bugün

a4ü aslında okumuyor okur gibi yapıyor kağıdı önünde başka amaçla tutuyordur belki denilebilir durum.
(bkz: buda delindi napsak)
(bkz: kağıt fetişisti)
(bkz: kağıdı kontrol yöntemi sanan yurdum lideri)
kafa dengi bir arkadaşı vardı onu kaybetti, ondan sonra böyle oldu abimiz. kafa dengi arkadaşı dediysem öyle böyle değil, çok iyi anlaşıyorlardı. Allah rahmet eylesin çok faydası dokunmuştur bu ülkeye. (bkz: bülent ecevit)
bahçeli deyince milliyetçilik'ten öte hep o 3'lü koalisyon gelir aklıma, başbakanlığı elinin tersi ile itip başbakan yardımcısı olarak görev almıştı. 3 silahşörler, rahmetlinin arkasından giderdi hep sayın bahçeli gıkı çıkmazdı, kıbrıs fatihi ne derse eyvallah derdi, konuşmazdı pek. konuşmayıda sevmezdi.

şimdi düşünüyorum da bu 3'ü bir arada koalisyon döneminde, ülkede batan 22 bankanın 40 milyar dolarını fakir millete ödetildiğini, 40 bin bankacının işsiz kaldığını, Bir gecede dövizin ikiye katlandığını, Her adım başının döviz bürosu olduğunu, Her yıl paramıza sıfırların eklendiğini, Esnafın çıldırıp sokaklarda polis panzerlerini taşladığını.

Yazar kasaları başbakana fırlattığını,Beceriksizlerin ülke yönetmek için ABD'den ithal bakan getirdiğini, 18 Milyona 5 litrelik ayçiçek yağı alındığını, 45 milyona 15 kg'lık toz deterjan alındığını, Enflasyonun yüzde yüzlere yakın olduğunu,
Ülkenin tarihinde rekor düzeyde küçüldüğünü, Aslında sayılacak o kadar çok şey var ki....

Sayın bahçeli'nin ne denli milliyetçi bir insan olduğunu veya olmadığını yazmanın bir anlamı yok. elinde imkan varken çocuk katilini asmayıp imralı'yı boşaltarak adaya yerleştiren "zihniyetin" içerisinde yer alan bir kişi olarak, türk milleti'nin gırtlağına kadar krize sürüklendiği o günlerde elinden hiç bir şey gelmeyen bir insanın kalkıp ezbere bir şeyler söylemesini elbette beklemek yanlış olur kanaatindeyim.
daha sonra seçim meydanlarına çıkıp elinde urganla "al as" demeninde bir anlamı yok. kısacası önündeki kağıdı okusa ne olur okumasa ne olur, vatandaşa bir hayrı dokunmuş mudur? hayır! zararı dokunmuşmuş mudur? evet!
"siyaseti bırakıyorum", "vazgeçtim çağırdılar dayanamadım"

+ işte urgan asın!
- sen niye asmadın?
+ kıyamıyorum ben siz asın..

burada aslolan aslında kimin neyi astığı/asmadığı değildir, aslolan "millet" hayrına kılını kıpırdatmayan "siyasetçilerdir"
ha bir de aklıma gelmişken;

(bkz: koray aydın)
(bkz: osman durmuş)
(bkz: yolsuzluk)
(bkz: batan bankalar)
(bkz: 40 milyar dolar)
(bkz: mavi akım)
(bkz: devlet bahceli nin onundeki kagidi cekmek)