bugün

üniversitenin temelinde bilim, bilimin temelinde somutluk ve kesin ispat olduğu için din gibi soyut ve inanca dayalı bir olguyu ikinci plana atmak konusunda bir söylemdir.

bilimin temelindeki varsayımlar ile dinin inanca dayalı olması arasındaki çizgi karıştırılmamalıdır.
dümdüz bakınca acayip yorumlara açık cümle. dümdüz bakınca aklıma gelen yorumu yazsam çok eksi alırım karmam düşer...yazmayacam. zaten tayyipçi de dediler.hâla şoktayım!

edit: hayranım lan sana sözlük. içinde barındırdığın şu ademoğulları ile havvakızları yukarıda bulunan ve en ufak bir yorum dahi bulunmayan entrye eksi oy vermişler. *
(bkz: bu ülkede inanç herşeyden önce gelir)

edit: pardon. inançsızların da bu başlığı okuduğunu unutmuşum.

ek (bkz: bu sözlükte şuursuzca eksilemek herşeyden önce gelir)
Altına sonuna kadar imzamızı atacağımız laftır. Fakat üzüldüm, çünkü kutsal kitabımızda, ve sahabalerimizin (Hz. Ali) sözlerinde okumanın ve ilmin ne kadar çok önem verilmesi gereken bir konu olduğu belirtilirken bizler dini yobazlaştırmaya onu bir öcü gibi göstermeye devam ediyoruz. Hala dinin türbandan, başörtüsünden veya kullananlar nasıl isimlendiriyorsa ondan ibaret olduğunu, müslüman yaşam tarzının 1300 küsür sene öncesi gibi olmasını savunuyoruz. Tabi herkesi mesul tutmuyorum sözlerim gayet adresine gidecektir. inanıyorum ki o güzel insan Alemlerin Sultanı Efendimiz bugün yaşasaydı o kadar alim, o kadar ileri görüşlü ve modern bir insan olurdu. Ve inancın ilimden veya ilimin inançtan önce geldiğini değil de aslında ikisininde bir olduğu, Allah'a inanmanın ilim ve fene de inanmak olduğu akılsız,ilimsiz bir müslümanın diğer inananlar için tehlike olduğunu ne güzel de anlatırdı bize.
pek sayın rektörümüzün dili sürçmüş olacak ki böyle bir laf etti.

doğrusu için:

(bkz: bu üniversitede para herşeyden önce gelir)
(bkz: bu üniversitede siyaset bilimden önce gelir)
(bkz: itü sözlük te yazmama sebepleri)
söz: bilmeyerek yapılan ibadetten bilerek yapılan ilim daha kıymetlidir. *

edit: çaylak olduğum için adam gibi yazamıyorum bile.
sanki akıl ve bireysel tercihlere saygı arasında bir çelişki olabilirmiş gibi saçma salak söz.
aman allahım!
eğer başıma bir şey gelmeyecekse itiraf etmem gereken bir şey var ki,
sayın rektörümüzün bu mantık dolu ifadesinden çok rahatsız oldu birileri!

velev ki işin içinde inanç yok, neyi kullanacaklar şimdi!?
doğru ama yersiz bir bilgidir. iyi de her üniversitede akıl inançtan önce gelir. ama akıl inançtan önce gelir, sonra kapı kapanır arkasından hiç bir şey gelmez denmek istenmiş galiba. akıl felsefe de yapar...
her üniversite için aynı şey geçerli olmalıdır. ama nerdee..
doğru ama eksik bir sözdür.
hemen insanlar siyasete bağlamıştır bu sözü ancak, üniversitelerde akıl siyasetten de önce gelir. üniversitelerin kuruluş amacı budur, akıl ve bilim yürütmek. sen o üniversiteden çıktığın anda sahip olduğun ideolojik görüşün insanı olabilirsin veya mensup oldugun dinin insanı olup camiye, ibadethaneye gidebilirsin.

ancak orası üniversite, bambaşka bir yer... hala akıl sır erdiremedi insanlarımız, üniversiteleri politika-din-siyaset vs. yuvaları sanıyorlar, ne lan orası ülkü ocağı mı? tkp binası mı? cami mi?
imamın çıkıp camide inanç akıldan önce gelir demesi kadar doğru bir söz.
akıl her zaman inançtan önce gelir.
denilerek düzeltilmesi gereken söz.

inanç kesinlik içerir,kesin bir kanıyı anlatır.
kesinlik yanlızca 5 duyumuzla alınıp aklımızla sentezlenen insani bir olgudur,

olasılıklarda bir gerçektir,
esas tartışma yaratan olasılıklara olan inancın ne denli kesinlik içerdiğiyle ilgilidir,
bu da mantıksal bir çelişki yaratır.

insan milonda bir ihtimale inanmayıda seçebilir bu kendi seçimidir
armudun gerçekliğine inanmayıda seçebilir bu da kendi seçimidir.
tabiidir ki insan zihni güzel imgelerle dolu ve yaratıcıdır
trilyonda bir ihtimali o kadar büyütür ki bu insan zihni kesinlikmiş gibi başkalarına ama öncesinde kendisine dayatır.
işte bilimin alakası; armudun gerçekleğiyledir,küçük ihtimallerin 5 duyudan ırak dayatmalarından uzak olgular üzerinde etken bile olmayan olasılıkları bilimi alakadar etmez.

düşük insanın ; yalnızca soyut olasılıklara dayanan öncül bilgilere olan sapıkça aşkı ve ben kendi varlığımdan bile şüphe duyarken ki eminliği esas sorundur.
yanlız eğitimde değil her alanda hakim olmasını ümit ettiğimiz düşüncedir.