damat ferid paşa

1853 yılında istanbul'da doğdu. Paris, Berlin, Petersburg ve Londra elçiliklerinde çalıştı. Londra elçiliğine tayin edilmediği için Şûrayı Devlet üyeliğinden çekildi. 1908'den sonra Ayan Meclisi'ne, 1919 Mart'ında da Tevfik Paşa'nın yerine sadrazamlığa getirildi; aynı zamanda Hariciye vekiliydi. izmir'in işgal edilmesi, Paris Barış Konferansı'nda isteklerinin kabul edilmemesi üzerine iki kere istifa etti. Bu arada yurt dışına kaçan ittihatçıları idama mahkum ettirdi. 21 Temmuz 1919'da tekrar kabineyi kurduktan sonra, Kuva-yı Milliye'yi dağıtmak için Kuvay-i inzibatiye'yi kurdu. Buna karşılık Anadolu'nun çeşitli yerlerinden gelen tepkiler karşısında istifaya zorlandı. 5 Ekim 1920'de 4. defa sadrazamlığa getirildi. Kabineyi yenilemek üzere 11 Nisan 1920'de istifa etti. 31 Temmuzda tekrar sadrazamlığa geldi ve bu dönemde Sevr Antlaşması'nı imzaladı. Fakat istanbul Hükümeti ile TBMM'nin uzlaşmasına engel olduğu için ingilizlerin baskısı ile 17 Ekim 1920'de görevinden ayrıldı. 1922 yılında yurtdışına kaçtı ve 1923 yılında Fransa'nın Nice kentinde öldü.

Kaynak : http://www.osmanli700.gen.tr

ataturk hakkında verilen idam fermanı altında da imzası bulunan sadrazam.

Hababam Sınıfındaki Ferit'in* lakabının esin kaynağı olan paşa.

genelde itibar edilmeyen resmi tarihin kötülediği kadar vardır bu adam.
dış unsurlara bağımlılık karakteridir.

ingiliz yakalalığının zirvesinde olduğu bir dönemde kuvay-i millliye aleyhine son şeyhülislamdan fetva alıp anadoluya aktaran ama babayı alan hain.

şu an ismi akla gelmeyen bir dizinin karakteri. hatta kız babası onu hain ferit diye çağırıyordu.

bildiğin bahtsız bedevidir; mesela suç ortağı sultan altıncı mehmed bugün bazı çevrelerce kendi iyiydi de çevresi kötüydü şeklinde musumiyet kaftanına büründürülürken hep bu adama bok atılır; halbuki kendisi osmanlı nın içinde baştan beri varolan ve devletin otoritesini kaybetmesiyle doğru orantılı olarak artan taraf olma durumunun bir parçasıdır yalnızca. taraf olmuş, ingilizlere güvenmiş sonunda da tası tarağı toplayıp kendisini himaye edenlere kaçmıştır. sultan altıncı mehmed e yapılan temize çıkarma operasyonunun kendisine yapılmayışının sebebiyse bazı demokrasiyi sindirememişlerin hala içlerinde bolca bulunan biat kültüründen başka şey değil.

ha ben ne düşünüyorum derseniz topunun köküne kibrit suyu; lakin bunu kara, aynısının farklı babadan olanına ak diyenlereydi sadece sitemim.

gelmiş geçmiş en büyük vatan hainidir. buna rağmen 'ingiliz bayrağı altında yaşamak istiyorum' ifadesini açıkça ve delikanlıca belirtmesi takdir edilmelidir.

(bkz: ali kemal)
(bkz: sait molla)

vahdettin'in damadıdır.

dönemi itibariyle vatan-millet sevgisinden yoksun ingiliz hayranı bir zavallı.

zamanında kız kardeşi ile evlenmiş kişidir... düşünemiyorum bile...

kamil paşa dememiş boşuna "bu adam delidir" diye...

çıkarcı, beceriksiz herifin teki. ne ülkesine ne başka bir şeye o bir tek kendine müslüman...
ingiliz hayranlığı da lafta, o kendi çıkarı için yılanla bile dostluk kurabilecek insan cinslerinden. tarih aslında bunun gibilerle dolu da, hepsini söyleyemiyoruz. niyeyse?

kendini ingiliz olarak gören inanılmaz bir vatan hainidir. atatürk'e olan nefretinden dolayı fransa'da, fransızlardan bile dayak yiyecekmiş neredeyse.

2 mayıs 1919 tarihli heyet i vekile kararnamesiyle, halktan bağışlarla savunma sistemini gözeten ' donanma yı osmani muavenet i milliye cemiyet ' ni fesheden sadrazamdır.

pek sevdiğim tarih öğretmenimin 'allahsız ferit' olarak dile getirdiği şahsiyet. bir lakapla adamın karakteri anlaşılıyor zaten.

"ülkemizde ingiliz bayrağını görmek şereftir" lafının sahibi olan mahlukat.

şimdiki birçok amerikan ve avrupa uşağının, ingiliz uşağı diye aşağıladığı tarihi şahsiyet. bu arada bu tip kavramlarda uşak kelimesinin arkaik bir şekilde hala ısrarla kullanılmasına da ne demeli?

17. yüzyılda müslüman olmuş karadağ'lı arnavut bir aileden gelir köken olarak. abdülmecit'in dul kızıyla evlenmiş, bunun ve iflah olmaz batı hayranlığının etkisiyle vahdettin tarafından 1919'da sadrazam olarak atanmıştır.

bürokrasiden, devlet işlerinden anlamasa da akıllı bir adam olduğunu anlıyoruz. nitekim daha 1919 yılının sonunda milliyetçiler anadolu'da yavaş yavaş toplanırken oınların üzerine ordu salıp ezme fikri daha birkaç aylık sadrazamken gelmiştir. ingilizler gönderilecek kuvvetin de milliyetçilere katılacağı korkusu çektiklerinden ferit'in isteği reddedilmiştir. ancak iş çığrından çıkınca ve aradan çok önemli bir kaç ay geçince ferit'in fikrine itibar gösterilmiştir (bkz: kuvayi inzibatiye) (#15240282).

avrupa'ya gitmeden evvel her gün sabah namazını ayasofya'da eda eden bir sofu iken avrupa'yı gördükten sonra tam bir frenk hayranı ve köpeği olmuştur. iğrenç, uzun tırnaklarından sultan reşat iğrenirmiş ve sanırım tırnaklarının uzatmasının nedeni de avrupai gözükme gayesidir. *
koyu bir ittihatçı düşmanı -özellikle talat paşa'ya ayrı bir nefreti vardı- , hürriyet ve itilafçı'dır.

sevmediğim bireydir.

Bir osmanlı askeri ve subayı ve de devlet adamıdır.

tam bir oçeymiş. neyseki ozamanlar mustafa kemal paşa varmış da ülke elden gitmemiş.

Kurtuluş Savaşında itilaf devletlerinin yanında duran vatan haini kişidir.

Yurtdışına kaçmış, Fransa nice şehrin de ölmüştür.

(bkz: yüzellilikler)

kadir mısıroğlu'nun dedesidir.(manen)

(bkz: damat ferit paşa)