bugün

- seks yapmak.. *
demeyin.. ben nice bekarlar gördüm içinde seks yok, ne seksler gördüm içinde bekar barındırmıyor.. şu yaptığım da iş değil ha.. koskoca yunus emre düşünmüş taşınmış süper aforizmaya imza atmış, sonra ölümünden 700 yıl sonra tuhaf nickli bi adamın bu sözü çevirdiği sapkın hale bak..

bekar adam gayet sevişebilir, o da olmadı porno izler, ha en olmadı mtv'nin sadece bu alternatif için yayın yaptığını bilmeyen zaten yok.. bekar erkekte başka meziyetler eksiktir..

örneğin ekmek kesmek.. çok basit duruyor değil mi? değil.. bana bir ekmek, bir ekmek bıçağı, bir de jennifer lopez verin (bu olaydan bağımsız, verin onu bana sadece).. 5 dakikaya cinnetle önce kendimi sonra jenny'i keserim o bıçakla da ekmek halen moleküler bütünlüğünü misak-ı milli gibi koruyor olur.. kesemem..
lan kesen nasıl kesiyor, annem, kuzenim, kardeşim, bilumum kız/kadın/bayan/tavernacı alex nasıl kesiyor? anlamıyorum.. bıçağı bastırıyorum ekmek geri kaçıyor, siniyor.. iki kere elimi kestim derin yaralarla.. hem de sürme bıçağıyla.. annem ise sürme bıçağıyla ekmek kesmeye çalışan bir oğulu reddetti ve acile götürmedi.. wolverine gibi kendi kendine iyileşti yaralarım daha uzunca bir süreçte..

bu ekmek-bıçak ilişkisi hakkında saatlerce konuşabilirim.. hatta bir kere bir sevgilimle ilk buluşmada konuştum kız akşamına bana ''şu an bir ilişkiye hazır değilim hikmet ben.. ayy hikmet mi dedim ateş.. pardon ya diğer sevgililerimden birinin adı.. ayrıl benden ateş.. ayrılmamız gerekiyor bir günde insan düşmanı oldum ateş..'' dedi.. haklıydı gece arayıp ''kesemiyorum leyla.. yine olmuyor..'' diye ağlamam biraz sorgulanabilir.. ertesi gece evinin önünde nara atıp ince eksilmiş dilim ekmekler koydum penceresinin önüne, mahalleli gençler nimeti taşa koyuyorum diye bıçakladılar beni.. ekmeğin aksina gayet rahat bıçaklanabiliyormuşum ben..

duş almak da bekar ve yalnız bir erkekte eksik meziyetlerden biridir.. kusura bakmayın hemcinslerim bu kapı açıldı artık sır kalmayacak.. bir erkeği yalnız başına ko bir yere, kendi kokusundan burnu çatlayana kadar duş almadan durabilir.. size ''ay ben duş almadan hayatta uyanamam.. her sabah önce soğuk bir duş ardından kahvemi içmeden güne başlayamam..'' diye savuran adamlar var di mi? heh bir pazar haber vermeden gidin evlerine çatkapı.. o adamı öyle bir halde bulacaksınız ki duş onu kabinine almaz pis diye.. (nasıl sekse yönlendiriyorum bekar arkadaşlarımı görüyorsunuz di mi hehe.. çatkapı kız falan götürttürüyorum evine.. duş felan.. ben bi mtv açayım jennifer lopez çıkar belki..)

aynı zamanda saatten haberdar olma da bir yetenek.. ve bu yetenek kızlarımızda görülüyor daha çok.. yalnız bir adam, kol saati olmadan haftalarca yaşayabilir.. saat kaç olduğunu bilmeden öğlen kalkar, yumurta yer (ekmeksiz), iddaa oynar, tv'ye bakar, bilgisayara bakar, uyur, uyanır gece olmuş.. ''mına koyim saat kaç acaba?'' der telefonuna bakmaya üşenir, yemek söyler, bira içer, uyur, uyanır öğlen olmuş.. böyle resmen ilk çağ'a döner, hele ki bir de işi gücü yoksa.. ne zaman ki fenerbahçe'nin maçını yakalar tv'de, o zaman anlar günlerden pazar, saat 20.00.. o checkpointten sonra bir hafta yine zaman mevhumunu yalan edip yaşayabilir.. maçların oynanmadığı yaz aylarında çok sayıda bekar erkek, küresel ısınmanın da etkisiyle moda sahilinde kıyıya vurmuştur, yemek yemeyi falan unutup..

ilişkiler üzerine espri yeteneği de yoktur bekarlarda.. her bekarın kadın-erkek ilişkisi üzerindeki görüşü ''hıehıhe arkadaş da evleniyor kurtaramadık hıheıhe.. hayatının hatası aslında ıhıhe..'' şeklindedir.. adam hayatının aşkını bulmuş, yaşamını anlamlandırmış sen hala ehrife ''kaan bunlar geçici gel bi rus patlatalım kendine gel olm..'' diyorsun.. evlilik geçici de rus değil öyle mi? rus geçmekle kalmıyor geçiriyor bir de.. 200 euroya bir çekirdek aile karıya gider be! (arkadaşım baya kariyer olarak pezevenkliği seçti ordan biliyorum yanlış olmasın)..

zor bekar olmak.. şahsen 18'i geçtiğin gibi evlenmen gerekiyor bence erkeksen.. anlaşaamzsan boşan bir daha evlen nedir yani? öss gibi 5 defa hakkın mı var? (evlilik kurumunun kutsallığına soktum şu an)

gel jennifer, bana bir ekmek arası yap şöyle ağız tadıyla yiyim.. senden önce ekmek arasından anladığım iki somun ekmeğin arasına bir dilim salam koymaktı ah jenny'im.. nasıl vardın o marc anthony tipsizine jenny söyle bana..

edit: entrynin başında geçen söz mevlana'ya aitmiş.. baya utandım valla.. neyse ki murteci beni ele güne rezil etmeden usturupluca uyardı..
(bkz: temizlik)

bokunda boğulurda afedersin temizlenmez.yaşayan bilir.
güncel Önemli Başlıklar