bugün

bankada çalışan ve kumaş pantolon giyen kızlar da bu nefretin içine girer.
kim bankaları sever ki zaten bankalar bize iğlik yapıyor zannediyoruz ama aksine kötülük yapıyorlar.
özellikle çalışanları için son derece haklı bir önermedir.
paranın insana nefretten başka bir şey vermemesinin göstergesidir.
(bkz: banka sırası)
bir iki gün gecikmiş ektre hatırhatması mesajı için 3 tl kesmesidir.
(bkz: citi bank)
sürekli telefon tacizinden kurtulamamaktır. asla pes etmiyorlar. küfür etmeye az kaldı.
bir banka soymak, bir banka kurmanın yanında nedir ki? (alıntı)
Gerçekçi sebeplere dayanmaz.
Ben de maaşımı bankadan alıyorum. Tüm faturalarım otomatikman ödeniyor. Biraz garantici olduğumdan tüm sigortalarım ödeniyor. Bireysel emekliliğim ödeniyor. Bwen bunları yaparken ne kuyruğa giriyorum ne de ilave bir para ödüyorum. Kiram her ay otomatikman ödeniyor. Aidatımı ben manuel olarak sadece tutar bilgisi girerek ödeyebiliyorum. Kiracımla kira için yüzgöz olmama gerek kalmıyor.
sıkıştığım zaman kredi çekiyorum. Elimde para varsa mevduata yatırıyorum. Kredi kartı borcumun tümünü ödediğim için (ayağı yorgana göre uzatmak) ekstra bir faizle karşılaşmıyorum. Kart ücretim de normal kartlardan daha yüksek. Bilerek ödüyorum. Çünkü tuttuğum takıma (Fenerbahçe) gidiyor bir kısmı.

Ters durumlar olmuyor mu, oluyor tabi. Hiçbirimiz herkesin her istediğini onların istedikleri şekilde yapmıyoruz nitekim.

Hal böyleyken, her istediğim oluyorken, ben pek çok işlem için minimum güç harcıyorken nefret etmek için bir sebebim yok.

Kimse kusura bakmasın ama, oraları da ticarethane. kimseye kara kaşı kara gözü için yardımcı olmazlar. Amme hizmeti yapmıyorlar neticede.

Bonuslarını kullanın ama, kart ücreti gelince burun kıvırın. O zaman eşek gibi çalışın maaş isteyince patronunuz burun kıvırsın.
paraya ihtiyaç olduğunda eğer kredibiliteniz uygunsa hiç nazlanmadan size para verecektir. düşünsenize borç para alabileceğiniz hiç bir kurum yok ortada hısım akrabanın yanına ezile büzüle gittiniz ve hayır cevabı aldınız. veya karşınızdaki insan size ihtiyacınız kadar borç verdi ve siz karşısında resmen ezildiniz. kim bunları yaşamak ister. bankalar ayrıca borç alacak düzeninizi korur. aşırı borçlanmanızı limitler dahilinde tutar. ha bu arada bunun bedelini de sizden faiz veya katılım payı olarak tahsil eder. bu da aslında vermiş olduğu hizmetin karşılığıdır. dilerseniz bankalara hiç bulaşmayın. bakalım hayat daha mı kolay daha mı zor.
Bankalara bir sürü borcum olmasına rağmen ihtiyaçlarımı karşılayan, zor durumda sorgusuz sualsiz bir şube atmsinden rahat rahat işimi gördüğüm bir kurumdan neden nefret edeyim ? Sen yorganını nereye göre uzatıyorsun bilemem ama faiz almak onun hakkı. Anan bile babana bedava vermiyor diye tabir edilen dönemde kimden borç isteyeceksin. Sen utanırken karşındaki yavşakça "valla bende de yok hacı maaşı almadık nabıcan parayı sen ya?" dialoğuna girmektense faiz öderim daha iyi.
evet ben de nefret ederim niye bakarlar öyle ilk defa hayatlarında kadın görmüş gibi.
bende nefret edenler grubuna dahilim. bir gün bankaya gittim az buçuk birikmişimiz vardı onu çekmeye gittim işte. orda aşırı süslü adeta müşteri çekmeye meyilli, şekilden şekle girmiş kendini güzel sanan ablalar vardı. neyse fazla uzatmadan anlatayım, içeriye girdim gişe sıra numaramı aldım ve beklemeye koyuldum o arada boş olan gişeler de vardı ve kimse bana buyrun ne işiniz var? yardımcı olalım demedi. o güzel olduğunu sanan süslü pakize ablalar bile.. neyse sıram geldi gittim gişede ki pakizenin yanına: hesabımda ki bütün paramı çekmek istiyorum dedim. süslü pakize de: neden çekeceksiniz? bir miktar bıraksanız olmaz mı gibisinden kem küm etti. bende içimden (sanane be para benim değil mi senin işin vermek dedim). bende: yok hayır hepsini çekmek istiyorum deyince. süsülü pakize yüzünü asarcasına kasadaki paraları çıkartıp saymaya başladı. o sırada başka bir pakize ablamız geldi. o da ilk girdiğimde yüzüme bakmamıştı(oysa yakışıklıyımdır da neysee) yüzüme baktı hafiften tebessüm etti. (bende içimden bi s.k.tr git dedim) hayrola beyfendi bu kadar parayı ne yapacaksınız dedi? (ohooo al burdan yak şmdi) bende içimden: gazinoda yiyecem lan dedim.(bu arada hep içimden konuşurum ben) bir daire alım işide vardı da onun için çekmek istiyorum dedim. neyse. paraları saymakla meşgul olan pakize ablamazda paraları sayıp kontrolden geçirdi. ve paramı aldım oh bee dedim. diğer pakize ablalarda paraları görünce gözleri açıldı bir alaka bir alaka başladı anlatamam. tabi s.kl.m.me sırası bendeydi. pakize ablalar bir çay içmez misiniz? diye yalancı söylemlerde bulunmaya başladılar. hayır dedim.teşekkür ederim. o kadar yoğunum ki çay içecek vaktim yok dedim.( az da karizma yaptım hani) paramı aldım ve bir daha dönmemek üzere o ticarethaneden, ve sahte insanlardan derhal uzaklaştım...

yani demem o ki dostlar, bu bankalar bir nevi sömürü mekanlarıdırlar. paranız yoksa görevlileri dahil hiç kimse yüzünüze dahi bakmaz. eğer az da olsa bir paranız varsa, yukarıda yaşadıklarımı yaşabilmeniz muhtemeldir. dileğim rabbim kimseyi bu gibi kurumlara muhtaç etmesin. amin. hadi kalın sağlıcakla...