bugün

gazetecilik dışında her haltı yiyen ayşe özyılmazel'e gazeteci deme gafletidir. ona şarkıcı deyiniz, şaklaban deyiniz fakat gazeteci demeyiniz azizim.
gazetecinin hasıdır. evet belki gazetecilik dışında yaptıkları hoşunuza gitmiyor. ama çok iyi olmasa da o bir gazetecidir.
ayşe armanın kötü kopyasıdır. türkiyede medya ve gazeteciliği yozlaştıran, bitiren figürlerden biridir. 80li yıllardan itibaren ortaya çıkan life-style gazeteciliği anlayışının 2000li yıllarda tamamen çivisinin çıktığının kanıtıdır. nurgül yeşilçayın bir röportajda söylediği sözlerle twitterda " aşık olunca ağzımla değil g.tümle içiyorum." diyen biri türkiyede gazeteci (!) oluyor. onu gazeteci yapan da duayen gazeteci (!) hıncal uluç. hıncal uluç`un hürriyetteki ertuğrul özkökün, taraftaki hadi uluenginin sabah gazetesindeki şubesi olduğunu herkes biliyor. tamam gazetecilik sadece siyasetten ibaret değil; gazetecilik siyaset dışı da olabilir ama yediklerini, içtiklerini, gittikleri mekanları, aşklarını meşklerini, tatillerini ballandıra ballandıra köşe yazısı diye gazetelere yazan, milletin özel hayatını önemliymiş gibi sürekli yazan tiplerden de gazeteci olmamalı. kimse gazetecinin ne yaptığını öğrenmek zorunda değil. esquire, gq dergilerinde yayınlanan fotoğraflarından da ayşe armanı birebir taklit ettiği anlaşılıyor. taklit ettiği ayşe arman son zamanlarda mantıklı yazılar da yazıyor, bu karı onu da yapmıyor. yaptığı gazetecilik değil kepazelik. bir de hürriyette sibel arna, yonca tokbaş var aynı onun gibi. ömür gedik ona daha da çok benziyor, bet sesle albüm yapıp şarkı söyleme konusunda.