bugün

"Artık seni aramaktan vazgeçtim. Bunu bana "şiir" öğütledi. Yazdığım her şiirde, senin, yeryüzünde bir karşılığının bulunmadığını, şu sebepsiz sıkıntılar bize uğradıklarında evsiz kalmasınlar diye bahane edilmiş bir imge olduğunu, geç de olsa kavradım. O sıkıntılar hep gelecek ve biz onları, aslında hiç olmayan sende ağırlayacağız."

ali ayçil'in denemelerinden oluşan güzel kitabı. deneme ama ne deneme...

içindekiler :

ceviz sandıklar ve para kasaları
posta trenleri ve kül kedileri
son vapurun pusulası
hiçbir yeri göstermez
o perde hiç aralanmadı
içim!
inceyim...
her şey tamam bir şey eksik
"an"lar
uzak
çanta
dağların şehre vuran gölgesi
bütün kardan adamlar erir
o vakit kopuyor ip... *
uzun samsun içenler aşireti
yola kurban edilmiş bayramlar
çay ocağı
yorgunluklar
kendi hurufatının altında ezilenler
beni yaralaya şu kös sesidir
günümüzün "gün"ü
annesi erken ölmüşlerin yüzü
ev içlerinde bazı yalnız çocuklar
süpermarkete dönüşen baba
bazı anneler üveydir
"bu senin son şansın!"
intihar edenlerin beden dili
başkalarının giysisi üzerimize oturmaz
hayattan yüz bulamamanın hazin tarihi
çirkinin aynada unutulan yüzü
yani ölsün mü hayvancıklar!
şah yok, mat yok, hamle yok...

yakarış
dua...
efendim
ali ayçil'in en güzel eseri.