bugün

(bkz: anan)
Kimse ayranım tuzlu demeZ,
daha beteri de var. " kime gittiysen bıyığının amuğa koymuş " demişti bana. o.ç. berberim !..
Her kuaförün mutlaka sorduğu, sormazsa ölecek sorusudur.
-kim kesti bu saçı?
-Kim boyadı bu saçı?
-Röfleni kim yaptı...vs..
Sonra bir burun kıvırmalar, yandan çarklı gülümsemeler, olmamış demeler...

Ben bu meslek kadar birbirini kötüleyen, birbiri hakkında atıp tutan, küçümseyen bir meslek dalı daha görmedim.
Sanırsın kendisi kraliyet kuaförü, gerisi klozet kapağı.
Çoğunun diline pelesenk olmuş bir söylemdir.
Soru soracağına işini yapması gerektiğini düşünmek zor olsa gerek...
Ben sen dedim adam sustu...
Hatta çıkışta bu bizden olsun dedi paranız yoksa deneyin.
Erkek adamın berberi, kim kesti diye sormaz çünkü erkek dediğin hep aynı berbere gider.
Kuaförler de aynını söyler. Bir öğretmen başka bir öğretmeni yererek “ kim anlattı bu konuyu size?” Der. Bir doktor başka bir doktorun verdiği tedaviyi beğenmez. Müteahhit başkasının yaptığı binayı beğenmez. Biz buna kısaca “ego” deriz.
Istisnasiz basima gelendir kac farkli yerde sac kestirdim ve istisnasiz hep bir onceki kuafore laf edildi. Aliskinim haklisin kim kesti ben de bilmiyorum diyip geciyorum.
- kim kesti bu saçı?
+ sen kestin ya unuttun mu?
- ehehe ne güzel kesmişim yav..

böyle kıskanç, böyle kendi meslek arkadaşlarına gömmek için bekleyen başka bir meslek grubu yok. Hepsinde ego tavan.
Kendi kestiği saçı unuttup uzun zamandır yoksun kim kesti bu saçı olmamış diyen eski berberime selamlar.