bugün

"çalmak" dediğimiz şeyin kitabını yazan pezevenkler tarafından söylenebilecek olandır.

geçenlerde bizim mahallenin afilli yankesicilerinden birisi söylüyordu bunu.
versiyon 1 ++çalmayı sizden öğrenecek değiliz!
versiyon 2 ++bunlar da çaldıklarını zannediyorlar, işi erbabına bırakın.
kendisine ve kendi kafa yapısındakilere bıraksak ülkeyi ne bir yüzme ne bir resim, ne en ufak müzik başarısı gösteremeyecek, sanatın hiçbir kolunu günah diye icra edemeyecek, 5 yaşındaki bale yapan ufacık çocuğun götünü sansürleyen, voleybolcu kızlarımıza bizim gururumuza mayo giyiyorlar diye sapık gözle maç izleyen sapık bir topluluğun, elinden her iş gelen, sanatı kavrayabilmiş insanlara bok atmasıdır.

7 tane müzik aleti çalan entellektüel birikimden ölüp ölüp gebermiş aşmış insanlar vardı o tencere tava çalanların arasında, sizin gibi eli kıçına geçip bütün gün evde sapıklık düşünmeyen.

ha bi de hakkatten bişey çalmak manası var ki işin, ona hiç girmiyim çala çırpa bu hale geldi bunlar zaten utanırsınız.
gaydırıguppak cemile özdeyişlerindendir.

her şeyin bi sırası var. alıştıra alıştıra, yavaş yavaş, ürkütmeden...