buluşma gününde yağmur yağması

böyle romantik bir ortamı kaçırmak istemezsiniz. yağmur yağarken ilk gördüğünüz kafeye atarsınız kendinizi. üşümüş elleriniz biraz daha yakınlaşır birbirine, bir de şansınız yaver giderse şimşekler çakarsa demeyin keyfinize.

bide ütünüze kuş sıçarsa tam olur.

çölde kutup ayısına rastlayıp tecavüze uğramayla eş değer dir.

ahanda sıçtık saçlarımıda ne güzel düzleştirmiştim diye icinizden gecirmenize yol acan hadisedir.

buluşma anı çığ düşmesinden daha kabul edilebilir bir durumdur.

buluşma gununu kararlaştırmadan once bunyamin surmeli'nin hava durumu yorumları dinlenirse bu sorun kısmen ortadan kalkacaktır. fakat sevdikten sonra yağmurun ne önemi varki...

eğer gercekten buluşcagınız kişiyi seviyorsanız yağmur değil taş yağsa sorun olacağını sanmadıgım durum. hem yağmurun yağması olaya romantik boyutlarda katabilir, yagmurda yürümekte ayrı keyif verir insana ertesi gün hasta olacağını bilsen bile..

hava durumunu takip etmeyenlerin cezasını çekmesi durumudur."şeker değilse sevgilin erimezsin korkma" diye tesseli ikramiyesi veren milli piyangodur.

yağmurlu havayı sevenler ıcın sorun olmayan durum.
(bkz: kendımden biliyorum)

bu durum,günlerdir beklenen buluşmanın üzerine kara bulutlar düşüren(yağmur bulutları yani) bir olaydır.
günler öncesinden o buluşmayı beklemişsinizdir ama buluşmanın bir öncesi gece,şiddetli bir sağanak başlar ve siz içinizden "yarına bir şey kalmaz" dersiniz ama bu hayali bir varsayımdır.
sonra sabah olur,gri yağışlı hava alabildiğine devam etmektedir.yataktan kalkmak istemezsiniz,buluşacağınız kişinin "yağmur yağıyor,en iyisi başka zaman görüşelim" diye 1 mesaj atmasını beklersiniz.o mesaj gelirse akşama kadar uyur,o mesaj gelmezse sudan çıkmış balığa dönmek suretiyle buluşma yerine gidersiniz.