cd rom un cd yi okumasını bekleme anı

heyecan dolu saniyelere sahne olan andır. cd rom a altı çizik olan bir cd yerleştilir ve cd rom un cd yi içeri aldığı düğmeye basılır, heyecan doruktadır. "allah'ım inşallah okur" şeklinde içten bir temenni geçirilir ve gözler ekrana çevrilir. bilgisayarıma girilmiştir, cd rom da bir label belirecek mi acaba diye düşünüp durulur. cd rom dan o garip sesler gelmeye başlar; fıjkkk cıjjtt mıjjtt.. sesler bu şekilde devam eder, sonra birden cd rom un motoru durur ve viiiiiiiiiuuuuuuuvvvvvvvvvvv diyerek, sesler tamamiyle kesilir. anlaşılır ki o cd yi cd rom okumuyordur.

fakat okuduğu takdirde hemen cd nin yedeği alınır, artık o bilgi kurtarılmıştır.

olayı bir trt spikerinin anlatması şu şekilde gerçekleşebilir;

bilgisayar uygun, cd rom uygun, cd rom un cd yi okuması için her şey müsait. okuma olayı salça'nın mp3 lerinin olduğu cd yi cd rom a takıp, cd rom un cd yi içine almasıyla başladı. sağlı sollu okuma sesleriyle, cd rom okuma yollarında etkili olmaya çalışıyor. cd rom un cd yi okumasının 23. saniyesi, bu anı dikkatle izliyoruz; cd rom son hamlesini yaptı, cd okumadı. gerilerden gelen vıjjtt sesiyle cd rom un motoru durdu.

cd rom da bu cd yi okumayınca ve bir diğer cd miz olan nba 97'ye geçiyoruz..

nba 97 önceki cd rom okuma durumlarında performansıyla göz doldurmuştu. nba 97 okumaya hızlı başladı, cd rom u adeta boğuyor. böyle devam ederse okuması an meselesi. ve işte beklenen okuma.. cd rom cd yi gayet iyi bir şekilde okudu, oyun kurulumu ekrana geldi. nba 97 okudu, şampiyonluk geldi..

cd lerde son durum şekilde;

nba 97 okudu ve sezonu şampiyonlukla tamamladı
fifa 96 okumadı ve küme düşerek çöpe atıldı

(bkz: a moment in time)

bekleme anını en aza indirmek için cd-rom'u "hızlı okuma" kursuna göndermek şarttır.

(bkz: gel vatandaş iğrenç espri günümdeyim)

gereksiz bir heyecandır. acilen uyuşturucu alman gerekiyormuşta, birisinin bunu hazırlamasını bekliyormuş gibi.

heyecanlı bir andır, hele liseli ve sirkeciden ilk cdnizi almışsanız.

cd porno ise geçmeyen anlardan biridir o zman dilimi.

" varmısın yokmusun " da ki son kutunun açılma sahnesi gibidir şöyle gelişir ;

efendim heycanla açtığımız cd romun içine cd mizi koyup kapatırız 2 3 saniyeliğine şöyle bir durur, siz de bu arada " lan acaba çalışmıcak mı oğlum " diyorsunuzdur ve sonra birden " piggik piggik piyuuuuuuvvv " diye bir ses gelir ve wow da uldman ı bitirmiş gibi olursunuz. sonra heycanlı bir bekleyiş gelir gene o da bozuk çıkmaması içindir.

bir hesaplaşma anı kendinle yüzleşme anıdır.şöyle ki:

ulan okumuyor şerefsiz ya şansıma zıçayım var ya hep beni bulur böyle şeyler, yok lan şimdi hainlik yapma ama mahmut'un yüzünden hep kakaladı bana bozuk cdyi ,yok lan mahmut iyi çocuktur bozuk olduğunu bilse vermezdi. yarabbim yardım et.

işte böyle yazarlar yani bende böyle oluyor nasıl bir karakterim varsa bir cd yüzünden bile sorgulayabiliyorum. biliyorum şimdi siz bana manyak lan bu diyeceksiniz ama ne yapayım ben böyleyim hee böyle yazarlar varsa belli etsin kendini en azından ruh hastası olmadığımı anlayayım bende.

Eller titremeye ve terlemeye başlar.yutkunuruz ve Salyalarımız boğazımızda kalır. sonrasında biraz rahatlamak için fare ile sağtuş-yenile sağtuş-yenile yapılır.Sonunda Cd açılır ve içimizdeki o ferahlama ile işlerimize devam ederiz.

kimi zaman ahlak dışı işe karışmamak için cd romun yaptığı pasif direniştir.

önce mouse işaretçisinin yanında cd ikonu çıkar, sonra gittikçe artarak cd'nin dönme sesi gelir ve o gergin bekleyiş birkaç saniye içinde sonuçlanır.

eğer ki cd okuyucu rölantide çalışmaya başlamış ve hiçbir hareketlilik gözlenmiyorsa*, temiz bez ve kolonya ikilisi devreye girer.

not: cd mi kaldı allasen, dvd bile kullanmaz olmuşuz.

hayatımda en zor nefes aldığım bölümlerden biri.

etkilendiğin bi insanın seni "gördüğü" an'ı hissetmeyi beklemenden uzun değildir.