bugün

bu kadar saçma bir şeye inanmak da insanın harbiden çok hayalperest olduğunun gostergesi. ilk insandan beri insanlar ölüyor yakıyorsun gomuyorsun ve ilk insandan beri olan bisey daha var yakınlarını kaybetmek istememek ve ölümsüz olmak ölmek istememek. insanlar tabi ki yakınları oluyor mezar kaz eşyalarıyla göm felan derken sonra bunu biraz çıkarcılar cennet cehenneme çeviriyorlar ki yerli hayatta onların istemedikleri yapılmasın. bunu yaparsan cehenneme yapmazsan cennete gidersin. savaşacak adam lazım nasıl bu adamlar pesimizden gelirler cennete gideceklerse ölürseniz cennete gideceksiniz alın size ölümden korkmayan ordu.
Neredeyse her dinde bu inanç mevcut. Bu da onun gerçekliğini biraz daha arttırıyor diyebiliriz.
Cehennem insanın vicdanından cennet ise biraz kibrinden biraz da vicdanından doğmuştur. Her dinde olması da bu nedenledir, insan her yerde insandır.
Cennet: sonsuza kadar oturak alemi.
Cehennem: sonsuza kadar ızgara cız- bız.

Gerçekten saçma.
cennet de cehennem de insanın kendi içindedir.
Adam sanırım, cennette hurilerle uzun süreli ilişki yaşayıp, namaz kılmayı, oruç tutmayı, umre ve hac yapmayı, kime verecekse zekat, fitre ve sadaka vermeyi düşünüyor sanırım.
Haklısın cennet sana saçma değil.
Hiç okumadım. Yorum olarak da birşey yazmıcam. Böyle ilgi peşindeki mallara ne prim yaptırıyosunuz amk?
Cehennem inkar edenleri şüphesiz çepeçevre kuşatacaktır. Tevbe : 497

Dünyadaki bu ateşinizin sıcaklığı Cehennem ateşinin sıcaklığının yetmişte biri kadar. Eğer dünya ateşi su ile iki kez yıkanmamış olsaydı ondan faydalanamazdınız ve oda Cehenneme dönmemek için Allah Teâlâ'ya dua ediyor
inançla ilgili görünen konuya farklı bir bakış şeklidir.

--spoiler--
Saçmalamak

genelde suçu bastırmak için kullanılır. saçmalama diyen kişi aslında ''of yeter artık, hakkımda bu kadar şeyi nerden edindin bilmiyorum ama beni daha fazla gerçeklerle yüzleştirme'' çığlıkları atar içinden, ama söze ''saçmalama'' olarak döker düşüncelerini.. ki biz buna kısaca inkar demişiz güzelim türkçemizde zaten

17.10.2005 01:48 caretta caretta

----ekşi sözlük----

--spoiler--
Duruma azıcık felsefik bakalım:
Nedir bu cennet cehennem?

Hani böyle ikisinin de dünyada azıcık da olsa benzerleri var mıdır?

Öncelikle coğrafi ve doğa olayları olarak düşünelim.
Bi yanardağın patlaması, cehennemi andırmaz, düşündürtmez mi insana?
Yağmur yağdıktan sonraki toprak kokusu, uzun uzun ormanların yeşilliği cennetin yansıması olamaz mı?

Bir de psikolojik olarak bakalım.

Canınızdan Çok sevdiğiniz birisinin sizi terk etmesi, sırt çevirmesi dünyada yaşanmış cehennem değil midir?
Yine aynı kişiyle sabahlara kadar olan konuşmalarınız, gözü, yüzü, kokusu dünyada cenneti yaşamak değil midir?

insan ne kadar büyük konuşur kendisine bakmadan!
bence bu kadar büyük bir evrenin durduk yere kendiliğinden oluştuğunu sanacak saçmalıkta değildir. amk malları evren kendiliğinden dengeli düzenli oluşuyor ama cennet cehennem saçma oluyor değil mi ahahaha.
Saçma bir fikir için yarım saatim gidecek ama gitsin. Yazıcam. Toplanın...

Yok olmanın doğasını açıklayamamak hep dini ritüelleri değersizleştirmeyi beraberinde getirir.

Neden varız ve neden yok olacağıza bir çözüm üretemezsen "cennet saçma toplumları uyutan afyon" "para için uydurulmuş bir ritüel" gibi yakıştırmalarla dinin mantığının altını oymalısın. Başka türlü bir çıkarım yapman imkansızdır. Cahilliğe suç atmak cahillerin en bilindik yöntemidir. Tutar da bu. Dini cahillerin uydurması olan bir mecburiyet olarak gösterirsin. "hani nerde tanrı" gibi basit bir mantıktan yola çıkıp fiziksel tüm realiteleri sıralarsın. Rakamları kullanarak şiir yaz demek gibidir bu. Fizik ötesini fiziğe indirmeye çalışırsın. Varlık ve yokluğun tanımlı olmamasını atomların ördüğü bir boyuta taşıtmaya çalışırsın.

Ölümün koca bir boşluk olduğu yada dünyadan öncesinin ne olduğu bilim için gizemdir.

Zaten bilim kanıtlayamadığı bir şeye inanmaz. 150 yıl önce bilinmeyen bir gerçek bugün bilimsel bir olarak kabul görüyor. Bilim insanoğlunun tecrübesi ile kaim. Yani bizimle yaşıt. Biz ne bilirsek bilim de onu biliyor.

Din ise belki de en eski varoluş formu. insan kendini bir yaratıcının varlığına inanmaya mecbur hissediyor. Galaksinin bu kadar büyük olduğunu bilmediğimiz, ışığın hızını ölçemediğimiz, karşıt maddeyi bilmediğimiz zamanlarda da din büyük bir olguydu. Ama zamanın ruhu, evrendeki tesadüflerin sayısını daralttıkça, bir tasarımcıya muhtaçlığımız da artıyor. Bir gün belki bilim "evet bir yaratıcı olmalı" görüşünü kabul edecektir? Ama bu işte sevgili yazarlar bu fiziksel varlığın son raddesi olarak bilim üstü bir konuya temas etmeye başlar ve herşey baştan yazılır.
Neden mi herşey baştan yazılır.
Kilisenin neden dünyanın yuvarlak ve düz oluşunu önemsediğini hiç düşündünüz mü? Milleti neden idam ettiklerini? Yargıladıklarını? Çünkü incil evrenin merkezinin dünya olduğunu söyler. Galilei haklı çıkarsa biliyorlardaki, inançlarındaki bu değişiklik olağanüstü bir eksen kaymasına yol açaçak, papalık bir yenilenme geçirecekti. Nitekim de öyle oldu.

Bilim bir tasarımcıya muhtaç olan evreni keşfettiğinde, dünya ve fiziğin bir önemi kalmayacak. Zira o zaman, bilim ölçemeyeceği bir eşiğe girmiş olacak. Bu nasıl bir eksen kaymasına yol açar?

Zaman içinde zaman kavramını ilk kez behlül dana'nın bir hikayesinde duymuştım. Allah bir saniyeye 10 asrı sığdırır diyordu. Ve bir zaman içinde zaman anlatısı ile bu konu örneklendiriliyordu. Sonra Gazzali Allah'ın belli bir zaman dilimine ait olmadığını söylüyordu? Zaman fizikseldi. Tanrı ise değil. Tasavvuf bunu söylediğinde saçma oluyor ama Nolan interstellar'da bahsedince imdb ilk 25'e giriyor. Nolan'ı da severim Gazzaliyi'de.
inanç meselesi tartışılıyor mu hala? inanç bir insanın kendisinde olan değerlerden, maneviyatından bir parça ve hiçbir insanın parçasına saygısızca yorum yapılmamalı. inanmamak da insanın parçası. bunu da kimsenin aşağılamaya hakkı yok.

inanç, yanlışlanabilir bir şey değil. inançtan gelen şeyler de saçma, doğru, yalan olamaz. Mantık dışı bu iş. hayatta her şey kanıtlanabilir olsaydı inanç diye bir şey olmazdı. inanılması gereken mutlak doğru ve gerçek bir din olsaydı da dünyada din, inanç açısından böyle devasa bir çeşitlilik olmazdı. hepimizin aklı, mantık yürütmesi var ama bu matematik değil.
(bkz: biri şunu siksin)
(bkz: orospu çocuğu denince akla gelen kişi)
Bedeninin ölünce bu topraklara karıştığını börtü böcek ile bir olduğunu adeta kompost olduğu aşikar.
Yalnız beden ortadan kaybolunca ruhun nereye gittiği konusunda hiçbir fikriniz yok. Bilimsel olarakta deneysel olarakta.bırakın inanan inansın.
Inanan inandığıyla çok şey kaybetmeyecek belki ama inanmayanın kaybını düşününce.
ya varsa ihtimali %1 bile varsa ki bende %1 bile şüphe yok. o halde:

(bkz: ahirette göte girecek başlıklar)
Tevratta cennet-cehennemden bahsedilmez hatta şeytan bile yoktur cennet bahçe demektir ve dünyadadır cehennem ise ge hinnom yani hinnom baal’e tapan yahudilerin çocukları canlı canlı ateşe attıkları bir bölge , Havva'yı baştan çıkaran şeytan değil yılandır.
incilde cennet mutluluk diyarıdır.
Kuranda ise şarap ırmaklarından şarap içip huriler filan olan bir yer.
Gelişime bakarsak her toplumun hayal gücüne bağlı olarak değişim göstermiş kavramlardır bunlar. Bir amazon yerlisi için bahçe bir anlam ifade etmez bir iskandinavyalı içinde cehennem kötü bir yer olmaz. Ama bir arap için bahçe + huri + şarap ırmakları çok şey ifade eder.
(bkz: muazzez ilmiye çıg)

Buradan dindar genclere bir tavsiyede bulunmak istiyorum. Cennet, cehennem, allah, melekler, seytanlar, cinler vs anlamak istiyorsaniz sumerler belgeseli izlemeliler. Bu kavramlarin neye dayandiklari, nerden baslayip yayildigini, kutsal kitaplarin kokenlerini ve hatta gunumuz medeni hukukun baslangicini ogrenirler.. neye inandiginizi veya neye inanmadiginizi daha iyi anlarsiniz. Sevgiler.
En ilginci ise her türlü boku yiyip, ama ben müslümanım cennete her halükarda gideceğim zihniyetidir.

Belki sen öyle sanıyorsundur, belki müslüman değilsindir.
mesela babanın testislerinde üretilen bir sürü spermden yanlız birinin annenin yumurtasını döllemesi mikron boyutundaki şeyin embriyo olup gelişip 9 ay sonra dünya ya gelmen yürümeye çalışman büyümen hergün yemek yeyip su içmen bunları sindirip boşaltman işe gidip para kazanıp zevklerini tatmin etmen hergün uyuman ve en sonunda ölmen ne kadar saçma demi ya. birde cennet cehennem diye birşey var demi. sen ölünce bu iki yere gitme. harbi öldükten sonra nereye gidecen ya da sen arafta felan kal. islamofobik misin. insanları ve düşüncelerini sevmeye bilirsin. ama saygı duymak zorundasın saçma yazar kişi. herkes inandığı şeyde özgürdür. sende uydur bir din ona inan.
Bu başlık nedeniyle başımız belaya girebilir. Bence de akıl işi değil.

Umudunu neye bağlamış insanlar bu cağda bile... insan üzülüyor tabi. Sonsuza kadar yasayacaklarina inanabilecek kadar saf insanlar var.