che nin gerçekte akciğer kanserinden ölmüş olması

aziz küba halkından bugüne dek saklanan ve olay yaratacak olan gerçektir. evet che guevara bolivya'da berezilyalarda balta girmemiş arcantinlerde şilelerde devrim mücadelesi verirken ölmedi yoldaşlar!.. adam bildiğin akciğer kanserinden göçtü...

2006 senesinde erasmus sebebiyle gitmiş bulunduğum küba'da çok iyi karşılanmıştım. gümrük memurundan otopark mafyasına kadar herkes sinyor turko diye hürmet etmişti. bana hasan şaş'ı sordular, saç ektirdi dedim, üzüldüler. ondaki kel karizması kimsede yok idi dediler.

sonra bir gün kaldığım otel odasında ayıptır söylemesi küba pornosu izleyerek otsbir çekiyorum. birden kapı çaldı "tak tak" diye. hemen toparlandım girin dedim. bir baktım büyük gerilla fidel castro ve yanında bi dolu adamı içeri girdiler. ben fidel'i görmenin verdiği heyecanla sağ elimi yıkamadan atmıklı atmıklı hepsinin elini sıktım. fidel'in elinden öptüm. hepsine kahve ısmarladım. havalar da bozacak gibi falan diye sıvışma muhabbetine başlamıştım ki, fidel bir puro yakıp bir tane de bana uzattı. yaktık, ilk nefeslerimizi çektik. "vallahi hocam devrim dediğin purosuz olmuyo hakketen keh keh" diye sırıtmıştım ki, fidel'in gözleri doldu.

birden bir angara bebesi gibi ağlamaya başladı zırıl zırıl ve bağırdı adamlarına "çıkın dışarı" diye. herkes dışarı çıktı. fidel gözlerini devrimci şapkasıyla sildi ve bana bakarak "çocuk" dedi "sen bizim che'ye çok benzyorsun. o da senin gibi devrim ve cigara manyağıydı. aha bu puro zıkkımını latin ellerinde ondan daha iyi kimse yapamaz ve daha çok içemezdi. bize günde iki dal puro çok gelirken o günde 3 paket kısa havana marka puro içerdi. bir gün doktora gittik, doktor che'den gizli olarak bana dedi ki bu çocuk kanser, çok ömrü kalmamış kardaş fidel dedi. çok üzüldümç. hemen bunu bolivya'ya gönderdim. dedim sen aslansın orda bi devrim yap da gel. dedi fidel abi sen niye gelmiyon benlen? dedim benim bi iki ufak işim var. bitince gelecem. ben gelene kadar bizim generallerden sanço sana yolda yarenlik edecek dedim. sançoyu da çağırdım yanıma, verdim eline barabellomu dedim böyle böyle baktın kriz geçiriyo acı çekiyo sık kafasına. lakin bolivya sınırını geçtikten iki dakka sonra bi puro daha yakayım derken bizim che düşmüş bayılmış ölmüş. diyeceğim o ki, çok içme evlat..."

işte gerçek bu dostlar. üzgünüm ama bu... lanet olsun dostum gerçek bu...

devrim için o kadar mücadele verdi diye çekemeyenlerin uydurduğudur. Zaten o kadar mücadele vermiş istediği gibi ölsün unutulmayacaktır.