bir travesti tarafindan jiletlenmek

(bkz: caps var mı)

travesti karşı tarafın kendi gibi olmasını istiyorsa jiletleyeceği yer namünasiptir.

antalya da bir polis memurunun başına gelmiş olaydır. hapisten çıkan travesti hala işine devam etmektedir.

bir örneği dün bursa'da gerçekleşmiş adli vaka.

http://tinyurl.com/y24ptms

psikolojik travmaya yol açacak, yıllar boyu unutulmayacak bir olay.

ajdar anik ile ilişkiye girmekle eşdeğerdir herhalde.*

Bir Pezevenkten Dayak yemekle aynı duygudur.Hayatta Yaşanılmaması Gereken Bir olay.

travestilerin rahatça yaşamasını isteyen zihniyetin sesini çıkarmaması gereken durum.benim gibi düşünen o boyla o fizikle taşı sıkıp suyunu çıkaracakken yok bilmem ne tercih meselesiymiş felan nutuklarının atılmasından nefret eden,nişantaşında akşamları travesti avına çıkıp yakaladıkları travestileri adam gibi benzeten fikirdaşlarıma saygılarımı sunuyorum.

bir travesitinin iyi bir insan oldugunu tahayyul bile edemiyorum.zayıf, ezik,haysiyet yoksunu, şeref kavramını geldiği yerde bırakmış ve cok afedersiniz sıçtığı götüyle para kazanmayı tercih etmiş bir erkeğe saygı duymayanları eleştirmek...işte bu canımı çok acıtıyor.hele ki 25 ytl para verip rahat rahat randevu evine * gitmeyip te 5 ytl ye hayatını riske atan adamın da kaybedeceklerine üzülmemek gerek.

(bkz: travestinin arkadaş grubu arasında laf sokması)

acıların en büyüğü, kimsenin başına gelmemesi gereken durum. ama anlatmalıyım, yazmalıyım bunu. çok dua ettim, çok yalvardım olmadı. yazmalıyım...
istiklal'de yürüyorum kız arkadaşımla, ilk aşkım, ilk öpüştüğüm kız.
o gün doğum günümü kutlamışız arkadaşlarımla, parti bitmiş eve doğru gidiyoruz.
saat 00'ı geçmiş, taksi arıyoruz yok.
1.90 boylarında, iri mi iri, bir travesti yaklaşıyor yanımıza, ardımız sıra yürüyor.
geriliyoruz önce, kız arkadaşım daha da geriliyor.
"seni istiyorum yakışıklı" diyor bana.
durun anlatamayacağım sanırım.
yazmalıyım...
"çek git diyorum."
gülüyor pis pis. insanlığımdan utanıyorum. kız arkadaşımı elle taciz ediyor sonra. çok sinirleniyorum. ittiriyorum göğsünden. iğrenç silikonları elime değiyor. bir bulantı kaplıyor içimi. çantasında prezervatifler, makyaj malzemeleri ve bir falçata düşüyor yere.
falçatayı yerden kapıyor, "afedersiniz, şimdi ananızı sktim" diyor kalın erkek sesiyle. kız arkadaşım çığlık atıyor yardım istiyor. yüzüm kanlar içinde. travesti kaçıyor. çantasını bırakıp kaçıyor.
kusuyorum. çenemden göğsüme süzülüyor kanlar. kanıyorum... kız arkadaşım ağlıyor. yüzüme peçete bastırıyor. bayılıyorum sonra.
acilde uyanıyorum. kız arkadaşım ve babam başımda.
insanlığımdan utanıyorum. oysa biz ekmek parası kazanıyor demiştik onlar için. sevmiştik onları, acımıştık hatta.
yıllar geçti, iyileşmedi yüzümdeki şu yara izi.
yıllar geçti aklıma geldikçe kanar içim.

bir iki gün sonra gelen edit: neden yazdım bunu? bu tip yazılar yazan bir insan var sözlükte. kendisi muhtemelen fake, başından geçiyor diye anlattıkları onun kurgulama bakımından ne kadar başarılı olduğunu gösteriyor. okurken içinizde bir şeylerin parçalanmasına sebep oluyor, hani kötü adamları sevmeyiz ya filmlerdeki, işte anlattığı şeyler de benzer etkiler yaratıyor bizde. bu onun başarılığı yazdığını gösterir. fake fake diyorlar, hangimiz değiliz ki? bunu yazdıklarının kurgu olabileceğini göstermek için yazdım. korkmayın ondan.