bugün
- sözlük kızlarının elleri şuan napıyor sorunsalı9
- konstantinos tzolakis9
- türkiyede bütün yiyecek fiyatları aşırı fahiştir17
- ismail kartal16
- sexting haram mıdır19
- erdoğan'dan sonraki başkan16
- 18 nisan 2024 fenerbahçe olympiakos maçı58
- ups boobss nerelerde ramazan da bitti12
- fenerbahçe10
- kuva'i milliye ne ise hamas da o dur16
- eybırın manyağı kıskanması14
- kadın ayağı kokusu11
- yazarların en rum özelliği20
- cengiz ünder'in bıyığı8
- uludağ sözlük discord grubu8
- mehmet şimşek'in türk milletine yerel halk demesi8
- evlenmek istememek ama yalnızlıktan da sıkılmak10
- erkeklerin bir kere küsünce geri barışmaması18
- flörtlerinizin ortak özellikleri21
- anın görüntüsü18
- beni seviyor musunuz8
- annem baban uğur dündar dedi8
- görümceniz sizi engellese ne yaparsınız13
- çok fazla çirkin erkek olması11
- anksiyete psikolojik değil fizyolojik bir sorundur11
- bacaklarımdan tahrik olan kız olduğunu sanmıyorum14
- yazarlardan parfüm önerileri14
- letthe8
- altıncı filoya karşı namaz kılmak10
- manyak olmaya karar verdim9
- motorcu fırlama hafif demir demirkan tarzı yazar9
- ebbırı top gibi sektirme yarışması19
- sokakta kadın döven araplar12
- sözlükteki fosiller24
- netflix'in pkk lıyı başrol yaptığı dizi11
- 56 yıldır hiçbir kadınla iletişim kurmayan adam12
- arda güler14
- nervio'nun kedileri sokağa salmak10
- ekonomi kötü diye güzellikleri yok saymak11
- artık kızlara bakmıyoruz kampanyası25
- kitaplarda geçen can alıcı cümleler8
- mastır çeşitleri8
- 17 nisan 2024 manchester city real madrid maçı11
- icardi1905 silik olsun kampanyası9
- fatih ürek ile elti gelin görümce13
- fındıklı belediyesinin banyosu11
- selefi11
- mühendislerin memur olmayı düşünmemesi24
- başıboş köpek sorunu34
- evleneceği adama evi üzerime yapalım diyen kız8
bağımlılık bölümünün artık tamamen ticarethaneye döndüğü hastane. hastalar müşteri olarak görülmektedir.
yemekleri çok güzel olan hastane.
cildiye bölümü çok başarılı olan ve hayatımda bir daha asla girmiyeceğim emar cihazınının sahibi hastane.
dipte not: artık skk'lı hastalara da bakmaktadır.
dipte not: artık skk'lı hastalara da bakmaktadır.
alkol bağımlıların gitmesine rağmen, adı ile doğrudan alkolü çağrıştıran hastane.
cildiye bolumunde serkis baris isimli bir doktor vardir. kolsuz agop ' un universiteden de arkadasiymis ayni zamanda ve gecen kis ayagimda cikan 2 adet sigil bana hayatimi zehir ettiginden solugu bu serkis beyin yaninda almistim. bir ilac yapti verdi, asit bazinda. sur bunu sabah aksam dedi, iyileseceksin. tamam dedim, 3 gunde dustu o sigil o ilacla. hala gozum gibi saklarim o ilacin recetesini.
arazisinin tam ortasından geçen yolla ikiye bölünmüş hastane, yolun karşı tarafı bir özel okul tarafından kiralanmıştır.
(bkz: avrupa koleji)
(bkz: avrupa koleji)
çoğu doktoru yabancı uyrukludur. içi bayağı bi kilise tadındadır.
bahçesinde balık ızgara yapılası, iyi hizmet veren hastane.
içersinde barındırdığı Atatürk büstünün Venezilos'un büstlü ile ayırt edemediğim hastane. Lakin bu büst olayı bir yana gerçekten de iyi bir hastane.
doktorların kibarlıkları ve güleryüzü sebebiyle özellikle tercih ettiğim hastane.
baş hakemi Dr. Lambo Psaropulos vefat eden hastenedir.
kendisiyle sadece bir kere karşılaşmama rağmen o tonton o şeker gülümsemesi aklıma kazınmıştır.
allah rahmet eylesin.
kendisiyle sadece bir kere karşılaşmama rağmen o tonton o şeker gülümsemesi aklıma kazınmıştır.
allah rahmet eylesin.
alkol rehabilitasyon merkezine bu ismi koyan zatıda tebrik etmek lazım.
balık-->rakı
rum--> meze
balık-->rakı
rum--> meze
Huzur veren hastanedir.
zeytinburnu'nda bulunan azınlık hastanesi.
Yedikule'de sur dışında kurulu özel hastane.
ilk önce 1454'te Karaköy'de, Büyükbalıklı Han'da faaliyete geçmiştir. Ahşap bina daha sonra kagir olarak yenilenmiştir. Hastanenin mülkiyetinde olan ve günümüzde işyeri olarak kullanılan binanın geliri hastaneye aittir. Burası Galata Limanı'na yakın olduğu için gemilerle gelenlerin getirdiği veba gibi bulaşıcı hastalıklar nedeniyle bir süre sonra hastanenin sur dışına nakledilmesi kararlaştırılmıştır.
Balıklı hastanesi veya eski adı ile “Yedikule hastanesi” 1753 yılında bakkallar esnafının loncası tarafından inşa edilmişti. Bina küçük ahşap bir bina olup, şimdi mevcut olan Avrupa lisesinin bahçesinde bulunuyordu. Hastanenin amacı o zamanlar sık sık görülen veba epidemilerinde hastalanan rum vatandaşların tedavisi idi.
Bu hastane muhtemelen 1790 yılında çıkan bir yangın neticesinde tamamen yanmıştır. Patrik 7.Neofitos’ un maddi imkanları ve Bab- ı Ali tercümanı olan Yorgi Muruzi’ nin himayeleri ile daha büyük olarak inşa edildi.
Hastane arşivinde bulunan ruhsat, ferman ve iradelerden anlaşıldığına göre; 1884'te akıl hastalarının tedavi ve bakımına tahsis edilecek binalar, 1887'de yeni bir hastane binası, 1888'de idare binası. 1909'da göz hastalıkları için yeni bir servis, 1912'de üç katlı emraz-ı dahiliye (iç hastalıkları) binası, 1916'da ise tüberkülozlu hastalara yeni binalar, eczane ve yeni bir iç hastalıkları dairesi yapılması için irade çıkmış ve Üçüncü Daire-i Belediye'den ruhsat verilmiştir.
1903'te hastanede 4.000. 1904'te ise bunun iki katı hasta yatarak tedavi görmüştür. 1904'te dahiliye, göz, zührevi hastalıklar, hafif akıl hastalıkları servisleri ile fizik tedavi merkezi (1896), ameliyathane ve meyithane (morg) bulunmaktaydı. Ayrıca, müdüriyet ve müracaat binaları, çamaşırhane, etüv odası
(1886), mutfak, yetimhane (1853) ihtiyarhane, kalorifer dairesi (1896) ve mandıra da (1885) mevcuttu.
1853'te faaliyete geçen yetimhane daha sonra Büyükada'ya oradan da Heybeliada'ya nakledilmiş ve 1960'lı yıllarda kapatılmıştı.
Akıl hastalıkları servisine bağlı 7 pavyon bulunmaktaydı ki bunlar, 3 oda, banyo, mutfak ve tuvaletleri olan, bahçe içinde müstakil evlerdi. Buralarda akıl hastaları, aileleriyle birlikte kalmakta ve ev ortamında tedavi görmekteydi. Bu uygulama 1970'te ekonomik sebeplerden kaldırılmıştır. Bugün hastanede çalışan işçilerin lojman olarak kullandığı evlerin, 1994'te uyuşturucu, alkol ve madde bağımlılarının tedavilerine ayrılması için çalışmalar yapılmaktadır.
Bugün hastanenin dahiliye, hariciye, genel cerrahi, sinir ve ruh hastalıkları, kadın hastalıkları ve doğum kontrolü, üroloji, ortopedi, kulak-burun-boğaz, çocuk sağlığı ve hastalıkları, cilt hastalıkları, göz hastalıkları servislerinde 450 yatağı vardır. Ayrıca 200 yataklı huzurevinde hasta ve sağlıklı yaşlılar bakılmaktadır. Din ve ırk ayrımı gözetilmeden hasta kabul edilmekte olup, toplam 650 yatağın 585'i parasız tedavi görenlere ayrılmıştır. Araç ve gereçleri sürekli yenilenen hastanedeki sinir ve ruh hastalıkları servisi, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nden sonra istanbul'daki en büyük servistir. 1974'e kadar hastane bütün branşlarda ihtisas vermekteydi.
Hastanenin sağlık hizmetleri Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı, idaresi de Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından denetlenmektedir.
ilk önce 1454'te Karaköy'de, Büyükbalıklı Han'da faaliyete geçmiştir. Ahşap bina daha sonra kagir olarak yenilenmiştir. Hastanenin mülkiyetinde olan ve günümüzde işyeri olarak kullanılan binanın geliri hastaneye aittir. Burası Galata Limanı'na yakın olduğu için gemilerle gelenlerin getirdiği veba gibi bulaşıcı hastalıklar nedeniyle bir süre sonra hastanenin sur dışına nakledilmesi kararlaştırılmıştır.
Balıklı hastanesi veya eski adı ile “Yedikule hastanesi” 1753 yılında bakkallar esnafının loncası tarafından inşa edilmişti. Bina küçük ahşap bir bina olup, şimdi mevcut olan Avrupa lisesinin bahçesinde bulunuyordu. Hastanenin amacı o zamanlar sık sık görülen veba epidemilerinde hastalanan rum vatandaşların tedavisi idi.
Bu hastane muhtemelen 1790 yılında çıkan bir yangın neticesinde tamamen yanmıştır. Patrik 7.Neofitos’ un maddi imkanları ve Bab- ı Ali tercümanı olan Yorgi Muruzi’ nin himayeleri ile daha büyük olarak inşa edildi.
Hastane arşivinde bulunan ruhsat, ferman ve iradelerden anlaşıldığına göre; 1884'te akıl hastalarının tedavi ve bakımına tahsis edilecek binalar, 1887'de yeni bir hastane binası, 1888'de idare binası. 1909'da göz hastalıkları için yeni bir servis, 1912'de üç katlı emraz-ı dahiliye (iç hastalıkları) binası, 1916'da ise tüberkülozlu hastalara yeni binalar, eczane ve yeni bir iç hastalıkları dairesi yapılması için irade çıkmış ve Üçüncü Daire-i Belediye'den ruhsat verilmiştir.
1903'te hastanede 4.000. 1904'te ise bunun iki katı hasta yatarak tedavi görmüştür. 1904'te dahiliye, göz, zührevi hastalıklar, hafif akıl hastalıkları servisleri ile fizik tedavi merkezi (1896), ameliyathane ve meyithane (morg) bulunmaktaydı. Ayrıca, müdüriyet ve müracaat binaları, çamaşırhane, etüv odası
(1886), mutfak, yetimhane (1853) ihtiyarhane, kalorifer dairesi (1896) ve mandıra da (1885) mevcuttu.
1853'te faaliyete geçen yetimhane daha sonra Büyükada'ya oradan da Heybeliada'ya nakledilmiş ve 1960'lı yıllarda kapatılmıştı.
Akıl hastalıkları servisine bağlı 7 pavyon bulunmaktaydı ki bunlar, 3 oda, banyo, mutfak ve tuvaletleri olan, bahçe içinde müstakil evlerdi. Buralarda akıl hastaları, aileleriyle birlikte kalmakta ve ev ortamında tedavi görmekteydi. Bu uygulama 1970'te ekonomik sebeplerden kaldırılmıştır. Bugün hastanede çalışan işçilerin lojman olarak kullandığı evlerin, 1994'te uyuşturucu, alkol ve madde bağımlılarının tedavilerine ayrılması için çalışmalar yapılmaktadır.
Bugün hastanenin dahiliye, hariciye, genel cerrahi, sinir ve ruh hastalıkları, kadın hastalıkları ve doğum kontrolü, üroloji, ortopedi, kulak-burun-boğaz, çocuk sağlığı ve hastalıkları, cilt hastalıkları, göz hastalıkları servislerinde 450 yatağı vardır. Ayrıca 200 yataklı huzurevinde hasta ve sağlıklı yaşlılar bakılmaktadır. Din ve ırk ayrımı gözetilmeden hasta kabul edilmekte olup, toplam 650 yatağın 585'i parasız tedavi görenlere ayrılmıştır. Araç ve gereçleri sürekli yenilenen hastanedeki sinir ve ruh hastalıkları servisi, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nden sonra istanbul'daki en büyük servistir. 1974'e kadar hastane bütün branşlarda ihtisas vermekteydi.
Hastanenin sağlık hizmetleri Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı, idaresi de Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından denetlenmektedir.
zeytinburnu'nda bulunan azınlık hastanesi.
güncel Önemli Başlıklar