bugün

bir genç kızın, bir kadının daha gözümüzün önünde göz göre göre hayatının kararmasına şahit oluyoruz.

berfin özek, ne yazık ki kendisini savunan iskenderun kadın platformu'nun avukatlarını azletmiş ve de kendisini bu hale sokan saldırganla evlenme kararı almış.
görsel

berfin bu vahşi saldırganla neden evleniyor?
öncelikle vicdanlarımıza bunu sormamız lazım.

bu olayda "bize ne kendi kararı" diyemeyiz.
berfin'in bu kararı vermesine sebep olan şeyleri sorgulamalıyız.

şüphesiz ki berfin'in yaşadıklarını anlamamız imkansız, ama bu kız kendine bunları yaşatan bir vahşi ile evlenmek zorunda kalıyorsa bu bütün toplumun ayıbıdır ve her yönüyle sorgulanmalıdır.

ne olacak berfin evlenince?
mutlu mu olacak?
öyle bir insanla evlenip yaşadığı travmayı her gün yeniden yaşaması ve o anların gözünde canlanması ile bir tek mutlu gün geçiremeyecek bu kızımız.

belki de onu bu hale sokan hayvan ona "sen çok çirkinsin, ben başkası ile beraber olmak istiyorum" diyecek, berfin'de sırf evliliğine zeval gelmesin diye buna katlanmak zorunda kalacak.

hakikaten bu evlilikten mutluluk çıkacağını düşünen var mı?

bu olaya "berfin'in kendi tercihi, kimse karışamaz" şeklinde bakılmamalı.
devlet baba gerekeni yapmalıdır.

bir kızın hayatı karartıldı ve şimdi aynı kızın kararı her gün karartılacak.
buna müsade edilmemeli ve berfin düştüğü bu kabustan ve çıkmazdan kurtarılmalıdır...
insanların ilişkilerinin iyi gitmesi sizi niye bu kadar delirtiyor!.

t: sevindirici gelişme.
Sonun 'bergen' gibi olmasın da, istediginle barış diyorum. Ama sonu Bergen hanım gibi olacak.
Umarim cinayet haberini duymayiz.
Sevgili veye eşe karşı şiddet şikayete tabi değil.

Tck 86/2-a.
O suç şikayete bağlı değil.
(bkz: kadınların öldüren erkeklerden hoşlanması)
deli paralar dönmüş bana göre. Kızı savunan avukatlardan biri geri çekilmiş davadan.
Bir insan yüzünü yakan orospu evladını niye affeder? Önüne trilyonları koy yine de affedilir mi bu anasını siktiğimin çocuğu? Kafayı tabağıyla birlikte yemiş bu insanlar.
adam oraya tck'nın ilgili maddesini yazmış hala tehdit edilmiştir diyen mallar var. Meali; kişi sikayetini geri alsa dahi bu tip davalar kamu davasına dönüsür..
ulan tayyip reis bile arka çıkmıştı bu kıza. asiti atan çocuğa ahlaksız densiz demişti. ne olacak şimdi.
Ruh sağlığı bozuk, psikolojik olarak çökmüş, dış görünüş olarak yıkıma uğramış bir kızın iki tatlı söze kanmasına anlayış gösteriyorum. Beni bu şekilde bir daha kimse beğenmez düşüncesiyle eski sevgilisinin özrüne ve sözlerine kanması o kadar üzücü ki Keşke elden bir şey gelse, mantık ve hukuk çerçevesinde yapılabilecek hiçbir şey yok. O şerefsiz belli ki hapisten yırtmaya çalışıyor kız da geleceğini inşa etmeye. O kadar üzüldüm ki bugün bu habere, Berfine'e kızmanızdan da nefret ettim. Umarım hiçbir şeyle sınanmazsınız.
Büyük ihtimalle bu halde seninle kimse evlenmez, çocuğu affet evlenin diyen birileri aklını kurcalamış kızcağızın. Umarım ilerleyen tarihlerde aynı şerefsiz tarafından katlediği haberlerini duymayız.
ilgili habere buradan bakabilirsiniz https://www.youtube.com/watch?v=ySMA-tapl8Q
Kafa karıştıran, tüyler ürpertiren gelişme.

işin içinde, ağır baskı, tehdit, şantaj gibi vahim ve kanun dışı yaptırımlar olduğuna inanmak istiyorum lakin öteki. Türlüsünü aklım almıyor, midem kaldırmıyor.
Yoksa hiçbir aklı selim insan, yaşamına, bedenine, ruhuna kasteden bir varlığa, " olsun yaaa canın sağolsun" demez, diyemez, dememeli de zaten.
Bir insan ne denli affedici olursa olsun, hatta fenafillah makamına ulaşmış olsa bile, böyle bir vehameti olmamış gibi farzedip, yaşamına kaldığı yerden devam edemez, mümkün değil.

Evlenmek filan hikaye... Celladı olan o adamla kendi iradesi ile ömür geçirmek, sevişmek, aynı yastığa baş koymak, aynı çatı altında yaşamak, çocuklarını doğurmak gibi isteğe sahip olmak sağlıklı bir kafanın isteği olamaz!

Konu, enine boyuna araştırılmalı, tehdit, baskı gibi unsurlar gözden geçirilmeli, berfin özek' in ruhsal durumu dikkatle incelenmelidir.

Kendisi davadan vazgeçse de, artık bu bir kamu davasıdır.
insan olan her kadın ve erkeğin davasıdır.
Susma, sustukça, sıra sana gelecek!
kadına mı üzüleyim, adaletin tecelli etmemesine mi yoksa empatiden yoksunların yorumlarına mı bilemedim. ne çok üzülecek şey var üzül üzül bitmiyor
Kamu davasının yürümesi gerekmiyor mu böyle bir durumda? Alenen apaçık ortada değil mi sebep? illa iş ilahi adalete kalsın diyorsanız bu yıla nasıl girdik ve gidiş nasıl bir düşünün derim. Yanına kalmaz, bundan sonra adalet ilahi olandan gelecek.

Yazıklar olsun diyorum.
konu kamu davası olarak tabii ki devam edecek. ancak kızımız affeder ve vazgeçer çocukta pişmanım şöyle böyle olursa pek bir şey çıkmaz. Zira bu bir cinayet davası değil, maalesef.
》 yeni gelişme ...

görsel

Meclis Genel Kurulu’nda, infaz düzenlemesi görüşmeleri sürerken konuşan iYi Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, mahkemeye dilekçe sunarak yüzüne asit atan eski erkek arkadaşından şikayetini geri çeken Berfin Özek hakkında önemli bir iddia ortaya attı.

"DiLEKÇE YAZMAYA MECBUR KALDı" ...

Tarafsız Haber Ajansı'nın aktardığına göre, Türkkan, “Bir de bir şey duydum, Berfin kızımızdan bahsetmiştim bugün, bu resmini gösterdiğimiz kızın. Bugün bir dilekçe vermiş hem avukatlarını azletmiş hem de ‘Davadan vazgeçiyorum’ demiş. Yüze asit atarak işlenen yaralama suçu şikâyete bağlı bir suç değil tabii, o nedenle şikâyetin geri alınmasının davaya bir etkisinin olmayacağını düşünüyorum, kamu davası devam edecek. Ancak Berfin’i böyle bir dilekçeye yazmaya iten nedenin ne olduğunu merak ettiniz mi? Ben Berfin’in avukatlarıyla konuştum bugün, ‘Berfin bu yasayla beraber kendi yüzüne asit atan eski erkek arkadaşının dışarı çıkacağını ve kendisine bir daha kötülük yapacağını düşünerek böyle bir dilekçe yazmaya mecbur kaldı’ dediler" dedi.

https://www.google.com/am...cin-dilekce-yazdi-1732294
çok yazık etmiş. ayrıca bu zihniyette olan canilere de bir çıkış kapısı yaratmış oldu. tehdit aldığı için böyle bir şey yaptığını düşünmüyorum. zira bu kadar kötülüğe maruz kalan insanın kimseyi gözü görmez.
muhtemelen cani, bununla evlenerek başına gelen cezadan kurtulma yolunu seçti. bu da başka kimseyle evlenemeyeceği korkusuyla şikayetini geri çekti. ama ne olursa olsun bir gün hayatının en büyük hatasını yaptığını anlayacak.
keşke başına gelen bu olaydan sonra çok iyi bir eğitim alarak, hatta dünyanın en iyi okulunda tıp eğitimi alarak doktora yapabilirdi.
hatasını anladığı gün iş işten geçmiş olacak.
Bu halimle zaten kimseyle beraber olamam, buna sebep olanla beraber olurum ki zamanı gelince intikamımı bir güzel alırım demiş olabilir,

adalet sistemine güvenmiyorum, bu herif 13 yıl aldı ama yarın bir gün af maf çıkar, başıma bela olmasın demiş de olabilir,

Beni sevmese yapmazdı, 'ya benimsin ya kara toprağın' diyen adam bırakılır mı lan hiç, demiş de olabilir,

Ne derse desin yapılanı da yapılana karşı verilen tepkisizliği de haklı çıkarmıyor bu.
Zorlama falan yoktur bildiğin piç erkek sevdası çıkabilir işin altından.
Şimdi bu suçu işleyen ve içeride olan herif, bu kızın affetmesi ile dışarıya salıverilir ise, bir süre sonra başka bir kıza aynını yapabilme potansiyelini ne yapacağız? Bu ihtimali neremize sokacağız muhteremler?

Zinhar salınmamalıdır, salınırsa eğer toplumun içerisine saatli bomba yerleştirmekten hiç bir farkı olmaz.
"birbirlerini seviyorlar, evlenecekler" gibi bir açıklama yapılmış ne kadar doğru bilmiyorum. bu işin içinde bir iş de olabilir ve bu kızın yüzünün geriye dönüşü yok. ömür boyu bu izlerle yaşayacak. 2011 yılında yine böyle bir vakada 24 yıl 11 ay hapis cezası alan bir koca vardı. bu tür cezalar caydırı olmalı. buna da 13 yıl vermişlerdi ancak şimdi ne olacak ne kadar yatacak belirsiz.
Sorun ne biliyor musunuz? berfin'in can güvenliğinin sağlanamaması, zor durumda kalması, tehditlere maruz kalması. Kendisine bunu yapan birini dahi affedecek kadar mağdur olması.

Ülkede harika işleyen bi adalet sistemi var da zaten berfin belasını arıyor gibi davranmayın. O sistem işlese zaten bunların hiçbiri yaşanmazdı.
güncel Önemli Başlıklar