bugün

Su götürmez bir gerçek.

Roma'nın colosseum'u dışarıdan çok güzel görünür ama içinde bir bok yoktur. Evet.

görsel

görsel
çok yanlış bir yaklaşım diyeceğim de yanlış bir yaklaşım bile bir zeka bir akıl ürünüdür.
bu yaklaşımda zeka da yok, akıl da yok, mantık da yok.

olur da bu anlayışta, bu zeka seviyesinde, bu dangalaklıkta biri çıkar da "amk beyinsiz yaratığı, ne biçim konuşuyorsun? iyi ve kötü anlamı da olsa orası bir insanlık eseri" dese ne yaparız?

bir bina-yapıyı değerli kılan onu meydana getiren ve anlam yükleyen insanlardır.

ister colosseum olsun, maracana stadyumu, wembley stadyumu olsun, ister zeus tapınağı olsun, ister Duomo ya da Santa Maria del Fiore katedrali olsun, ister Aziz Petrus Bazilikası olsun, ister ayasofya veya selimiye camii olsun, el hazne tapınağı olsun, Mengjia Longshan Tapınağı olsun vs vs vs ne olursa olsun; insan faktörü olmadan buralar taş toprak beton harç metal vs'den yapılmış bir yapıdan başka bir şey değildir.

mekke de senin etrafında döndüğün lebbeyk allahümme lebbeyk diye yakardığın, kabe dediğin ve dünyanın neresinde olursan ol ona dönüp secde ettiğin yapı.
onun içinde ne var?
koskoca bir hiç. evet, islam dini açısından da içine en değerli en güzel şeyleri koyup oraya secde etmek kabe'yi putlaştırır ve bu da allah'a şirk koşmaktır. secde yalnız allah'a edilir. biz kabe etrafında dönerken taşa-bir yapıya secde etmiyor ona tapmıyoruz.
üstelik yapısal olarak din olgusu olmadan değerlendirme yapılırsa dört duvar ve çatıdan başka bir şey değil.
estetik tasarım mühendislik mimarlık açısından colosseum kabe karşılaştırmasını bir yap istersen.

dediğim gibi din spor kültür kimlik sanat sosyal hayat yaşam anlamında ne olursa bir ev, tek odalı baraka, saray veya çadır da olsa orasını yapanlar kimmiş önemli olsa da orada yaşayanlar o yapının değerini belirler.

biraz insan olmayı ve allah'ın verdiği en büyük nimet aklı kullanmayı deneyin ve de öküzlük etmeyiniz.
çünkü; öküzler önünde ki ot ile ilgilenir.
dünya'nın başka yerinde yetişen ot ile ilgilenmez.

unutmadan; dangalak tanımı (ne dediğini bilmeme durumu) amk (azıcık mantıklı konuş) ve öküzlük hakaret için değil bir durum tasviri olarak anlaşılması için örnekleme yapılmıştır. çünkü; şimdiye kadar önünde ki ot harici başka yerlerde ki ot için telaşlanan düşünen (kuraklık var iklim coğrafya değişiyor) başka yerlerde afrika'da bu sene yağmur yağmadı diye orada ki öküzler için üzülen burada yaşayan öküzler pek görmedim de...

sahi ya...
sözlüğe üye alınırken artık cehalet ve geri zekalılık mı gerekli artık?
ya da 5 yaşında çocukları mı üye yapıyorsunuz?
Sonuçta olay o zamanlar içinde olanlardır. Şimdi sadece taş toprak kaldı.
amk allianz arena'ya, santiago bernabeu'ya falan içeriden bakınca da çayır çimen görüyorsun. o da bir bok değil o zaman.
fenerbahçe stadına bakınca çimleri gören "ne güzel yemyeşil möööö!" diyen kişinin sergileyeceği yaklaşım.
haklı da, colosseum da hiç yeşillik yok.
oysa ki göbeklitepe arkeoloji sahasında kaslı gogo boylar var. parlak slipleriyle 24 saat dans ediyorlar.
görsel
daha ne olsun rollercoaster mı bekliyordun?
Colosseum'un ortasında Çamlıca kulesi gibi bir direk dikilmiş ve tanrıça afrodit'in sana direk dansı mı yapması lazım, hödük!

Edibüdü: şimdi bazı cahillerin Türkçe hâkimiyeti olmadığından hödük tanımını hakaret olarak görebilir.
Hödük: TDK açıklamasına göre 'Görgüsüz, kaba ve anlayışı kıt kimse' anlamlarına geliyor.

Edibüdü 2: cahillerle uğraşmak ne kadar zor?
Bir cümle entry gireceğiz, cahiller yüzünden ek olarak iki kere girdiye edit-açıklama yapmak zorunda kalıyoruz.

Edibüdü 3: aslında bu kusursuz cahilleri seviyorum. Onlar sayesinde kendimin kusurlu cehaletini unutuyor, mutlu oluyor ve kendimi Einstein gibi hissediyorum.
bak işte tayyip roma belediye başkanı olacaktı ki rumeli hisarı sahnesine yaptığı gibi colosseum'un tam ortasına camiyi oturturdu.

görsel
(alıcınızın ayarlarıyla oynamayın. fotoğraf gerçektir. rumeli hisarı sahnesinin ortasına bu mescit gerçekten oturtulmuştur)