bugün

idrar asidik özelliğinden dolayı içinde bakteri barındırmaz. değdiği yerde dezenfektan özellik gösterir. bir başka deyişle idrar, antibakteriyeldir.

işte yüzyıllar önce, antibakteriyelin dahi ne anlama geldiği bilinmeyen yıllarda, idrarın bu özelliği daha bilimsel anlamda hiç bilinmezken, bilge atalarımız şüphesiz bir mucize eseri bu atasözünü söyleyivermişlerdir.

kötü veya vurdumduymaz bir insanı tasvir ederken, ''elin yaralansa, iltihap kapmasın diye debelensen, gelip yara ele işemez o adam.'' ekseninde cümleler sarfetmişlerdir.

e dolayısyla bu ifadeyi tersten okursak, yara ele işeyebilen kişi, adamdır, kingtir! adamın atom altı parçacığıdır. iyidir yani...

bu entrymizdeki melal ise bambaşkadır. insan topluluklarının yaşayışlarının kabilinde zaman içinde edindikleri tecrübeler, çoğu zaman pratik çözümleri doğurmuştur.
dolayısıyla eski zamanlarda, faydalı ve doğru bilginin tek kaynağı modern anlamda bilim değildi. zaten yöntemsel ve teorik anlamda bilim diye de bir şey yoktu.

hülasa, denizde tuzlu su-tatlı su karışmama olayı... anladın sen onu.