daha önce uzun uzadıya yazdığım üzere (ki, şimdi arayıp bulmaya hiç niyetim yok o entry'i) "düşünceyi dile getirebilme özgürlüğüne saygı"nın bizzat düşünceye saygı olarak algılanmasını salakça buluyorum.
o nedenle bu cümleye tekabül edebilecek bir yaklaşımı, karşı düşüncenin üzerine kelam edecek kadar ehemmiyet arz etmemesi, üzerinde kafa yormak istememem yahut optimal sonuçlardan bir diğeri olması hasebiyle gösterebilirim.
bunların dışında zaten saygı duyduğum düşünceyi benimserim. benimsenemez bulduğum bir düşünceye ise saygı duymam.
örneğin, ırkçının, mezhepçinin, liberalin, cinsiyetçinin, dincinin ya da herhangi bir tarife uymamakla birlikte kendini düşünür zannedip ezber söylemleri ikide bir tekrar eden boş beleş tiplerin saygı duyulabilir ciddi bir fikir serdettiğine pek şahit olmadım açıkçası.
buna rağmen ihtimal dahilinde midir? elbette ki. ancak ihtimal çok düşük ve hayat o kadarlık bir yanılma payının hatırına bu tipleri ciddiye almaya değecek kadar uzun değil.