bugün
- görümceniz sizi engellese ne yaparsınız11
- anksiyete psikolojik değil fizyolojik bir sorundur11
- bacaklarımdan tahrik olan kız olduğunu sanmıyorum14
- sexting haram mıdır11
- 18 nisan 2024 fenerbahçe olympiakos maçı23
- flörtlerinizin ortak özellikleri19
- anın görüntüsü16
- yazarlardan parfüm önerileri14
- letthe8
- hiç flörtü olmayan yazarlar ne yapıyor8
- ups boobss nerelerde ramazan da bitti8
- altıncı filoya karşı namaz kılmak10
- manyak olmaya karar verdim9
- eybırın manyağı kıskanması12
- icardi190514
- motorcu fırlama hafif demir demirkan tarzı yazar9
- ebbırı top gibi sektirme yarışması19
- türkiyede bütün yiyecek fiyatları aşırı fahiştir12
- sokakta kadın döven araplar12
- erdoğan'dan sonraki başkan9
- sözlükteki fosiller24
- netflix'in pkk lıyı başrol yaptığı dizi11
- 56 yıldır hiçbir kadınla iletişim kurmayan adam12
- arda güler14
- nervio'nun kedileri sokağa salmak10
- ekonomi kötü diye güzellikleri yok saymak11
- artık kızlara bakmıyoruz kampanyası25
- kitaplarda geçen can alıcı cümleler8
- mastır çeşitleri8
- 17 nisan 2024 manchester city real madrid maçı11
- icardi1905 silik olsun kampanyası12
- fatih ürek ile elti gelin görümce13
- fındıklı belediyesinin banyosu11
- kuva'i milliye ne ise hamas da o dur11
- selefi11
- mühendislerin memur olmayı düşünmemesi24
- başıboş köpek sorunu37
- evleneceği adama evi üzerime yapalım diyen kız11
- yazarların en rum özelliği14
- yeşil gözlü erkek22
- türkiyenin artık sefalet listelerinde yer bulması36
- yakışıklı motorcu müzisyen sempatik karizmatik11
- bik bik pilavı13
- klarnet calan sarapci koala 68
- israil9
- erkeklerin bir kere küsünce geri barışmaması11
- hoşlanılan kıza mesaj atma bahaneleri12
- camilerin ahır yapılması24
- uludağ sözlüğü geliştirme önerileri11
- 183 yapılı yeşil gözlü beyaz tenli dalgalı saçlı13
(bkz: bwh).
iç burkan detaydır.
son was red diyesi gelir insanın.
ne duygusal bir filmdi.
şavşank ridempşın.
saygılar sunuyorum azizim...
ne duygusal bir filmdi.
şavşank ridempşın.
saygılar sunuyorum azizim...
olmak ya da olmamak meselesidir. ben giderim adım kalır dostlar beni hatırlasın demektir. milyarlarca yıllık döngüde milyar milyar kilometrekarelerce yüzölçümüne sahip kainata ulan ben de yaşadım be demektir.
--spoiler--
bazen işten sonra, parka gidip kuşları besliyorum. ve jake'in birden çıkıp bana 'merhaba' diyeceğini düşünmeye başlıyorum. fakat bu hiç olmuyor. umarım, her neredeyse, iyidir ve yeni arkadaşları vardır.
--spoiler--
https://www.youtube.com/watch?v=4BKHALHvoXU
bazen işten sonra, parka gidip kuşları besliyorum. ve jake'in birden çıkıp bana 'merhaba' diyeceğini düşünmeye başlıyorum. fakat bu hiç olmuyor. umarım, her neredeyse, iyidir ve yeni arkadaşları vardır.
--spoiler--
https://www.youtube.com/watch?v=4BKHALHvoXU
hatırlandığında iç burkan bi replik.
brooks was here...
müthiş bir isyandır aslında bu, sistemin geldiği noktayı eleştiren, senelerini cezaevinde geçirmiş bir insanın iç dünyasını bilmeden onu topluma kazandırdığını sanan ahmaklara inen bir tokattır...
ama,
bir de "so was red" vardır...
brooks ile aynı kaderi paylaşan, ama sisteme olan isyanını sisteme direnerek gerçekleştiren red abimizin imzası...
bence so was red, brooks was here'dan daha anlamlıdır.
hayat boyu so was red olmamız gerek, brooks was here değil...
müthiş bir isyandır aslında bu, sistemin geldiği noktayı eleştiren, senelerini cezaevinde geçirmiş bir insanın iç dünyasını bilmeden onu topluma kazandırdığını sanan ahmaklara inen bir tokattır...
ama,
bir de "so was red" vardır...
brooks ile aynı kaderi paylaşan, ama sisteme olan isyanını sisteme direnerek gerçekleştiren red abimizin imzası...
bence so was red, brooks was here'dan daha anlamlıdır.
hayat boyu so was red olmamız gerek, brooks was here değil...
nedense orada ki was bana hep hüzün vermiştir.
(bkz: the shawshank redemption)
the shawshank redemption, brooks karakterinin intihar ederken kendini ipte sallandırdığı duvara iliştirdiği nottur.
intihar notları hep bir buruk ve acıdır ama bu son derece delice birşey.
2008 yılında intihar eden bir türk avukat kadın vardı, onun intihar notunu duyduğumda da aynı şekilde kanım donmuştu:
(bkz: yavaş yavaş delirdim kimse fark etmedi)
intihar notları hep bir buruk ve acıdır ama bu son derece delice birşey.
2008 yılında intihar eden bir türk avukat kadın vardı, onun intihar notunu duyduğumda da aynı şekilde kanım donmuştu:
(bkz: yavaş yavaş delirdim kimse fark etmedi)
the shawsank redemption filminin en duygusal sahnesi.
http://scrapetv.com/News/...ption-brooks-was-here.jpg
http://scrapetv.com/News/...ption-brooks-was-here.jpg
yaşlı brooks'un dışardaki hayata uyum sağlayamaması sonucu yaşamına son verdiği sahnede yazılan küçük bir not. (bkz: so was red)
--spoiler--
dışarda herşeyin ne kadar hızlı olduğunu anlatmam mümkün değil millet. küçükken bir otomobil görmüştüm ama onlar artık her yerdeler. dünya gerçekten çok aceleyle hareket ediyor. şartlı tahliye memurları beni bu eve soktu bi de markette iş verdiler. zor bi iş değil ama çoğu zaman ellerim acıyor. mağaza müdürünün benden hoşlandığını sanmıyorum. işten sonra bazen parka gidip kuşlara yem veriyorum belki jack gelip beni bulabilir diye düşünüyorum ama gelmiyor. nerde olursa olsun umarım iyidir ve yeni arkadaşlar ediniyordur. geceleri uyumakta güçlük çekiyorum sanki düşüyormuşum gibi kötü rüyalar görüyorum korkuyla uyanıyorum bazen nerde olduğumu hatırlamam bi süre alıyor. belkide bir silah alıp birini vurmalıyım o zaman beni eve gönderebilirler, müdürü vurabilirlerim bir tür kazanç olur. sanırım bu saçmalıklar için biraz fazla yaşlıyım burayı sevmiyorum sürekli korkmaktan yoruldum. kalmamaya karar verdim. sanırım benim gibi yaşlı bir hırsız için çok üzülmezler.
not: heywood'a gırtlağına bıçak dayadığım için üzgün olduğumu söyle. hiç gücüm kalmadı
brooks
--spoiler--
--spoiler--
dışarda herşeyin ne kadar hızlı olduğunu anlatmam mümkün değil millet. küçükken bir otomobil görmüştüm ama onlar artık her yerdeler. dünya gerçekten çok aceleyle hareket ediyor. şartlı tahliye memurları beni bu eve soktu bi de markette iş verdiler. zor bi iş değil ama çoğu zaman ellerim acıyor. mağaza müdürünün benden hoşlandığını sanmıyorum. işten sonra bazen parka gidip kuşlara yem veriyorum belki jack gelip beni bulabilir diye düşünüyorum ama gelmiyor. nerde olursa olsun umarım iyidir ve yeni arkadaşlar ediniyordur. geceleri uyumakta güçlük çekiyorum sanki düşüyormuşum gibi kötü rüyalar görüyorum korkuyla uyanıyorum bazen nerde olduğumu hatırlamam bi süre alıyor. belkide bir silah alıp birini vurmalıyım o zaman beni eve gönderebilirler, müdürü vurabilirlerim bir tür kazanç olur. sanırım bu saçmalıklar için biraz fazla yaşlıyım burayı sevmiyorum sürekli korkmaktan yoruldum. kalmamaya karar verdim. sanırım benim gibi yaşlı bir hırsız için çok üzülmezler.
not: heywood'a gırtlağına bıçak dayadığım için üzgün olduğumu söyle. hiç gücüm kalmadı
brooks
--spoiler--
aynı bunalımı yaşayan iki yaşlı adamın, kendi hayatları hakkındaki seçimlerini özetle anlatır bu cümle.
(bkz: so was red)
(bkz: so was red)
(bkz: shawshank redemption)
bu hayatta arkada bisey birakma isteginin sonucu. ayrica bana han duvarlarini hatirlatir fena halde.
kanı damardan çeken, insanın kalbini sıkıştıran, üzen, ağlatan bir şarkı brooks was here. piyano eşliğinde gelişen ana bölümlerin arasındaki yaylıların geçişleri diken diken yapar insanın tüylerini. ne brooks kalır ne red. bir siz varsınızdır, bir de sizi hiçbir zaman yalnız bırakmayan yalnızlığınız.
tarifsizdir aslında thomas newman ın bu muhteşem eseri. daha iyisi kesinlikle yapılamazdı. any other name ile beraber muhteşem ikili.. tıpkı havada şuursuzca salınan poşet ve so was red yazısı gibi.. arif ile hakan gibi.. bira ile sigara gibi. anne ile baba gibi. yaşamak ve ölmek gibi.
tarifsizdir aslında thomas newman ın bu muhteşem eseri. daha iyisi kesinlikle yapılamazdı. any other name ile beraber muhteşem ikili.. tıpkı havada şuursuzca salınan poşet ve so was red yazısı gibi.. arif ile hakan gibi.. bira ile sigara gibi. anne ile baba gibi. yaşamak ve ölmek gibi.
filmin soundtracklerinden en akılda kalanı.
--spoiler--
red mektubu okumaktadır o sırada. kesik kesik çalmaktadır bu şarkı. brooks süpermarket günlerini, 40 yıldır dışarı çıkmadığı için kaçırdığı yenilikleri tarif etmeye çalışmaktadır. 'kaldıramıyorum' der. 'özledim' der. ancak elden birşey gelmez. eline çakıyı alır. duvara "brooks was here" ı kazır. filmin duygusal yoğunluk yaşattığı, american beauty e yaklaştığı yegane bölümdür burası. damardan verir. hey gidi brooks. hey gidi koca adam.
--spoiler--
--spoiler--
red mektubu okumaktadır o sırada. kesik kesik çalmaktadır bu şarkı. brooks süpermarket günlerini, 40 yıldır dışarı çıkmadığı için kaçırdığı yenilikleri tarif etmeye çalışmaktadır. 'kaldıramıyorum' der. 'özledim' der. ancak elden birşey gelmez. eline çakıyı alır. duvara "brooks was here" ı kazır. filmin duygusal yoğunluk yaşattığı, american beauty e yaklaştığı yegane bölümdür burası. damardan verir. hey gidi brooks. hey gidi koca adam.
--spoiler--
filmde beni en etkileyen noktalardan biriydi.satan was here ile bir alakası var mıdır merak ederim.frank darabont mu satanistlerden hacılamıştır yoksa satanistler mi frank darabont tan..*
hapishane hayatından kurtulunca girdiği bunalımdan çıkamayan kütüphaneci brooksun son eylemi.
ölürken hayata damga vurmanın güzel bir yolunu seçen brooks dayımızın yaptığı eylem.
güncel Önemli Başlıklar