bugün

gösteri sanatlarında en çok rolu olan ana karakter, kahraman.
kitlelerin esere yönelmesine neden olan karakter.
ziynet sali'nin seslendirdiği güzel bir şarkı.

https://www.youtube.com/watch?v=Jnbp8WZCJP4
(bkz: yüksel)
(bkz: babür)

Sadece tiyatro ve sinemada değil, her birimizin hayatında ilk sıralarda olan insanlardır.

Yüksel... Hayatımın Dursun Önkuzu'dan sonraki en önemli başrolü... Boyu onun Bacağının üst bitimine gelen küçük, çok bilmiş ve evet fazla zeki kız çocuğunun babasından sonraki babası, ağabeyi, ilk göz ağrısı olmuş insan. onun Tanrı'nın bizden aldığının (Dursun Önkuzu) yerine gönderdiği bir armağan olduğunu düşünürdüm. Yüksel Tanrı tarafından muhteşem özelliklerle donatılmış biriydi çünkü. Henüz ergenliğe bile girmemiş o kız çocuğunun süper kahraman anlayışı Spiderman değil, Boğaç Han gibi biri olduğu için Yüksel'in her şeye gücünün yeteceğine inanırdım. Benden büyük ve yüksel'den küçük olan, Çok sevdiğim ağabeylerime de teşkilatçılığı öğreten, ne olursa olsun daima dik duran adamdı. Evet, hâlâ öyle ve hep de öyle kalacak.

Neredeyse 22 yıllık serüvenimiz boyunca Biz hiç ayrılmadık. O hep benim güneşim oldu. Bazen ondan bir şekilde, bir sebeple uzak kalmaktan içten içe korkardım. Büyüdükçe bedenen uzak kalmanın insana acı vermekle birlikte aslında gerçek bir ayrılık olmadığını idrak ettim. Yan yana otururken bile sesimi duyuramadığım, beni iyi anlaması gerekirken benden zihnen fersah fersah uzak olduğunu gördüğüm pek çok insanla karşılaştıktan sonra Yüksel ile hep yan yana olmasak da Birlikte olacağımızı anladım. Şükürler olsun ki Tanrı bizi hiçbir zaman bedenen de ayırmadı. Daima ona istediğim an ulaşabildim. Şimdi ise ona her açıdan en yakın olduğum dönemdeyim. Aynı zamanda hayatımın en mutlu, mutmain ve huzurlu dönemini yaşıyorum.

Peki ya ondan herhangi bir gün ayrılırsam? Ya bu ayrılık sadece bedenen olmazsa? Hayır, bundan hiç korkmuyorum. Çünkü ne olursa olsun ondan asla vazgeçmeyeceğim. Biliyorum ki kopmasına izin vermeden sımsıkı düğüm atacağım. Bana kızsa, kırılsa veya tam tersi olsa bile eninde sonunda birbirimizi bulacağız. Sanırım bu sebepledir ki, ona olan sevgim çok dingin, sakin ama çok sağlam. Onun için her şeyi yapabileceğimi ben biliyorum ve bundan eminim. Onun da emin olduğunu bilmenin verdiği sükunet var içimde. Yüzüme baktığında içini okuyan adam beni herkesten iyi tanıyor.

Hayatımın diğer başrolüne olan sevgim ise çok coşkulu. Ne yazık ki çok geç tanımış olsam da Yüksel ile aynı anda andığım o isim benim için çok ama çok değerli. O da hayatta en sevdiğim insanlardan biri: Babür. բաբոր, بابور diye kalbimin her yerine farklı alfabelerde adını kazıdığım o adam benim ağabeyim. O benim ağrı dağım... Yüksel aklım ve mantığımı simgelerken; Babür gönlümü ve en hassas noktalarımı simgeliyor. Elbette herkesin aklında aynı soru: neden başkası değil de Babür? Buna altının kıymetini sarraf bilir de diyebiliriz. Babür'e her bakımdan çok benziyor olmam muhteşem bir tevafuk ama Babür'e "bu adam işte o adam!" deyip suyun kaldırma kuvvetini bulan archimedes gibi "eureka!" nidalarıyla zafer turu atmamı sağlayan şeyi tarif etmem mümkün değil. Altıncı his, içgüdü, durugörü... Bunun gibi çok nedeni var.

Babür benim kaf dağı'nın ardındaki mağarada kırk kilitli sandığın içinde bulduğum paha biçilemez mücevherim. Hem yüksel için, hem de benim için eşi benzeri olmayan bir varlık. Bazen iğne ve iplik yere düşerken iplik iğnenin deliğinden geçer. Bunun gibi bir mucize bizim birbirimizi bulmamız...

Sahi, Başrol dedim değil mi? Bu sahnede biz yaşadığımız müddetçe perde kapanmayacak. Yüksel, Babür ve ben bizi bir yerlerde izlediğine ve hissettiğimiz her şeyi hissettiğine emin olduğum en değerli varlığımızın huzurunda var gücümüzle sanatımızı icra edeceğiz. O ve onun gibi binlerce şehidimizin alkışlarına, gururlu bakışlarına nail olabilmek en büyük idealimiz olarak kalacak.
Bir filmin başındaki en öncelikli oyuncuya verilen isimdir. Öyle ki o baş rol oynayan olmasa muhtemelen dizi veya film olmayacaktır. Kısacası Filmin temel etkenlerinden birisidir baş rol.
Hayat sahnesinde herkesin başrolü farklı elbette. Üstteki Yazar iki kişiden bahsetmiş. Benim de en değerli varlığım nişanlımdı. Sonra aldatıldım ve hayatımdaki her şey kapkaranlık oldu. Detaya girmeyeceğim. Bir daha kimseyi bu kadar çok sevebileceğimi zannetmiyorum.

Kız kardeş olarak mükemmel olduğunu çok iyi anladığımız yazar hanımefendide her şeyin en iyisini yapmam gerek takıntısı var bence. Bu çok güzel bir şey. Evlense mükemmel bir kadın, çocuğu olsa yine mükemmel bir anne olmak için her şeyi yapabileceğine eminim. Allah iyilerle karşılaştırsın. Şu sıralar mesleğinde mükemmel olmaya çalışırken sürmenaj olması söz konusu olabilir. Biraz dinlenmesini salık veriyorum.
Bence seri halindeki hikayelerin jönü Babür. Esas oğlan o. Yüksel zaten hep yazarın hayatında ilk sıradaymış. Sonra yazar yıllar sonra Babür ile karşılaşıyor. aynı çevrede karşılaşmamış olmaları zaten dünyanın en saçma olayı. Hiç mantıklı değil. Ama kurgu değilse gerçekten ilginç olay. Düşünsenize, ortak tanıdığınız en az 100 kişi olan biri var, aynı şehirde yaşıyorsunuz, siyasi görüşünüzden burcunuza varana kadar her konuda aynısınız ve yıllar boyunca bir insan evladı çıkıp, ikinizi bir araya getirip "siz aslında aşırı derecede benziyorsunuz. Tencere-kapak gibisiniz. Sizden çok süper abi-kardeş olur" demiyor. Oğlum çok büyük talihsizlik aslında bu.

Yazarın yerinde olsam tanıştırmamış herkesin yakasına yapışırdım. En başta Yüksel tanıştırmalıydı. Babür bey inşallah bundan sonra kız kardeşiyle kayıp yılları en güzel şekilde telafi eder. Okuyanlar hayran oluyor ama çok acıklı bir durum aslında.