ben bu yazıyı quaresma ya yazdım

şimdi bi' siktirip gider misin lütfen. malesef beşiktaş'ın büyüklüğünü anlayamadın ve beceremedin aslanım.
giderken ışıkları kapat, musluğu kontrol et, gaza çakmak götüne de parmak pls.
bu yazıyı senin yeni transfer haberini aldığımda yazmıştım. "ben demiştim" demeyi hiç sevmiyorum (#8364926)

dear q7

good bye bye bye.

sevgili q7;
bi gelde bir galatasaraylı olarak futbol oynayışını görelim. memlekete senin gibi futbolcular çok gelmiyor. en azından keyifalırız.

sevgili q7

0,7 ucun var mı? yoksa canın sağolsun.
herneyse dostum, yavşak spor medyası ile polemiğe girme, ne derlerse desinler he deyip geç. topunu oyna, bu taraftar sana dünyada cenneti yaşatır. hadi gülüm sağ ayak dışına gurban hadi.

Sevgili q7

Sen daha yeşil sahaya adım atmadan "q7 besiktaşta isteneni veremiyor" tarzı haberler çıkmaya başlayacak sakın moralini bozma ciddiye alma burası Türkiye sen oyununa trivelA vuruşuna odaklan. Boşver medyayı.

sevgili q7'im...
duydum ki bugün geliyormuşsun. şimdi bizimkiler ne güzel de karşılar seni havaalanında. basın mensupları flaşları patlatırken omuzlara bile alınırsın. ezilme tehlikesinde sloganlar eşliğinde oteline zor gidersin. hatta giderken trafikte seni taciz eden ve pencereden sarkan yarı gazi modunda slogan atanları görünce "burası neresi nassı bişey be hacı" diyiverirsin portekizcene...haa geçen yazdığım yazımdan dolayı da bana içlenmişsin sözlerimi yanlış anlamışsın. ahh bu çevirmenler yok mu! çevirmen buradan sana sesleniyorum. anladın sen onu. neyse. dün bebekten geçiyorduk beşiktaşlı bir arkadaşımla sözü yine benim kombineme getirdi. bana yoklama çekiyor "arada ona verirmiymişim" falan diye. verir miyim lan q7' gelmiş üstelik tonlarca para verdim vip kapalıya...dedim "avucunu yalarsın". tabi içimden dedim. şimdi ayıp olur. la belki seyircisiz oynanan bi maça veririm! "veririm tabi kanka" dedim. mutluluktan pis pis sırıttı. ben de onu mutlu etmenin saadetiyle gülümsedim. ne iyi çocuk la şu serhat... tam o esnada bebekten içerlere ara sokağa daldık. şu arkadaki büyük villa q7'me ne yakışır di mi serhat? dışının rengi güneşte biraz solmuş ama boyatırız... samimiyiz diye q7 dedim. hemen alındın mı yoksa? bizim burda öyledir ismi uzun olanları hemen kısaltıveririz biz...rahat ol topunu oyna sen.
neyse patron geliyor, görüyorum q7'im. şimdi başımda dinelecek. alt+tab yapmadan yazımı burada bitireyim ki yazının sonucu olsun. daha sonra yine yazarım. şimdilik;
öptkibbye.

kapalı'dan duyacağın gök gürültüsü artık senin gücündür ! asla pes etme...

gelmeden önce bunu yazmıştım;
--spoiler--
sevgili q7,

bizim takımın yönetimine filan bakma, maldır onlar biraz. geleceğin kulübün temsilcisi onlar ama geleceğin kulüp öyle bir kulüp değil merak etme.

anladım, para istiyorsun. vereceklerdir...

daha iyi liglerde, daha iyi kulüplerde oynamak istiyorsun, saygıyla karşılıyorum...

ama q7, hele bir o inönü'ye çık...

hele bir taraftar seni bağrına bassın...

hele o taraftarın gök gürültüsü gibi sesini duy...

o zaman "iyi ki gelmişim" diyeceksin, hiç kuşkun olmasın.

(bkz: hele bir gel)
--spoiler--
şimdi geldin çok şükür. ne demek istediğimi yakın zamanda çok iyi anlayacaksın... belki de bir basamak olarak kullanmayı düşündüğün beşiktaş'tan gitmek istemeyeceksin. kim bilir? zaman gösterecek.

sevgili çingenem...
biliyorum beni tanımıyorsun olsun ziyanı yok ben de seni önceden tanımıyordum. bu ödeşmek değilse bile en azından kendimi kandırmam için bir neden. şimdi senin hakkında mini araştırmalar yaptım fotoğraflarından analizler yapmaya çalıştım. hatta 7 numaralı formayı çok sevdiğini öğrenince lan bu adam aynı ben dedim. ben de severim lan. hatta lisedeyken not ortalamamı sırf 7 düşürmek için bilerek çalışmadığım,10 alacakken 7 aldığm sürüyle ders var!..sen beni bilmezsin bu analizleri ben hep yaparım. gerçi bunu söylemiştim,tamam tamam kızma,hemen saadede gelicem.

onca dünyaca ünlü futbol klubünde yedek klubesinde eşofman üstüyle oturdun. belki sahadaki onbirleri görünce teknik direktöre "ulan mına koduğumun çocuğu şunu bile oynatıyor ben burada oturuyom" diye iç geçirdin. sonra sinirlenirini törpüleyip " kaderde varsa düzülmek neye yarar üzülmek mottosuyla, lan ne üzülcem paramı alırım keyfime bakarım" dedin. demedin mi? bırak ya allanısevesen!..sonra da, akşam ki alemleri düşündün. "diğer kızıl dilberi de çağırsam mı esmerin yanına yoksa şu asyalı minik kızı mı? yoksa grup mu yapsam?"... "yok yok, kızıl geçen olay çıkardı kıskançlık krizi tribi attı." falan gibi hülyalara dalarken, uzatmalarda dördüncü hakemin 90+3 ışıklı tabelasını görünce irkilip, "maçda bitmiş zaman su gibi akmış gitmiş" diyerek ağzında sakız, terlemeden yedek klubesinin yolunu tuttun.

bak aslanım, bak q7'im; artık türkiyenin en köklü klubü beşiktaş 'a geldin. burası ne chealse ne inter'e benzer. siyah akıl beyaz vicdanlı, cehennem buz tutana kadar bitmeyen aşkların yaşandığı en büyük camiadır burası. oynarsan sevilirsin, sevilirsen okşanırsın, okşanırsan haz alırsın lan!

ortalaman yoktur bilirim.
ya içindeki yeteneği hortlatırsın kahraman olursun ve bu büyük taraftar seni hoplatır ama kucakda değil! ya da göynümdeki yerin audi Q7 'nin çok kullanılmış küllüğü gibi olur.
öptkibbye