e diğer sporların toplarıyla futbol oynayınca insan kendini ayarlayamıyor.
(bkz: basket topuna abanmak)

2010 yılında mezunları arasına katıldığım okul.
Okulumuz en çok konumu ile ünlüdür.Yarı köy yarı şehir bir bölgede bulunan okulumuzun yanından okuldakiler tarafınden "boklu" olmasıyla bilinen bir dere akar.Multi salak ve basiretsiz öğretmenleri olmasına rağmen alanında uzman ve öğretmenliğin ne olduğunu bilen öğretmenleri de çoktur fakat son yıllarda hocaların hepsi pertevniyal gibi okullara göç etmektedir.

Ayrıca okulla gelenlerin lise sınavında ortalama türkiye 20.000cisi olmak gibi fena olmayan derecelerle sahip olmalarına rağmen çok az kişi aynı sıralamayı üniversite sınavında yakalayabilir.Kendimce bunun nedeni gelen oğlanların bir çoğunun ikinci senelerinde birer polat alemdara dönüşmeleridir. Özellikle fen bölümünde her sene tıp a giren 8-10 kişiyi saymaz isek başrı nerdeyse yok gibidir.Ama eşit ağırlık bölümünde genel istanbul ve marmara üniversitesine, bir kaç kişi boğaziçi'ne , bir kaç kişi de özel okullara(genelde bilgi) gider.

okulun dev gibi bir bahçesi vardır fakat patates tarlasından farkı yoktur.Biraz üzerinde çalışılırsa okulun değerini patlatabilir.son bir kaç yılda tüm sınıflara projeksiyon sistemi takıldı, yeni bir gösteri salonu açıldı zaten gayet iyi bir spor salonu var.

En büyük sorun kötü yöneticiler ve serseri tayfasıydı.O yöneticilerin hepsi gitti serseri tayfası da öyle.Yeni gelen müdür düzgün bir adama benziyor kendisine türev integral anlatmışlığım bile vardır.

Okul bu sene Mehmet Akif Ersoy lisesi ile aynı biada eğitim yapıyor çünkü kendi binası onarımdan geçmekte.

Umarım seneye yenilenmiş binasında kendi potansiyelini kullanmaya başlar.

Kısaca fena okul değil ama gidenin kendine hakim olması lazım.

dar paçalı, çakma tigerli genel evden çıkmayan apaçilerin doluştuğu bir okul. başladığımda her gün küfür ederek gitmişliğim vardı. tutucu öğretmenlerin dolu olması mahalle baskısından mı yoksa soğanlıdan mı kaynaklanıyor bilmiyorum ama müzik ve beden hocaları örümcek kafalı.

1 senemi yemiş olan lise. zira istanbul'dan antalya'ya göç etmemiş olsam bu rakam böyle kalmazdı. (bkz: en az 6)

kurtulduğuma hala şükrettiğim okul. Dere kenarında apaçileriyle ünlü sosyalleşilebilecek tek yer etrafındaki börekçilerin olduğu liseydi. en yakın arkadaşımı bana kazandırmasaydı ne küfürler ederdim de yine de hatrı var işte.