bugün

Birinde huriler birinde nuriler var.
aslında edimsel konuşallanmayla yaşayan insanı yönetmek için uydurulmuş kavramlar. mesela civcivler üzerinde yaptığım gözlemlerle bunu anlıyorum çünkü insan hayvanla zaten aynı yerden gelmişse hayvanlar üstünde deney ve gözlem yapmak insan hakkında da bilgi verir.
gözlemlerim ise insanın gerçekten pavlov un köpekleri gibi şartlanmayla yaşadığı.
mesela acıdan kaçıp hazza ulaşmak buna örnek.
ödül ceza yöntemi de buna örnek. işte o cennet cehennem buradan geliyor.
insanlara ödüller vererek aynı davranışı pekiştirirsin, ceza vererek onu caydırıp o yönde davranış göstermemesi sağlarsın.
kader dediğin ince bir çizgidir. narin bir algıdır.

demek isterdim . lakin cennette cehennemde yaşadığımız gezegende.

(bkz: sen de mi brütüs)
ikisininde kademeleri var.
Mesela bir ateistle az biraz günah işlemiş bir insan aynı cehenneme girmiyorlar.
Mesela bir ateist tövbe de etse hiçbir şekilde cennete giremiyor ama kişi Müslümansa cehennemde cezasını çekip yine cennete gidebiliyor.
iki tarafın da üyeleri karşı taraf acaba nasıldır diye merak eder.
Birisinde klima var sadece.
ikisi aynı yer, bir taraf yaşıyor ve diğer taraf izliyor ama asla ulaşamıyor.