bugün

bütün bunları diğerleri değil türbanı takan, türbanı takmayı kabul etmesiyle kendine yapmıştır.

not: entry'i başa kalmış yav.
7- her kadın gibi süslenmeniz (dininize aykırıymış gibi) sorun edilir.
8- kimse konuşurken yüzünüze bakmaz.

bak ne güzel açıklamış sebep-sonuç ilişkisini bu sözde zulüm maddeleri. şimdi efendiler, yüce dinimiz saçımızı sözde cazibe merkezi kabul etmiş diye kandırılmışsınız ya, halbuki bilmez misiniz, biz erkeklere göre kadının cazibe merkezleri; gözleri dudaklarıdır. napiyim bir erkek olarak ben senin saçını be kadın. ee şimdi sen saçını mahrem yeri olarak görürsen, bunun üstüne dudağına gözüne makyaj yaparsan kimse kusura bakmasın ben senin zekândan şüphe duyarım, bakın bu kadar ağır konuşuyorum.

işte sen bu çelişkileri doğurduğun için kimse konuşurken yüzüne bakmaz.

17- dinini bilmeyenler "müslümanlıkta örtünme yok" diye sana dinini öğretmeye kalkar.
şu maddeye gelirsek eğer; kimse müslümanlıkta örtünme yok demiyor. herkesin söylediği tek nokta; müslümanlıkta başörtüsü diye bir kavram yoktur.. mahrem yerlerinizi örtüceksiniz o da saçınız değildir. vücut hatlarınız, alt ve üst cinsel objeleriniz. bu kadar..

dini tabu olarak da görmeyin. din insanlar için vardır. insanların özelliklerine göre yani. erkekler napsın sizin saçınızı, dudağınız gözleriniz ve göğüsleriniz var iken. saç nedir be din kardeşim.

16- iran'lı mısın diye seninle kafa bulunur. umursamazsın, sinirlenip "iran'a git" diye seni protesto ederler. rejim düşmanı ve daha ilerisi vatan haini ilan edilirsin.
böyle birşey yok. olsa bile kara çarşaflılara vardır onları allah ıslah etsin zaten.

yazar notu: her türlü kıyafetlinin sadece üniversite okuma hakkının sağlanması taraftarıyım. ama lisede falan değil. sadece üniversitede. o konuda yanınızdayım. hadi bakalım.
çoğunlukla türbanlıların "beni böyle görüyorlar, bana böyle yapıyorlar" takıntısından oluşan şeylerdir. ha belli bir ayrım oluştuysa eğer, mesela topluca gidilen bir yemeğe çağırmamak, kıyafetinden dolayı işe almamak gibi; bunların aynısı bazı kadınlara türban takmadığı için de yapılıyor. yani dini bütün(!) şahsiyetlerin gittiği bir yemeğe "başı açık" olduğu için davet edilmeyen, başı açık olduğu için işinde yükselemeyen insanlar da var.

bir de şu var, türbanlı kesimin tamamına yakınının ayıplayıp hakaret ettiği davranışları (sokakta sevdiği insana sarılmak, öpmek vs.) sergileyememek zorunuza gidiyorsa bunun suçu onu "ayıp" addeden yoldaşlarınızdır. makyaj yaptığı için hakaret işiten, sevdiği insana sarılarak oturduğu için hakarete uğrayan, dayak yiyen insanlar var bu ülkede ve o hakaretleri eden, dayakları atanlar sizlerin kafasında olanlar ne yazık ki.

meclise girme mevzusu ve siyasi durumlara hiç değinmeyeceğim, zira her yerin bir kuralı kaidesi vardır. elin gavuru sultanahmet'i gezerken bile başını örtüyor, biraz kuraldan adaptan haberiniz olsun yahu...
kendi içinde çelişen maddeler barındıran kavramımsıdır...

"iran'lı mısın diye seninle kafa bulunur. umursamazsın, sinirlenip "iran'a git" diye seni protesto ederler." bunu gerçekten yapan varsa afedersiniz halt etmiştir. zira iran'lı kadınlar başlarını açabilmek, özgürce giyinebilmek, hakettikleri gibi yaşayabilmek için 25 senedir çatır çatır mücadele veriyor. bizimkilerin sözde mücadelesi ise kocalarının, babalarının, abilerinin istediği şekilde kapanabilmek için...

(bkz: yazık)
sıcaktan altta bulunan beyinimsi organı iyice eriten zulümdür. büyüdükçe de doğru düşünemiyor tabi bu insanlar. nedenini iyice araştırmak lazım. nasip.
"zulüm olarak görüyorsan niye takıyorsun ki?" diye sorulması gerekir. başka ülkelerdeki insanlar başörtüsünü atmak için mücadele verir, bizdeki insanlar da kapanmaya çalışıyorlar.
kemal gürüz'ün ülkemize hediye ettiği, bülent ecevit'in körüklediği, ahmet necdet sezer'in kurumsallaştırdığı, süleyman demirel'in de çözüm olarak suudi arabistana gidilmesini önerdiği zulüm çeşidi. silsileye bakınca başrollerde hep masonların olması ilginç tabi.
her başlık sıkıntısında sözlüğümüzün tek tutacağı olan türbandır. *
başörtüsü takmayanlar için gerçek bir zulümdür.
gayrimüslimsen böyle bir zulüm yoktur.
konuştukça, bitmeyecek olandır.

bırakın lan şu muhabbeti artık!!
1- ilk, orta öğrenim sürecinde her anne baba çocuğunun dini ve felsefi inancına göre bir eğitimi devletten bekleme hakkına sahip ve devlet bu yönde düzenlemeler yapmak zorunda olduğu halde( aihs'ye göre) başörtülü olarak çocuğunuzu okula gönderemezsiniz, göndermediğinzde ise ceza alırsınız.
2- üniversitelerde giyim serbest olduğu halde dini inançlarınıza uygun giyindiniz diye okula alınmazsınız. ev hanımı olmak zorunda kalırsınız. eğitimde fırsat eşitliğine aykırı ve ayrımcılık...
3- devlet işine giremezsiniz.
4- eşiniz bazı devlet işlerine giremez. bu işlerde çalışan sevdiğinizle evlenemeyebilirsiniz veya ayrılmak zorunda kalabilirsiniz.
5- erkekler üniversite okuyamamanız nedeniyle cahil görür, dininize uygun olduğu için diğer kadınlara verilen medeni hakları size çok görür. ikinci eş düşünür veya ikinci eş olarak kuma olmanızı ister.
6- işyerlerinde eşit fırsat tanınmaz. işe girebilseniz bile en kuytu köşelerde, düşük maaşla eşek gibi çalıştırılırsınız.
7- her kadın gibi süslenmeniz (dininize aykırıymış gibi) sorun edilir.
8- kimse konuşurken yüzünüze bakmaz.
9- kocanız, sevdiğiniz askerde ise yemin törenine giremezsiniz. askerde vurulduysa askeri hastaneye giremezsiniz.
10- size gerici, yobaz diye isim takarlar.
11- eşiniz aynı gerici, yobaz laflarını yememek için sizi yemeğe bile götürmez, iş arkadalarıyla tanıştırmaz. sizi kuytu köşelerde utanarak saklar.
12- milletvekili olursunuz ama milletin iradesini meclise girerek temsil edemezsiniz.
13- siz kendi inancınız için taktığınızı söyleseniz de bazıarı ya sizi geri zekalı görür ya birilerinin zoruyla takacak kadar kişiliksizsin diye eleştirir. bir türlü isteyerek taktığına inanmazlar.
14- siyasi simge olarak kullandığın iddiasıyla siyasi görüşü farklı insanlarca düşman kabul edilirsin.
15- başkaları başörtüsünü nasıl takacağını sana zorla kabul ettirmeye çalışır. yok! şöyle bağlarsan türban olur cart curt şeklinde.
16- iran'lı mısın diye seninle kafa bulunur. umursamazsın, sinirlenip "iran'a git" diye seni protesto ederler. rejim düşmanı ve daha ilerisi vatan haini ilan edilirsin.
17- dinini bilmeyenler "müslümanlıkta örtünme yok" diye sana dinini öğretmeye kalkar.
18- kocanla sokakta el ele tutuşursun, sarılırsın veya uzak bir yerden gelip kavuşma sevinciyle kucaklaşıp öpüşürsün seni ayıplarlar.
19- zar zor bir iş yerine girdiysen akşam çıkışta yemeğe gidilecek olsa kimse seni çağırmaz. dışlanırsın.
20- beğendiğin erkekler sana kardeş gözüyle bakar. farkına varmazlar. diğerleri gibi fingirdeyemezsin. fingirdersen ayıplanırsın.
tabi bunlar sadece türkiye gibi müslüman bir ülkede geçerli.
** *
başörtüsü takanların bildiği ve çektiği, takmayanların "ulen bi gün biri zorla bize başörtüsü taktırsa nasıl olurdu" diye düşünmeleriyle anlayabileceği durumdur.
(bkz: düşünmek)
(bkz: kavramak)
başörtüsü eşittir islam düşüncesini taşıyanların her gün her yerde uygulamaya koydukları zulümdür.
başlarını kapatanların kendilerine yaptıkları zulümdür. heleki birde yazın ortasında pardesü ile gezenleri vardırki vücudun amına koymaktadırlar afedersin.

(bkz: hipertermi)*
saç teli ile laikliği aynı çizgide göre bir ülkede inançlar için zulüm olmaması beklenemez.
aydınlık insanların her yerde kafası bezlerle sarılı kadınları görmeleri nedeniyle yaşadıkları zulümdür.
saç telinin gözüküp gözükmemesiyle müslümanlığı bir tutanın zulmüdür. ama yine de saygı duyulur, herkesin kendi tercihidir.
baş örtüsü taktığı için bir kızı eğitim tahsilinden mahrum etmek, maraş'ta başörtüsü çekilip düşürüldüğü için başlayan milli şahlanişin ruhuna tükürmektir.
solcu zihniyetin güya ''kemalizme destek'' adı altında, askerimizide alet ederek; ülkeye şeriat geliyor, bunlar yobaz ve gerici diyerek başörtülü insanlarımıza yaptıkları zulüm unutulmamalıdır.

http://galeri.uludagsozluk.com/g/başörtüsü-zulmü/
tutuşan dincilerin sarılmaya çalıştığı zulümdür.

geçti canım onlar, halkların türbanlısı ya da başı açığı diye bir sorunu yok. halkın sorunu sizsiniz, ve yok olacaksınız.
yaşananlar göstermektedir ki birileri fena halde yanlış yapmış. ve bu yanlışlık her ne kadar hala bazı itirazlarla desteklense de artık nihayete erdi.

(bkz: keser döner sap döner zalim domalır mazlum gömer)
akp' nin bıkmadan, usanmadan, utanmadan kanını emdiği götten uydurulan zulümdür.