bilim ve sanat merkezi

meb'in 46 vilayette şubesi bulunan yan kuruluşlarının ismi. üstün zekalı öğrencilere rehberlik yapma görevi vardır.

fen iiselerinin resmi olan ama bir türlü varlık gösteremeyen amacını, ilköğretim ikinci kademeden itibaren özel sınavlarla seçilen öğrenciler üzerinde gerçekleştiren son derece kaliteli eğitim-öğretim olanak ve hizmetlerine sahip kuruluşlardır. fen lisesi öğrencileri proje yapmakta zorlanırken, henüz ortaokula giden çocuk ikinci projesini tamamlama aşamasındadır.***

öğretmenlerinin ales ten 60 ve üstü puan almaları neticesinde sınava girme hakkı kazanarak değerlendirmeye alındığı bilinir. değerlendirme proje üretme, yazılı sınav ve mülakat olmak üzere üç aşamalıdır. neticesinde bu değerlendirmeden 70 puan ve üstü almanız gerekmektedir. ancak bunların sonrasında bilim sanat merkezlerine öğretmen olmak için başvuruda bulunabilirsiniz.

not: dikkat! sözleşmeli öğretmen giremez! çünkü üvey evlattır.

üstün zekalı ve özel yetenekli öğrencilerin sınavla seçildiği devlete bağlı eğitim merkezleridir. sınavı iki aşamalıdır. ilk aşama yazılı sınavdır ve öğrencilere mantıkla ilgili sorular sorulur. bu sınavı geçen öğrenciler ise sözlü mülakata alınırlar. bu mülakat iq testi ile birlikte öğrencilerin karar verme yeteneklerini de ölçen sorulardan oluşur. bilim sanat merkezlerinde eğitim 6 aşamalıdır ve her aşamada dersler ve gruptaki öğrenci sayısı azalır. öğrenci ders seçemez. öğretmenler kendi derslerinde yetenekli olan öğrencileri seçerler.

sanılanın aksine ders anlatılan bir kurum değildir bilsemler. size havuzdan mikroskopla inceleyebileceğiniz bir damla su verirler ve gerisini siz tamamlarsınız. surekli olarak araştırma ve inceleme hali içinde olur öğrenci. toplam 10 saat ders varsa bunun 1 saati teori 9 saati pratiktir. kendi adıma fizik ve tarih derslerinde eğitimime devam ettim proje aşamasında(dedim ya 6 aşamalı eğitim diye. proje en son aşamadır), fizikte özel olarak yoğunlaştığım alan elektrikti. derse gittiğimizde koca sınıf tahtası minik minik yazılmış fizik denklemleriyle dolu olurdu. alırdık elimize gerekli malzemeyi deneylerimizi yapardık. öyle ilkokul ya da lise seviyesinde deneyler değil. teoriler, ispatlar, hatta ortaya koyulan yeni denklemler. teoriyi zaten ilk aşamalarda öğreniyorsunuz bu merkezlerde. edebiyat dersi alan proje aşamasında kitap yazardı mesela.

türkiye'nin ihtiyacı olan kurumlardır bunlar. üzerine çok daha fazla düşülmeli. öğrenciyi yorar ama bıktırmaz. öyle güzel öyle değerlidir.

edit:çokça ekleme.

son zamanlarda alım puanı epey düşmüş olan, öğrencisi olduğum oluşum. Ben girdiğimde taban puan 90 falandı. 70-60 lara düşmüş diyollar.

bilimin ve sanatın olmadığı bir ülkede böyle bir merkezin açılması manidar.

birilerinin boşta olan evladının ataması için açılmış bir kurum da olabilir.

eski iskenderiye kütüphanesi, maalesef oradan geriye neredeyse hiçbir şey kalmadı, yanıp kül oldu.

üçü bir arada kavratmaz, ishal yapar.

işim gereği adını çok fazla duyduğum sınav. Anlattıklarından anladığım bir özel yetenek sınavı olduğu ve hiçbirinin bir önceki sınavda istedikleri başarıyı elde edemedikleri.

Daha fazlasını bilmiyorum zira anne babalar bu sınava da bursluluk veya lgs gibi bir anlam yükleyip çocuklarının yarış atı mantığıyla ders çalışmasını istiyor.

Oğlumun sınıf öğretmeninin sınava gidecek olan 7 kişiyi seçerken sınıfı temizleyen 3 annenin çocuğunu listeye koyduğu sınav. 35 kişilik sınıfta en parlak öğrenciler onlarmış. Bazı anneler isyan etmiş haklı olarak. işte bu yüzden bu ülke gelişmeyecek. Yazık gerçekten! Bir de öğretmen dalga gecer gibi "bende torpil olmaz" yazmış.

deyince akla, tamam şimdi buldum, hemen o şehrin adı gelir konya konya konya.