bugün

tanju okan'nın Deli Gibi Sevdim sarkısında geçen sözlerden birisi.
Bir zamanlar bende deli gibi sevdim.
O bana dert, ben ona mutluluk verdim .
Yıllardır soruyorum bu soruyu kendime,
Bilmemki bu dünyaya ben niye geldim .
galiba tam hatırlamasam da, zamanında bir hikaye yazmıştım kirli çarşafların üzerinde pineklerken fakat bu gördüğüm resim hikayede zayıflıklarımla canlandırmaya çalıştığım kadınlara ve erkeklere hiç benzemiyor; bu sahnede korkuyla, kırık camlar, veya içilmemiş akışkan sıvılarla alakalı bir şeyler var; bu yerde yatan garip kadının ağzından dökülen, deli saçması gibi görünen kelimeler bazı kapıları açıyor; yüzlerini hiç görmediğim ama her birini çok iyi tanıdığım canavarların, yüzyıllardır kuytu mağaralarda yaşayan bembeyaz canavarların isimlerini getiriyor aklıma; ekşimiş sütleri veya üç günlük bardakların içinde unutulmuş çay kalıntılarının üstüne büyümüş mantarları; güzel, çok güzel; yaraları ve örümcek ağına benzeyen izleriyle bu kadın bir tren kazasını andırıyor; üzerinden tonlarca yük taşıyan devasa trenler geçmiş, dünya savaşları, soykırımlar, kötü kokular geçmiş gibi bir güzel; ağzının yarası, alnındaki kesikler ve parmaklarından görünen mavi damarlarla bu tren kazasından o kadar tepkisizce kurtulmuş ki yaşadığına şükredemiyor insan.
(bkz: bir zamanlar ben yine sevişiyordum)
(bkz: once upon a time)

baygınlık veren dizi, film adı adı kalıbının muhtemel bir yeni ürünü.