bugün

genellikle barların damsız almama sebebi salt erkeklerden oluşan bir barın yeterince eğlenceli olmayışı ve potansiyel kavga ortamıdır. yani aslında mantık şudur; çok erkek olursa ve az hatun olursa hatun başına düşen erkek sayısı artacak ve dolayısıyla paylaşılamayan hatun kavgaları oluşacak. kim bilir sırf bu nedenle birileri ölecek.

bazı barlar bayanları tek alır da erkekleri almaz. bunun nedeni de damsız gelen er kişi hatuna sulanıp keyif kaçırmasın diye.

eğer bir genç damlı bara * gitmeye karar vermişse, dam arayışı genellikle 2 gün önceden başlar. elde telefon, listedeki bütün hatunlara ''yarın akşam bara gidelim mi? bak bütün masraflar benden gece de ister ben de kalırsın ister evine bırakırım'' yakarışları başalar. fakat bizim ülkemizde gece dışarı çıkabilen kızlar tanrı gibidir. varolduklarını bilirsin ama bir türlü rastlaşamazsın. telefon listenin dibine vurursun yine de denk gelemezsin o tanrıya.

değil seks yapmak geceyi yiyişmelerle renklendirmekten vazgeçersin ve en son kardeşin yerine koyduğun çocukluk arkadaşına dahi teklif edersin bara gitmeyi ama o dahi geri çevirir isteğini.

olmayınca olmuyordur ve bare dışarı çıkayım da dolaşayım dersin. tam her şeyden ümidi kesmiş aylak aylak dolaşıyorsundur ki geleceğin kevaşesi yolunu çevirir. aklınca birkaç espiri falan yapar, takılır sana. işte gencin hayatı o noktada değişir.

tamam hayatı değişmese de gecesi değişir. bara gidilir eğlenilir gecenin sonunda en az 5 tur parti yapılır falan.

sonuç olarak bara giremeyen gencin dam arayışı mutlaka bir tanrı tarafından giderilir. yeterki genç iman etmesini bilsin. o tanrılar ki değil geceyi tüm hayatı değiştirir tek gecede.
insanı karakterini sorgulamaya iter bazen...

evet elde avuçta her şey mevcut o gün için. para, evde açılmamış bir şişe bacardi lemon, boş bir ev ve iki kafa dengi arkadaş. amaç güzel müzik dinleyip kafa dağıtmak ya da ne bileyim kısa süreli bir çapkınlık turu belkide. ama giremiyorsun arkadaş bara!

"ben biraz müzik dinlemek için hep kadınlarla mı gezmek zorundayım?" dedirtiyorlar kapıda kendilerine ama nafile, "ı ıh giremzsin de giremezsin". eşcinsel erkekleri düşünüyorsun sonra "ulan acaba" diyorsun. yok mümkünatı yok! kısa ve tedirgin bir bekleyişin ardından "hadi kızlara soralım" fikri beliriyor ikilinin en sabırsızından. "ben sormam", "hayır sen sor", "banane alla alla" didişme evresinden sonra atılıyorsun sokağa. hatunlarda o biçim hani, sanki her biri saray soyundan gelme osmanlı torunları mübarek. 2 reddediliyorsun, 5 ediliyorsun, hiç olmayacak hatunların yanına gidiyorsun ama o gün olmuyor işte, basiretin bağlanmış gibi. salaş bir bara gidip dandik müziğe tamah ediyorsun...
kendini kurnaz sayan dallamaların favori üstü kapalı sarkıntılık taktiğidir. "şurda bir bar var, damsız almıyorlar, beraber girelim sonra ayrılırız" tabanlı opportunist yaklaşımlar kişinin asıl niyetinin kamuflajını bozmakta, sırrını aşikar etmektedir efendim. iki gözümün şahitliği ile yaklaşık 4 kez sabittir. bunu deneyenlerin dördü de, ablalardan hayatlarında yemedikleri hakareti ve küfürü yediler tabi, orası ayrı.
O mekan çok üst düzey bir yer değilse boşa uğraşan gençtir. Zira herşeyin bir yolu yordamı vardır.
Yerini yakın bi kıraathane arayışına bırakan hededir.
güncel Önemli Başlıklar