bugün

bütün genellemelerde olduğu üzere yanlış olan genellemelerden biri daha.

(bkz: giritli paradoksu)
(bkz: lavuk mu yumurtadan cikar yumurta mi lavuktan)
arıza erkekleri severler, düzgün bi erkeği sevince de kendileri arıza çıkarırlar. kendilerini pamuklara sarıp sarmalayanın kıymetini hiç bilmezler ama hayatını alt üst edenden kıymetlisi olmaz.
bunun bir istatistiği mi yapıldı diye insanın sorası geliyor.
Doğruluk payı olan gözlem.

Daha ziyade problemli aile kızları problemli erkek seviyor.

Ben daha bilge, efendi bir adamı seçen popüler, güzel bir kadın görmedim.
babası problemli olmayan kızlar içinde geçerlidir. kızların genel sorunu bu galiba.

(bkz: kızların efendi yerine piç erkek tercih etmesi)

döngü genelde şu şekilde işliyor ;

- erkek kıza değer veriyor mutlu olma potansiyelleri yüksek
- kız erkeği sallamıyor bile sorulduğunda "helecan arıyom ben yeaeaea" diyor "ne yapıcam x i sıkıcı bir kereee" diyor
- aradığı heyecanı buluyor ama bu arada değer veren adam arka tarafta bildiğin burkulmuş. üstelik şahit olmak zorunda kalıyor o "heyecan" veren erkekle ilişkilerine
- kız heyecanı alıyor ilk birkaç hafta şanslı ise birkaç ay iyi geçiyor ama adam atıyorum telefonu kadar önem vermiyor kıza
- kız yıpranıyor belki fiziksel belki duygusal şiddet görüyor aldatılıyor o aradığı helecan kendisine zulüm olmaya başlıyor
- arkada bıraktığı adam belki bir kez daha aynı şeyleri yaşamış oluyor o arada. adam karanlık tarafa geçti geçecek artık canına tak etmiş
- heyecan arayan kız bayağı yıpranmış şekilde "değer verecek" adamı arıyor ama kendisi gibi yüzbinlerce belki milyonlarca kızın sayesinde sığınılacak liman gibi olan adam kalmamış memlekette..

sonra "kızçe" sohbetlerinde "yaa evlenilecek adam bulamıyorus hepsi pij olmuş hepsi aldatıyor iki güzel söz söylemiyor ühühühü" muhabbetleri. ee sebebi siz olmayasınız sakın ? lan şunun şurasında hepi topu ömrümüz 60-80 yıl arası. 25 den sonra zaten su gibi akıp gidiyor. biraz insan gibi yaşayın şu hayatı sevin sevilin bırakın riv rivi.