bugün

-Gitme dedim..
-Gitmem gerek, dedin..
-Gitme, gitme kal, dedim..
-Doğacak meleğimiz için dünyada yer açmam gerek, dedin..
-Dedim, dünya geniş baba, 2 melekte sığar..
-Sandığın kadar geniş değil evlat, insan evrende gövdesi kadar değil, yüreği kadar yer kaplar, dedin bakışlarınla ve gittin kocaman yürekli adam..Tam da bugün, geçen sene tam da bugün, saat 10:26’da çalan o telefon..Bilmediğim bir numaradan yükselen “Rahmân Bey ile mi görüşüyorum” sesi..Titrek bir sesle cevapladığım “evet benim” cevabı, aslında bir sonmuş..Acı bir son, içimi kor gibi yakan bir son..Hissetmiştim o gün, bu sonu, öğlen kılınacak cenaze namazın için sabah erkenden yapmıştım hazırlığımı, önceden dinlemiştim selânı..Senin azrail ile tanışıp, ona “eyvAllah” diyeceğini biliyordum bugün yani o gün..O gün daha bir dilimde idi “inna lillahi ve inna ileyhi raciun” ayeti..insan farkında olmadan bazen azraile gülümsüyormuş..Öğrendim..Ah be babam..Ah be ibo..Oldu mu bu?.Artık atılan okeyler renksiz, Cimbom’un atılan golleri keyifsiz, yenilen çok acı biberler sensiz..Tam da en çok ihtiyacım olduğu dönemde Rambo’nu yalnız bıraktın..Oldu mu?.
Sen çok ağlardın, duygusaldın..Biliyor musun baba ben hiç ağlamıyorum..Aklıma geldikçe, en sevdiklerini; “Kemal Sunal ve Şener Şen” filmlerini izliyorum, şuh kahkahalar atıp, içim kan ağlayarak..Her gün dilimdesin, duâmdasın, en güzel gülüşlerimdesin..Biliyorum, izliyorsun beni biryerlerden “kırmızı 9” u atma diyorsun..Atmıyorum merak etme baba..Biliyor musun baba, ben büyüdükçe sana benziyorum..Kemerim, kolyem, yüzüğüm, kravatım, saatim hep sen kokuyor, zaman seninle durmuş olsa da..Senin en sevdiğin şeyleri yapıyorum, sefân oluyor yani ibom, şerefine diyorum, bilesin gözüm..Yazacak çok şey var aslında ama sıkılıp “eee Rahmân” diye kızarsın, Digor’a yollarsın beni, ben de Polis Okulu’ ndan kaçarım, polisçilik oynarız, sen gülersin, ben de içimi çekerim umarsızca, kimse anlamaz..Ah be babam, artık odam da kireç tutuyor kumunu katmadan, yanakları bal Fadime uyanıp sabah namazını kılmıyor, gönül de hicranla doluyor, cahiller de dünyanın rengine dalıyor..Velhasıl sen yoksan her şey eksik oluyor..Hani diyor ya rahmetli adaşın “mutluluk vitrinde satlık, aç gözlerle bakıyorum” diye..işte öyle..Konuşacak o kadar çok şey var ki içimde biriken ama konuşmasamda sen anlarsın değil mi baba?.Anlarsın, ömrün boyunca hep anlamadın mı beni zaten.. Her yaptığıma vardır bir bildiği diyip, onay vermedin mi?Ölüm yok olmak değil bir hayat değişimidir belkide bizim gibiler için, son değil bir başlangıç olsa gerek..Gittiğin yerde daha mutlusundur inşAllah..
Mekanın cennet olsun babam, güzel insan..
Rahmetle, selâm ile, dua ile..
güncel Önemli Başlıklar