bugün

eyşan'dan dolayı şahım nazarında maça 1-0 yenik başlayan filmdir. sevmiyorum abi kadını, itici geliyor. böyle bir patlamış mısır psikolojisi, böyle bir şınanayda yavrum şinaşinanay edaları...uyuz oluyorum.

edit; ama ismail * durumu 1-1 e getirir. hakkını verelim.
başka semtin çocukları ayrı dünyaların insanları değildirler.
bu nedenle bu çocuklar kavuşabilir hatta evlenebilirler.
çakimleri gazi mahallesin de yapılan filmin yapımcısı olan aydın bulut'un da ilk uzun metrajlı filmidir. aydın bulut (bkz: yeditepe istanbul). kendinden epeyce bahsettirecek iddalı bir film.

45. altın portakal film festivali 2008 de

behlül dal özel ödülü: aydın bulut
en iyi yardımcı erkek: volga sorgu
en iyi sanat yönetmeni: tüker işci

http://baskasemtincocuklari.com/
bugün itibariyle vizyona giren, 35 mm lik aydın bulut filmi.
aylar, aylar sonra bendenizi sinema salonuna çekebilmiş izlemek için sabırsızlık duyuran film. konusuna gelince vasattır, olağanüstüdür pek de umursamıyorum. derdim mehmet ali nuroğlu ve avni yalçın şahanelerini perdede seyretmek, parmak ısırtan oyunculuklarına kah hayran kah aşık olmak. özellikle de bir başıma izleyeceğim ki tek bir dürtülme, katil kim sence gibi dedektif diaologları istemiyorum. manu bu yahu başka şeye benzemez.
başroldeki ismail hacıoğlunun ve müziklerinin çok başarılı olduğu filmdir.
pek bi kardeş türküler vari müzikleri vardır. daha başlarken zaten ahh müziğe gel demişimdir kendi kendime.alevi türkülerine bir daha hayran kalmışımdır. oyuncularla cezbetmiş, değindiği noktalarla da mestetmiş filmdir kanımca.
bir hikayesi olan filmdir. izledikten sonra tokat etkisi yaratmasa da bir sirkeleyen filmdir.
Dün izlediğim vasat filmdir. Film bazı istanbul mahallelerini, ordaki yaşamı, alevileri, sünnileri ve kürtleri, aşk meşk kavgalarını ve güneydoğuda askerliğini yapıp dönenlerin genelde kafayı yediklerini anlatıp durmakta. Bu konuların bir kısmı eksik bir kısmı da yanlış olmuştur. Filmdeki neredeyse bütün belalar hep kız meselesinden çıkmaktadır mesela. Yok "sen benim kız kardeşime bakamazsın", yok efendim "benim göz koyduğum kıza bulaşamazsın" gibi sözlerin faciaya dönüşmesi gibi bir durum var. Bir başka hata da bir adam eve oğlunu öldürmek için girdiğinde bile namazını kesmeyen bir sünni baba var. Biz hep hollywood yönetmenlerine kızarız. Niye böyle şeylere dikkat etmez diye. Önce bizimkilere de bakmamız lazım sanırım. Aleviler de sabahlara kadar içki içiyor şeklinde gösterilmiş ki bu da yalnıştır. Ayrıca filmde bir tane bile doğru dürüst kürtçe aksanıyla konuşan adam yok.
başroldeki ismail hacıoğlunun, Ertan Sabanın, Volga Sorgunun, Özge Özderin oyunculuklarını ve film'in müziklerini beğendim.
oturuduğum mahallede çekilen filmdir (bkz: gazi mahallesi) o kadar saçmadır ki bu film izlerken burada mı yaşıyorum ben üstelik iki sokak arkamda çekilmişti ve dönüp arkamda ne çekiliyor diyede merak etmemişimdir.durmadan bir küfür ve esrar var filmde fark edilecek bir şekilde,hiç görmedim ben daha abi kardeş çatıda esrar içip konuşucaklar ya gasp etmeye çıkarlar sokağa ya da tecavüz etmeye o kadar esrardan sonra.kaldı ki tek sorun esrar değil gazi mahallesi devrimci yapıda otuz yıldan beri süre gelen bir mücadelesi var ama aydın bulut abimiz sadece üç sahnede kullanmış bu olayı,ve 1995 12 martında öldürülen 17 insanıda kendi çıkarları uğruna yine ezmiştir...film gösterime girdikten sonra mahallede bulunan çakma entellerin takıldığı barış iklimine gelip sorulan bir soruya aydın bulutun cevabı:

x:filmde çok küfür ve esrar sahneleri var yanlış değil mi?
Y:ben dışardan böyle görüyorum?

bende eşyanı karaköyde merdiven çıkarken görüyorum.yürü git lan mahallemden.
En izlenesi Türk filmlerinden. Mahsungilller türü bir ağır ağlatmalı, ince hesaplı olmayan ama insanın içini delecek denli acı konuları sadelikle işleyen, 17 insanın öldürüldüğü Gazi Mahallesi'nin bugünkü yozluğunu ama yine de göze çarpan yoksulluğunu, Türkiye'de Alevi olmanın hala bir sorun olduğunu anlatan güzeller güzeli film. ismail Hacıoğlu, sen gerçek misin?
babil, üç defin, 21 gram, çarpışma tarzı filmlere öykünülerek girift bir hikayenin canlandırıldığı, yer yer garip abartıların da filme eşlik ettiği bir film olmasına rağmen yerli yapımlar arasında izlenesi filmdir.
merak uyandıran senaryosuyla, varoşta yaşananları anlatmaya çalışmış güzel bir film.

şöyle bir repliği de mevcut;

- ne kadar duman, o kadar randıman.
izlenmesi gereken türk filmlerinin başını çeken ender filmlerden..
Ötekileş(tir)me , yabancılaş(tır)ma ve ön yargı fikirleri üzerine ülkenin etnik farklılıkları üzerinden manidar bir tokattır. iç yakıcı bir üslubu vardır filmin ve oyuncuların. Büyük bir film değildir, reji harikalar yaratmamıştır fakat b52 tadındaki tahmin edilebilir süprizi ile de taht kurmuştur.izleyiniz,izletiniz.
onca şiddet sahnesine rağmen kendi içinde tuhaf bir sakinliği olan başka semtin filmi.

gazi mahallesinden bağımsız düşünüldüğünde filmi beğendiğimi, gazi mahallesinin dahil olduğu bir film olarak düşünüldüğünde ise eksik kalmış olduğunu görüyorum.

--spoiler--
bu dünyada sana adalet yok hasan!
--spoiler--
son dönemde çekilen türk filmleri içerisinde etkileyici ve çarpıcı olan filmlerden biri.tanıtımı için biraz çalışılmış ve geniş kitlelere hitap edilmiş olsaydı adından oldukça fazla söz ettirirdi.filmin bazı eksik tarafları olsada(evi basılan sünni'nin namazına devam etmesi) gayet güzel bir filmdir.bülent inal ve ismail hacıoğlu filmde resmen döktürmüşlerdir.
bu akşam kanal d' de 21: 30 'da ekrana gelecek başarılı film.
http://www.kanald.com.tr/...nemaDetay.aspx?FilmID=295
ismini duyduğum bugün kanal d ekranlarında izlediğim dizi. gerçekten senaryosu kavga sahneleri ile gerçekten film in bir yapısı ve en önemlisi güzel bir konusu var. baya ünlü oyuncu rol almış. ona rağmen çok duyulmaması garip. bir çok ödül almasına rağmen belki fazla ticari bir iş olmamasından dolayı çok duyulmamış olması muhtemeldir. tek anlamadığım genelde kan sahnelerini kapatırlar. burada aynen verdiler. *
aylardır bilgisayarımda kayıtlıydı bu film. çok istedim izlemeyi, binbir hevesle yükledim bilgisayarıma da zaten. ama bazen insanda olur ya hani hazır hissetmez kendini. bende uzun sürdü bu. filmi izlemeye hiç hazır hissetmiyordum kendimi. garip şekilde cesaretim de yoktu. filmleri izlemeden önce konularını da okumam dinlemem pek. sevmiyorum. keyfi kaçıyor, filmi izlemiş gibi oluyorum. bu filmin fragmanını izleyince bile kalbimde bi acı oldu. böyle cız etti resmen kalbim.
neyse gel gelelim bugün izlemek kısmet oldu*. te en başından o simo yu gözüm tutmamıştı. bi halt yiyeceği belliydi. hazımsız hayvanat! bacısını bahane etti vurdu garibimi. o da safım "arkadaşım o. vurmaz sırtımdan beni" diye düşünüp yürümeye devam etti silahı görmesine rağmen. veysoo arkadaş ulan bu! arkadaş adamı sırtından vurur!
filmin müzikleri de çok güzeldi.

"...sen ne cüretle bu kızı istersin anlamıyomki ben. değişmiyor oğlum bu memlet bu işler. yok aleviydi yok sünniydi. yok kürt tü türk tü. çerkezdi araptı bok var..."
bir sarkaç gibi olan film. yer yer zeki demirkubuz gerçekliğine, yer yer ülkü erakalın türü yeşilçam melodramlarına sarkıp duruyor. mekan ve atmosfer itibarıyla kara köpekler havlarken e ziyadesiyle benzeyen (ya da diğeri buna benzeyen) her şeye rağmen bir derdi olan çalışma.
--spoiler--
filmde en çok beğendiğim sahne, psikopat komandonun kelepçe takılırkenki tepkisi.
--spoiler--
tekrardan bulunduğum mahallede çekilen ve tekrardan aynı yönetmen tarafından çekilen ikinci film. yönetmen bunu anlamış olmalı ki; gazi mahallesi*** ve civar şehirleri daha çok ilgi bekliyor.
bu gece 11'de star'da.
anlatılmak istenen mesajın tam olarak anlatılmadığı vasat bir türk filmi.
güncel Önemli Başlıklar