beşiktaş ın 2009 2010 sezonu hazırlıkları

beşiktaş ın 2008 2009 sezonu hazırlıkları'nın ilk haftalarda sonuc vermemesiyle hem teknik direktor hem de devre arasi transferlerine giden besiktas sampiyonluga sadece 48 saat kala gelecek sezonun hazirliklarina baslamistir. asagiya gecmeden evvel ilgili su linklere goz atiniz...

(bkz: yıldırım demirören başkanlığında beşiktaş)

(bkz: beşiktaş ın delgado sorunsalı)

(bkz: nihat kahveci nin beşiktaş a transfer olması)

(bkz: yabancı futbolcu transfer politikası)

mehmet topuz, nihat kahveci derken bir bir camura saplanan ve sampiyonluk kutlama zamanlarini fenerbahcenin ego tatminine kaptiran Besiktasin eylemler dizisidir.

sezon bitmeden bedelsiz anlastiklari Michael Fink disinda henzu bir bomba patlatilmamistir.

louis saha ile ilgilendikleri varsayilmaktadir.

Uludag sozluk olarak sezonu iki kupayla kapatmis olan besiktasin gelecek sezon hazirliklarina isik tutmak ve yedikleri nanelerin hizli bir dokumunu yapmayi amaclar.

Oncelikle Mustafa denizlinin takimi calistirmayi birakacagi aciklandi, akabinde cesme yazliginda dinlenip sevgi gosterilerine mazhar olan denizli, yola devam dedi. Bunda yildirim demirorenin altin yumurtlayan tavugu kesmek istememesi ve uzerine gelen baskilardan artik siyrilmak ve basarisizlik halinde "gecen sene boyle demiyordunuz:, aha ayni teknik adam, ne derse aldik" seklindeki gelecek yatirimlari vardir.

ikinci olarak mehmet topuz skandalini yasatip besiktas kulubu aciz duruma dusuruldu.

ucuncusune ramak kala rafa kalkti. (bkz: ozer hurmaci)

Bugun de ertugrul saglam doneminde alinan (bkz: besiktas in 2008 2009 sezonu hazirliklari) futbolcularinin cogunun gonderilecegi haberi verildi.

Besiktasin anlaştıkları dino drpicin medyaya yansıyan görüntüleri sonrası transferinden vazgeçip dinamo zagrebin diger defans oyuncusu 23 yaşında ve 1.91 metre boyundaki gordon schildenfeld 2 milyon avroya transfer edilmisti. once saglik problemi sonra baska sarlatanliklarla yari donemde Duisburg takımına kiralanmış, 2009 haziraninda da sozlesme feshedilmistir.

Tomas Zapotocny 35 resmi maçta giydigi Udinese Calcioden 2008-2009 sezonu başında 4.5 milyon € bonservis bedeli karşılığında transfer edilmisti.

Tomas Sivok, yine udineseden 2008-2009 sezon basinda 4 taksitte 2011 yılına dek toplam 4 milyon 700 bin Avro karsiligi yillik 800 bin avro ile 4+1 yil seklinde transfer edilmisti.

Her iki oyuncu da daha evvel alinmak istenmis hatta daha ucuza transfer edilme sansi varken begenilmeyip sozlesme imzalanmamistir. simdi ise harcanan para ortadadir.

Serdar Kurtuluş ise tigana doneminde kadroya katilmistir. isin garibi tigana tarafindan DMC olarak oynatilmis hatta milli takima kadar yukselen bir performans sergilemistir. yerine alinan yabanci futbolcular yuzunden de sag beke cekilmistir. simdi de satisi gundemdedir.

Erkan Zengin 100 bin avroya donem arasinda transfer edilmisti.

Necip uysal altyapidan gelen oyuncu.

mathias delgado ulkerin 4.5 milyon avroya basel takimindan besiktasa transfer edilmisti. isin garip kismi trnasfer edilmedne 3 ay evvelinde bonservisi 3 milyon avro iken fiyati bir anda 5 milyona cikmis ardindan ulkerden 5.9 milyon avroya kulube kazandirilmistir. enterasan bir futbolcu transferi daha. simdi ise satacak kulup araniyor.

Hakan arikan 3.2 milyon avroya ankaraspordan transfer edildi.

bobonun da olympiakos yahut werder bremene satisi gundemdedir. heralde kulube para kazandirmasi muhtemel tek futbolcu oldugu ortadadir. tigananin ve kimi isbilenlerin besiktasa transferinde kaynaklik ettigi futbolcu performansi ortadadir. lakin devamli para konusunda sorun cikartip gercek oyunlarini sahaya yansitmama gibi problemleri brezilyali futbolcularin en buyuk dezavantajidir.

Iste gordugunzu gibi alinma maliyetleri ve yaptiklari ortada olan bu futbolcularin transferleri buyuk meblaglarla gerceklesmis satisi ile alinacak paralar da ortadadir.

Bu ne perhiz bu ne lahana tursusu.

Hele genc yetenek serdar kurtulus bu sekilde harcanmamaliydi. ya kaleci hakan in sansssizligi neydi sadece liverpooldan 8 yemesi mi?

(bkz: gökhan zan ın galatasaray a transferi)

iyi mi yoksa kotu mu oldugunu sezon sonunda anlayacagimiz unutkanlik olayidir.

yönetimin rakiplerine nazaran agirdan aldigi calismalardir.

varan 1: Villarreal takımında forma giyen milli futbolcu Nihat Kahveci ile 3 yıllığına anlaşma sağladı. 4.5 milyon Euro bonservis bedeli ödenecek.

varan 2: Geçen sezon başında iskenderun Kartalspor'dan gaziantepspor'a gelen 20 yaşındaki sol bek ismail Köybaşı ile anlasti. Turkcell Süper Lig'de 27 maçta görev yapip Genç Milli Takım formasını da 5 kez giymis.

varan 3: Bank Asya 1'inci Ligi ekiplerinden Karşıyaka'nın 18 yaşındaki sağ kanat oyuncusu Rıdvan Şimşek icin sona yaklasti. Karşıyaka'nın Ümit Milli Takım'da da forma giyen futbolcu için 1 milyon 500 bin lira talep ettiği, siyah-beyazlıların ise tekliflerini 1 milyon 250 bin liraya kadar çıkardıkları açıklandı.

varan 4: tomas zapotocny ertugrul saglam tarafindan kiralik olarak bursaspora kazandirilmak isteniyor.

bir forvet, bir sag kanat, bir sol bek. transferlerin gokhan zan kaybindan(!) sonra defans blogunu saglama almak ve hücum bolgesini kuvvetlendirmek amaciyla yapildigi bellidir.

nihat transferinin uludagsozluk yazarlarinca nihat kahveci nin beşiktaş a transferi basligi ile yeterince irdelendigi acik.

Besiktasin hala bitiremedigi hazirliklardir.

varan 1: Demiroren yonetiminin hala akillanmadigini, yanlis transfer politikasi devam etmektedir. ismail köybaşı transferi karsiliginda Gaziantepspora 2.5 milyon euro ve Serdar Kurtuluşu bonservisiyle ayrıca tomas Zapotocnyyi de bir sezon için kiralik olarak verecek.

Mehmet topuz un fenerbahceye transferi ile altust olan piyasanin besiktasa kaybettirdigi acik. lakin gecmis hatalarini da tekrarlamadan da edemiyor. holoskonun besiktasa transferi ardindan koray ve burak yilmaz manisaspora verilmisti. ardindan burak yilmaz milyon dolar eurolara fenerbahceye imza atti. holoskodan ilk geldigi yarisezona nazaran daha az performans vermesi de tartisilir.

simdi de tigana doneminin yildizi dmc bolgesine kazandirilan serdar kurtulus bonservisi ile verilmek isteniyor. hala anlayamiyorum. sadece adamin basligini okusaniz neler yaptigini nasil hizmetler verecegini ogrendiginzi gibi henuz genc ve ogrenmesi gerekiyor. insan enazindan kiralik verir.

tigananin gidisinden sonra yeterince forma bulamadigi ve ogrendiginin uzerine koyamadigi bir gercek. lakin kac defa bolge alan degistirdigini bilen var mi?

tigana doneminin ardindan sakatlanmasinin kotu etkileri hala surdurmektedir. lakin bu sekilde takas ile verilmemeliydi. servet cetinin donusu gibi besiktasin ardindan baska bir takima gidecegini saniyorum.

varan 2: Mustafa denizlinin raporu dogrultusunda stoper arayisi devam eden yonetim öncelikle Ukraynanın Dinyeper takımında forma giyen Eduardo Alcidesi, plase olarak Konfederasyon Kupasında ABD Milli Takımı ile müthiş maçlar çıkaran Standard Liegeli Oguchi Onyewu.

Milliyet gazetesinden alinti:

--spoiler--
Alcides, ilk Avrupa deneyimini Almanyanın Schalke 04 kulübünde 2003 yılında yaşadı. Daha sonra ülkesine geri döndü ve Santos ile anlaştı. 2004te Chelseaye imza attı. Fakat Londra ekibinin hiçbir zaman formasını giyme şansına sahip olamadı. Chelsea onu Portekizden Benficaya kiralamayı tercih etti.

2004te kaçırılmıştı
2004-2006 yılları arasında Lizbon kulübünün formasını giydi. Brezilyalı oyuncu, Ocak 2007’de Benficadaki hocası Ronald Koemanın çalıştırdığı Hollanda temsilcisi PSV Eindhovena transfer oldu. Sambacı, PSVde zaman zaman defansın solunda da oynadı. Alcides, geçen sezon başında Ukrayna ekibi Dinyeper ile anlaştı.

ispanya karşısındaki futboluyla göz dolduran Oguchi Onyewunun, bu sene Sivasspor ile Trabzonspora önerildiği ortaya çıktı. ABDli futbolcunun, Sivas ile yapılan pazarlıkta 700 bin euro istediği, ancak olumlu yanıt alamadığı ifade edildi. Bu girişimden sonra Trabzonspor’a da teklif edilen Onyewunun 800 bin euroluk isteğinin yine kabul görmediği öğrenildi
--spoiler--

beni iyice umutsuzluğa sürükleyen hazırlıklardır. serdar kurtuluş'un ismail köybaşı karşılığında antepspor'a gönderilmesi, aydın karabulut'un gönderilmesi ve son çıkan söylentilere göre bursa'dan sercan yıldırım'ın transferine yeltenilmesi. üstelik bu transfer için söylenen bedel 7 milyon euro artı serdar özkan artı batuhan karadeniz. buradan beşiktaş yönetimine sesleniyorum.. geleneğimizi kaybettiniz bari geleceğimizi kaybetmeyin. bursaspor türkiye liginden bir takıma satmayacağız demiş daha neyin peşindesin yıldırım demirören. kaldı ki türkiye ligindeki hiç bir futbolcu 7 milyon euro etmez; bir de üstüne batuhan'ı vereceksin. valla hakkımı helal etmem öyle bişey yaparsanız ahanda buraya yazıyorum.

Besiktas in sokaga para sacma eyleminin bir baska cesidini kullandigi eylemler butunudur.

asagidaki iki yazida da ne tur yanlislarin goruldugunu karsilikli olarak goruyorsunuz sayin yazarlar. süleyman seba donemini samdanla ariyoruz.

--spoiler--
Siyah Beyazlı yönetim hafta başında anlaşmaya vardığı ve başkan Yıldırım Demirören'in son iki gündür son pürüzleri çözmek için italya'ya gidip görüştüğü Matteo Ferrari'yi kadroya katmak için Tomas Zapatocny ile yolları ayırmaya hazırlanıyor.

Geçtiğimiz sezonun başında 4.2 Milyon Euro bonservis bedeli ile transfer edilen Çek futbolcu 29 Haziran'dan itibaren Beşiktaş ile antrenmanlara çıkmaya başlamıştı. Ancak dün ve bugün bağırsak enfeksiyonu rahatsızlığı sebebiyle antrenmanlarda yer almamıştı. Ferrari transferi için yabancı kontenjanında yer açmaya çalışan Siyah Beyazlı yönetimin bu futbolcuya Türkiye'den ve yurt dışından gelen teklifleri değerlendirmesi için süre verdiği ve Zapatocny'nin en geç 6 Temmuz pazartesi gününe kadar Beşiktaş ile ilişkisinin kesileceği öğrenildi.

Öte yandan Cezayir asıllı italyan futbolcu Ferrari'nin bu akşam saatlerinde Başkan Demirören ile birlikte istanbul'a geleceği ve siyah beyazlı kulüp ile resmi sözleşmeyi imzalayacağı öğrenildi.
--spoiler--

mehmet demirkol tarafindan yabanci futbolcu transferleri ve besiktasin transfer yanlislarinin ozetinin yansitildigi asagidaki yaziyi ibretle okuyup beceriksiz yoneticilerimizin neler yaptigini anlayalim.

--spoiler--
Matteo Ferrari tanınmayan bir oyuncu değil. italya Ligi'ni ucundan, kenarından takip eden herkes genç yaşında Inter ve Parma'da nasıl olduğunu, sonra kısa ingiltere ve Roma macerasını bilir. Son olarak da Genoa tabii ki. Bu sürede onun çok iyi bir sezonunu hatırlayan var mı?
10 senelik kariyerinde tam 6 kez serbest kalarak transfer yapmış bir oyuncudan bahsediyoruz. 7 yıldır ona bonservis ödenmiyor. Ona bir kez bonservis ödenmiş (1 milyon euro). Şimdi bundan tam 7 yıl sonra Ferrari için Genoa kulübüne 3 ila 5 milyon euro bonservis verecekler.
Verecek olan Genoa'nın elemesine ulaşamadığı Şampiyonlar Ligi'nin vizesini şimdiden cebine koymuş olan Beşiktaş. Geçen yıl aynı ligden yine bir sıra oyuncusu olan Zapo'ya 4.5 milyon euro verip, şimdi onu Bursa ya da Antep'e kiralamak için çırpınan şampiyonumuz.
Şimdi Zapo'yu, Antep'e göndermek için harcanacak paraya ve çabaya ihtiyaç var. Ferrari'yi değil eşini ikna etmek gerek. Eşine televizyon programları ayarlamak lazım. Ferrari gelecek, muhtemelen dilimizi öğrenmeden gidecek, ama eşi ilk günden TV programı yapacak.
Hiç uzatmadan söyleyeyim. Bu utanç verici bir durum...
Poulsen için dökülen ter kadar utanç verici. Lincoln'e katlanılan bunca zaman kadar utanç verici.
Peki bu neden oluyor?
Sıradanlığı aşamamış, Avrupa futbolunun vasatında dolaşan bu oyuncular için harcanan bunca para, bunca çabanın sebebi ne?
Avrupa'nın en genç ve en çaresiz nüfusundan haldır haldır dünyaya oyuncu yollayan bir sistemi kurmak yerine, Ferrari'nin eşini ikna etmek zorunda kalmak nasıl bir utançtır.
Ben utanıyorum. Vassell'i, Anadolu'nun en büyük seyirci ve şampiyonluk potansiyellerinden biri olan Ankaragücü'ne karşılayış şeklimizden utanıyorum.
Türkiye Şampiyonu'nun başkanının, italya'nın en sıradan savunmacılarından birinin eşini ikna etmek zorunda kalmasından utanç duyuyorum.
Dostlar! Bu kadar çaresiz ve bu kadar iş bilmez olmak kolay değildir.
Çünkü bu olup biteni yapmak, cehaletin üzerinde, bundan başka bir boyutta olmayı gerektirir. Gökhan Zan, ibrahim Kaş'ı bu kadar kolay kaybetmiş, Diarra'ya hiç dayanamamış, Cisse'yi küstürmüş olmak, ancak böyle mümkün olur. Zapo'yu, Sivok'u değerlerinin 5 katına alıp, sonra kurtulmak için bunca uğraş vermek de!
--spoiler--

6+3 yabancıyla başlamış devam eden hazırlıklardır.

milliyet'in haberine göre yönetim quaresma ve benayoun'u getirecekmiş, denizli veto etmiş.

4,5 milyon euro'ya aldığımız zapo'yu yok etmek için utanmasak g.tümüze sokacaz, adam quaresma diyor, benayoun diyor. kimi hangi bedelle gönderecekler? milliyet'in spor müdürü olmadığından olsa gerek, kafalarına göre yazıyorlar.

ey türk basını millet yabancı sınırlamasını falan biliyor, insanları salak yerine koymayın, komik oluyorsunuz.

eğer doğruysa, denizli'nin veto koyduğu adamların ismini görünce daha bir şaşırdım. erkan zengin gibi bir yıldızımız varken, benayoun'a ne hacet değil mi?

Pazarlıktan bir bok anlamayan ve "bastıralım parayı garanti gelir"* düşüncesiyle hareket eden yönetimimizin, klübün parasal durumunun amına koymasıdır. Başka şekilde açıklanamaz.
Hatta bazı yerlerde öyle haberler çıkmaktadır ki her sene klüplere yıldızlar gelmektedir ***

tüm taraftarINI sampiyonluk sevincini unutturacak ölcüde saalk bir transfer politikasi akabinde taDi tuzu kacmIs hazIrlIKlardIr.

haftalardir ugrasilan yeni sezon hazirliklaridir.

sakat delgadonun yeirne yeni 10 numara bakiliyormus. adaylardna biri de Yıldıray Baştürk. buyuk sakatligindan beri dogru duzgun oynamayan 2007 den beri stutgart formasini 26 kez terletip 4 kez fileleri havalandirmis. ulkem ikinci baharlar icin harika bir merkez oldugunu dusunursek ve de milli takim formasini besiktasa gelisi ile birlikte tekrar kazanabilir. eminim fatih terim inadini kirabilir.

http://fanatik.ekolay.net...'_3_HDetail_33_138918.htm

zorunlu edit 9 agustos 2009

1997-2001 tarihleri arasinda 104 macta VfL Bochum formasini terleterek 13 macta gol atti. yildizinin parladigi bu donem sonunda Bayer Leverkusen'e transfer oldu. ayni yillarda hem medyamizin hem a milli takim teknik direktoru şenol güneş'in ilgisini cekerek milli takima davet edildi. 3 sezon yer aldigi leverkusen'de 73 macta 8 gol atti. ilk sezonunda takımıyla Şampiyonlar ligi'nde final oynadı.Böylece Şampiyonlar ligi'nde final oynayan ilk Türk futbolcu unvanını aldı.Aynı sezon takımı Bayer Leverkusen , Borussia Dortmund'un ardında ligi ikinci bitirdi.

2002 Dünya Kupasında yer alarak dunya ucunculugunde buyuk pay sahibi olmustur. aslinda milli takimin bu evresinde 10 numarali formayi giyerek lanse edilen hatta cogu yabanci medyada da takimin lideri olarak gosterilen basturk'un maclarin baslamasindan sonra yildizi teknik direktorle barismadi. takimin yildizini da hasan şaşa kaptirdi. ilk brezilya macinda golun asistini yapan basturk aslinda sohreti de şaş'a veriyordu. hasan şaş buyuk bir cikis gostermis cogu takimin da dikkatini cekmistir. ardindan macin ikinci yarilarina dogru taktik(!) icabi oyundan alinmasi da moralini dusuren baska bir etkendi. buna ragmen takimin asi olmus 10 numarali formayi layikiyla giymistir.

gosterdigi performansla 2004 yilinda Hertha Berline transfer olmus gecirdigi buyuk sakatliga kadar 3 sezon boyunca yer almis ve 71 macta 14 gol atmistir. ardindan 2007 yilinda VfB Stuttgarta transfer oldu. son iki sezonu pek basarili gecmedi. sakatligi ardindan pek fazla forma bulamamis yalnzica 26 mac gorev yapip 4 gol atmistir.

bu yillarda milli takim formasini da giyememis hatta euro 2008 aday kadrosuna alinmasina ragmen milli takimla beraber goturulmemistir.

aslinda buyuk bir cikis icin beklemektedir. milli takimla yer alsaydi orta sahada buyuk bir misyon ustlenecegi hatta tekrar ben geldim havasina burunecekti. nitekim fatih terimle yildizi barismadi ve bir daha milli takimda yer almayacagini acikladi. a milli takim icin unutulmaz bir hata idi.

maclar izlendiginde en buyuk eksikligin defans elemanlarinin muzmin sakatliklari ve orta sahanin direncsiz olmasindan kaybettik. yeterince ilgili basliklarda konusulmasina ragmen ozellikle almanya macinda orta sahada top tutamayisimiz yenilginin en buyuk faktoru idi. iste orda yildiraya ihtiyacimzi vardi. lakin fatih terim prenslerini tercih etmisti hem de hakan sukur olmadan. tumer ve emrenin kac dk milli formayi islattigini ve neleri goturdugu asikar.ama arkada buyuk bir uzuntu ve husran biraktilar. kupayi kaybettigimzi kadar yildirayin basina gelenler gurbetcileri de uzdu.

simdi ikinci bir yusuf olabilir mi diye dusunmekteyiz. evet bekliyoruz. lakin eger haberler dogruysa 2 milyon gibi haketmedigi bir para odenmemeli. ayni durum nihat kahveci icin de gecerli idi. erman toroglu bile yukaridaki entrylerde aktardigim gibi besiktasin acik acik kazigi yedigini anlatmaktadir.

evet orta sahanin bir dinamo ve oyun kurucuya ihtiyaci var, yildirayin da yeniden basariya. lakin b usartlarda olmamaliydi. yillarca burun cevirdigi ulkeme sadece para icin gelmemeliydi. besiktas'in bu derece para vermmesi gerekir. kaldi ki hala tam bir muamma. yusuf olabilir mi diye dusunmekteyiz.

(bkz: her sene hazırlık okuyan öğrenci)

Besiktasli taraftarlarca anlam verilemeyen hadiseler butunudur.

Marek Sapara ve Diego Buonanotte haberleri hala gazeteleri isgal etmektedir.

denizlinin "Böyle bir futbolcuya çok ihtiyacımız var. Fabian Ernst ve Michael Fink, defansta çok iyi ancak ofansta zayıf kalıyorlar. Onların bu açığını Sapara ile kapatabiliriz. Ernst, Fink ve Sapara orta sahada birbirlerini tamamlayıcı özelliklere sahip oyuncular. Sapara'yı alırsak mükemmel bir orta sahamız olur" demis.

yıldıray baştürk ve tabata sayfasinin kapandigi asikardir. asagidaki linkteki yaziyi okuyunca da bana hak vericeginziden eminim sevgili okuyucular.

ugur meleke yine istatistiki verilerle yeni sezon hakkinda bilgi vermistir.

http://www.milliyet.com.t...p;Meleke&b=Besiktasin

beşiktaş'ın yabancı oyuncu konusundaki sorunların aynen devam ettiği hazırlıklardır.

ferrari'ye imza mevcut kontenjanının dolu olmasından dolayı hala attırılamamış halde. zapo'ya 4,5 milyon euro bonservis ödendi bugün "bedelsiz" şekilde kiralanmaya çalışılıyor. sırf kontenjan boşaltmak için belki adamın oynayacağı takımdan alacağı paranın bir kısmını da beşiktaş ödeyecek.

bobo'nun gitmesi olayı hala netlik kazanmadı. yunanistan ligi'ni ne zannediyor bilmiyorum ama kafayı takmış durumda. bobo'yu zaten genel itibariyle beğenmeyen bir adamım, 6 milyon verildiği anda satılsın sağlam çakmış oluruz.

delgado konusu muamma. adam geçtiğimiz sezon başından beri sakatmış, devre arasında "ameliyat olayım" diyor, izin verilmiyor üstüne sakat adamın ne olacağı belli değilken aynı dönemde 7,5 milyon dolara bonservisi ülker'den alınıyor. ülker-beşiktaş ilişkisi bence irdelenmeli bu noktada. beşiktaş sakat bir adamın bonservisini neden alıyor? üstüne 6 ay önce bonservisi alan adamlar delgado bugün kabul etse, alacaklarına karşılık sözleşme feshi yapacaklar. e 6 ay önce ödenen 7,5 milyon dolar? son 1 senede çöpe atılan sadece bonservis bedeli etti mi 10 milyon euro? üzerine bu adamlara ödediğin paralar, alamadığın verim var.

daha kontenjan dolu, beşiktaş şunla anlaştı, bunu getirmeye çalışıyor haberleri çıkıyıyor. lan idmana çıkan ferrari imza atmadı daha? delgado inat ediyor, "sözleşmem belli, geçen sezon süper bir sözleşme yaptım, paramı alırım" diyor.

gordon zor bela kiralandı, senede adama 340.000 euro para ödenecek. kiralandığı takım "ben bu adamın parasının bir miktarını öderim" diyor. 2 milyon euro bonservis öde, oynatama, verim alama, başkasına kirala, kira bedeli alamadığın gibi, cebinden para öde.

işte bu gibi mali aptallıkları yapan yönetim takımın en verimli yabancısı tello para isteyince "denge" edebiyatı yapıyor.

lan sadece bonservis bedeli olarak son 1 senede 10 milyon euro, 1,5 senede 12 milyon euro çöpe atılmış. bu adamların aldığı paralarla beraber, yaklaşık 16 milyon euro sadece 3 futbolcudan kaynaklanan zarar.

işte böyle bir ortamda süren hazırlıklardır.

o değil de, denizli "yıldıray'ı istiyorum" dedi, adam antep ile görüşüyormuş ve olumlu yaklaşıyormuş. antep'in verip, beşiktaş'ın veremediği nedir cidden merak etmiyor değilim.

yıldırım demirören başkanlığında beşiktaşin son 4 mactir sirf ortasahanin olmamasi, mac taktiginin oturtulamamasi ve en onemlisi oyun kurucudan eksik bir takim goruntusu sergilemesi sebebiyle temmuz ayinin ortalarindan beri dile gelen yıldıray baştürk transferi gerceklesmistir. ilgili bilgiyi yildiray basliginda bulacaginizdan eminim. byose@yıldıray baştürk

ozellikle galatasarayin yaptigi onemli cikislar nedeniyle arka planda kaldiklari icin yonetim hala deco israrini surdurmektedir.

(bkz: beşiktaş in deco inadı)

7 ağustos 2009 ibb spor beşiktaş maçı ardindan ERMAN TOROĞLUnun yaptigi transfer yorumlari ise ilginctir. Fazla soze gerek yok, tum dusunduklerimizi programinda dile getirmis.

--spoiler--
E.T.> Önemli tabi ki. Dün Bodrum'daydım. Baktım şezlongları kaldırmışlar merak ettim, sordum. Beşiktaş'ın şampiyonluk gecesi varmış. Dün saat 4 gibi "Deco'yu bitirdik" dediler. Adını veremeyeceğim. Dün öyle dediler. Bu bir anekdot. Diyen kişi de maaşallah kocaman kocaman bir adamdı. Atmıyordur gibime geldi.

ŞANSAL BÜYÜKA>Kader anlarına geçelim maçın. Bakalım neler var? Hocam bu Süper Lig'in ilk golü bu sezon. Fink'le gelen golü izliyoruz.

E.T> Fink o kadar rahat aldı, döndü k; Neredeyse Fink attı. Fink düz adam, faydalı adam. iki düzün arasına Mustafa'nın dediği bir 10.5 numara lazım. Beşiktaş bu kadar para verip, yatırım yapıyorsa bu Belediye'yi dut gibi silkeleyecek. Bakıyorsun harcananla oynanan farklı.

Ş.B.> Beşiktaş'ın geçen yıl son maçlarda gösterdiği coşku yoktu bu maçta.

E.T.> Geçen yıl o takımların kötü gidişi arasına Beşiktaş'ın girmesi, Mustafa'nın ateşlemesi bu sene olur mu? Olmaz. Bu sene Fenerbahçe de Galatasaray da öyle olmayacak. Geçen sene herkes birbirinin açığını kapatıyordu. Bu sene bakıyorum "parayı alan kurtarsın" gibi bir hava var. O paraları verip Ferrari'yi almam kimse kusura bakmasın. Elimdeki oyuncuyu da kaçırmam. Kaleci, orta sahada oyun kurucu, santrfor… Bunlar özel adamlar, bunları yetiştiremeyebilirsin. Ama savunmanın göbeğine, orta sahada oyun bozan adama bu parayı vermem. O zaman "o oynasın" derler. Nihat'ı da almam. O yaşta Nihat'ı verdiğim paraya bu yaşta Nihat'ı geri alacağım. Kar etmeye bakacaksın artık.

Ş.B.>: Ruhları karartma ilk haftadan hocam.

E.T.> Ben sana olacakları söylüyorum hocam.

Ş.B.> ibrahim Akın'ın golüne bakalım istersen. ibrahim'in olağanüstü başarısı mı dersin, savunma hatası mı dersin buna?

E.T.> ibrahim Akın zor bir top alıyor. Bu topu çok iyi stop etmen lazım. Solunu kesiyor önce gelen var mı diye. ibrahim aslında müthiş kabiliyetli bir adam. Beşiktaşlı oyuncu Türkiye'ye yeni geldi o'nu tanımıyor mu? O'na ibrahim'i anlatacaksın. Bu adam ceza alanına girdiğinde senin defans olarak bir şey yapma şansın yok. Yaptığın zaman penaltı. ibrahim Akın seninle top gibi oynuyor. Ernst, ibrahim Akın'ı tanısa orada yerden kaymaz, durur. Yusuf da gitti, badem oldu. Kaleciye de topu göremiyor burada. Peki, Rüşrü nerede?

Ş.B.> Cezalı.

E.T.> Nasıl cezalı olur ya? Sen Milli Takım kalecisisin. Ne işin var hakemle? Sen hakemden kaçacaksın. Sen bir şey söylemişsin ki hakem yazmış. Söylemesen neden yazsın?

Ş.B.> ibrahim Akın da çok şahsi oynuyor be hocam. Hep kendine.

E.T.> Bu tip oyuncular öyle oluyor genelde.

Ş.B.> Maçın istatistiklerine de bakalım. Beşiktaş, rakibe göre daha üstün görünüyor ama eşitlik var skorda.

E.T.> Kanada inemediler ki. Fener'e bakıyorsun iniyor, Galatasaray'a bakıyorsun iniyor. Beşiktaş inemedi şimdiye kadar kanatlara. Bu arada Bilica çok atılır söyleyeyim şimdiden. Sivas'taki oyunla burası çok farklı. Dünyanın hiçbir yerinde bir savunma oyuncusu oyuna böyle girmez.

Ş.B.> Daum da o'nu uyarmış zaten. Fenerbahçe'nin kontrollü bir stopere ihtiyacı var.

E.T.> Hocam sen şampiyon olan bir takım olarak gereklerini yapmazsan yarın Şampiyonlar Ligi'nde ne yapacaksın? Kaç kişi var yediğin golde, rakibin kaç oyuncusu var?

Ş.B.> Beşiktaş'ın kadrosuna bakarsak Ernst ve Fink savunmaya yakın oynadı. Holosko da sağdan epey bindirdi ilk yarıda.

E.T.> Ben olsam Holosko'yu sonuna kadar kullanırım Beşiktaş takımında. Çok özveriyle oynuyor. Bir şey soracağım. Sence o paralar verilir mi bu oyunculara? Nihat'ı sattığın paraya geri alıyorsun yıllar sonra. Satarsın, 4'te 1'i fiyata alırsın sonra tamam. Ama şimdi öyle değil. Şampiyon takıma Ferrari ve Nihat'ı sokuyorsun. Topçu konuşur hocam! Yatarken konuşur bu konuları birbiriyle odada…

Ş.B.> Maçın yıldızına bakalım bir hocam.

E.T.> Şimdi hocam bu çocuklar pişecekler, hata da yapacaklar. Ben razıyım bunların hatalarına. Bunlar büyük paralar verilerek oynatılan adamlar değiller. Bozmak kolay. Bir şeyler üretmek zor. Ben iyi tarafta da oynadım, biliyorum. Bozan adama o kadar para verilmez abi, yapana o kadar para verilir.

Ş.B.> Bu sene futbolda bir transfer rüzgarı esti ama birlikte gördük. Rakamları çok çılgın buluyor çoğu kişi.

E.T.> Şampiyonluğa oynayan takımlar böyle pozisyonlar vermemeli. Ferrarin var senin son model! Nerede hani bu pozisyonda?

Ş.B.> O kadar da suçlama hocam bütün savunmanın hatası.

ET.>: Fink, Ernst, Ferrari, SivoK Nasıl anlaşacaklar hocam bunlar? Beşiktaş'ta bu sıkıntı daha da fazla olacak. Bir ağır ağabey olacak orada. Ellerini açacak, "geri gel, ileri git" diyecek. Kar makinesi gibi olacak böyle toplayacak geriyi. Sen kar makinesi değil su makinesi gibi olmuşsun.

Ş.B.> Şampiyonlar Ligi oynayacaksın 1 ay sonra. O çok önemli. Türkiye'de idare edersin. Mustafa Denizli'nin sinirlendiği bir pozisyon var. Sen hocayı hiç böyle gördün mü hocam?

E.T.> Mustafa da tehlikeyi görüyor tabi ki.

Ş.B.> Mustafa Denizli, "Türk pasaportlu bir 10 numara alabiliriz" demiş basın toplantısında. Kim olabilir hocam? Deco değil herhalde… Tuncay mı, Yıldıray mı, Halil mi? Bakalım önce kim bulup ekrana veya manşete taşıyacak bu oyuncuyu?

E.T.> Tuncay 11 numara giyer hocam.

Ş.B.> Zorlasan 10 da giyer hocam.
--spoiler--