bugün

'24 haziran seçiminden sonra MHP ile işimiz bitecek' diyen akapelilerden sonra MHP tarafından da ağır ifadeler kullanılması sonrası ortaya çıkan gerçek.

--spoiler--
MHP'nin Ordu'da 1. sıradan milletvekili adayı gösterdiği Cemal Enginyurt dikkat çeken ifadeler kullandı.

MHP’li Enginyurt, AKP’li vekillere sert sözlerle yüklendi ve “Bu vekiller, Recep Tayyip Erdoğan olmasa, köyüne muhtar olamaz” ifadelerini kullandı.
--spoiler--

Kaynak: https://www.sozcu.com.tr/...lere-sert-sozler-2466644/
Dağılmıyorlar. Dağılmayacaklar.

Kürt oylar olmadan bir halt yapamayacağını anlayan Erdoğan, suni bir gerilim oluşturuyor. Dikkat ederseniz son zamanlarda televizyonlarda bir Kürtçe reklam furyası aldı başını gitti. işte ilk başta kendine güvenen ve Kürtleri kenara iten rte, baktı ki olacağı yok, yine ayni kozu oynamaya karar verdi. Sanki MHP ile aralarındaki bağ zorunluluktan oluşmuş gibi gösterme çabasına girişti. “Biz bunlarla birleşmeyiz de işte el mahkum Kürt kardeşlerim” moduna girildi. Bu nedenle de bir MHP’liler sallıyor, bir ampüller. Amaç MHP ile işbirliği yapıldığı icin akp’den uzaklaşan Kürt seçmenleri tavlamak.
Her seçim öncesi gerçekleştirilen terane.

Kavgayı bırak, ortada bir sürtüşme bile yok.
Her yanları yalan dolan olmuş

(#39612416)
başlaması değil bitmesi diyorum. 17 yıl sonra tv ekranlarında tartışmaya muhtaç olmak ne demek onlar için, bir düşün !

beka ?
Bahçeli hic bir zaman dikkate alınmadı ki zaten bu ittifakta!
Apo piçinin avukat olayı, tecridin kalkması, kardeşiyle falan görüşmesi (rte "mehmet gitmedi mi yauv" demişti) sürecinde, bahçeli ortalarda bile gözükmedi. Höt demişler anlaşılan, o da haddini bilip ses etmemiş.
Zaten delikanlı olsa, en son kürdistan lafından sonra tavrını koyabilirdi. Ama ittifak adayının yine de arkasında. Yok kürdistan kurulamazmış, öyle yer olmazmış falan... ocaktaki yavru kurtların gazını almak için söylenmiş laf bunlar. Ortağına neden açık açık tepki koyamadın sayın stepne?
Koltuğa oturduğu günden beri sehit kanıyla beslenen biri olan bu zat, pençe operasyonununda yitirdiğimiz canlar için bile tek bir açıklama yapamamıştır zamanlama uygun degil diye.

Nabacan işte, bu da böyle biri...
kurulma sebebi aslında kendi iddia ettikleri gibi "mezara kadar memleketi kurtarmak" olmadığından ve de pek netameli bir birliktelik olduğundan , genelde pek inandırıcı gelmeyen gelişme. hesapta yerel seçim öncesi de dağılıyordu, sonra ne oldu da pat diye yeniden hale yola girdiler?
olacaktır ama o gün bugün değil.
dağılsın bi zahmet, mhp ekmeğini yeyip çekildi kenara olan erdoğan'a oldu.
devlet bahçeli´nin "devlet görevlisi" olduğunu gazeteci yazar selahattin ön kibar´a - ki kendisi de milliyetçi çizgiden gelir- süleyman demirel söylemiş, önkibar bunu kendi youtube kanalından duyurduktan birkaç gün sonra bazı kişilerce evinin önünde saldırıya uğrayıp hastanelik edildi.

demek ki neymiş, mhp´nin başı bir mit görevlisiymiş !!...

kapalı kapıların ardında neler döner, kimin eli kimin poposundadır bilemeyiz, ama akape´yi birkaç seçimdir kurtaran mhp olmuştu. mhp olmasaydı "karşı taraf" kac secimdir akapeyi devirecek oy çokluğuna zaten sahipti.

mhp ve diğer sağ partileri genellikle türkiye ve benzeri ülkelerde dünyanın an gizli servisleri kontrol ederler. bu mısır´da da, tunus´ta da türkiye´de de böyledir. bu ülkelerin hem birbirlerine düşman olması hem de iç düşmanlık üretmesi amaçlanır. sonradan kontroldan çıkıp abd´nin veya ingiltere´nin başına bela olmasınlar diye.

bu artık gizli kapaklı bir konu falan da diildir, tim weiner cia kitabında bunun böyle olduğunu, iran rejiminin nasıl yapıldığını, hindistan pakistan´dan fas´a kadar ne tür oyunlar oynandığını açık seçik yazmıştır. bu kitap gizli bi kitap diildir, dileyen herkes hemen her kitapçıdan bu kitabı alabilir.

ben türk siyasetinin inönü´den sonra yabancı gizli servislerin eline geçtiğiı düşünenlerdenim. unutulmasın ki, menderes türkiye´yi amerika´nın kucağina oturtmuş adamdı.

bahsettiğim kitapta iç düşmanlık ve dışdüşmanlık nasıl yapılır, ayrıntılı olarak anlatılıyor.

hindistan´dan fas´a kadar sağ iktidarların başta olması, bir tesadüf müdür?