bugün

dünyayı negatif ve pozitif yönden değiştire bilecek yetkilere sahip kişilerin seçkin kişiler olmaları gerekir.
bu kadar ciddi bir görev için halkın mantık çerçevesi içinde kararlar vermeleri beklenir. ancak görülen o ki öyle olmuyor.
siyasetçiler in başarı seviyeleri ve göreve uygun olup olmadıkları hiç bir zaman ön planda olmadı.
daha çok siyasetçilerin ideolojik kavramları ön plana çıktı. ve ne kadar başarısız olsalar da, ön plana çıkaracağı ideolojik kavramlar ile halkın dikkatini çeke biliyor, bu sayede almaması gereken bu önemli görevin yetkilerini eline alıyor.

bilinçsiz halkın yaptığı bu yanlış seçim sonucu, görevine yeni başlayan lider test edilmeli , başarılı ise görevine devam eder ve iyi şeyler yapmalarını bekleriz.
ancak bu göreve laik olmadığı ve başaramadığı bariz bir şekilde belli olan kişiler görevlerini bırakmaları gerektiği halde, hatalarını ideolojik kavramlarla kapatmaya çalışmalarını, küresel anlamda gözlemlenebilir. başarılıda oluyorlar. zira aynı yöntemle seçilmişlerdi.
bundan kaynaklı seçimlerin halkın yapmasında sakınca olduğunu göre biliriz. seçimleri mantığın yapması gerek. ve bunun en iyi şekli deneme yanılmadır. doğru yöneticiyi bulana kadar adaylar test edilmeli, ve başarılı olan mümkünse din ve ideolojilerden yararlanmayan dünya ve insanı düşünen lider görev atanmalı.

not: imkansız olduğunu biliyorum, sadece siyaset sisteminin ne kadar yanlış olduğunu gözler önüne sermeye çalıştım.
Etmez o p!xç. Biliyoruz.
Ülke de siyasetçi kalmazdı.