bugün

uzun süredir başbakanla görüşme talebi bulunan dtp' li vekiller nihayet yanıt aldılar; yarın öğle saatlerinde başbakanlıkta gerçekleşecek buluşma kürt sorununa çözüm yolları açısından isabetli ve yerinde olacaktır.

her ne kadar dtp-pkk ayrımını yapamasak da maalesef mecliste grubu bulunan bir partiden söz ediyoruz. ve bu cihetle çözüme dönük dönüşümleri olabilecek gibi... en azından mhp gibi kapıları sonuna dek kapatmadan, kendi inandıkları şekilde çaba içerisinde iki taraf.

bugüne kadar dtp' lilerle tokalaşmaya bile tenezzül etmeyen recep tayyip erdoğan, imralı bildirisi öncesinde tüm kozları masaya koyuyor.
başbakan sıfatıyla değil, Ak parti genel başkanı sıfatıyla verdiği randevudur.
sayın Türkiye cumhuriyeti'nin başbakanının pkk ile masaya oturmasıdır. Çünkü ayırım yapamamaktayız. En azından kendi isteklerini söyleyeceklerdir. Teröristlerin devletin en üst katlarında dile gelmesi, pazarlıklara girmesidir. Bana göre de devletin acizliğidir. Demokrasi martavalının son örneğidir.
Mecliste seçilmiş olarak yer almaları onlar meşrulaştırıyorsa, hitler de son derece meşrudur dikkatinizi çekerim. Ama bir laf vardır. eşeğe takım elbise de giydirsen gene eşektir. hatta

katranı kaynatsan olur mu şeker
cinsini siktiğim cinsine çeker.

seviyorum bu sözü. neyse demokrasi de eğilip bükülebiliryorsa onu aklı selim biçimde eğip bükün, sonra çözecek, açılacaz derken bir koyup 3 alırsınız alimallah.
ayrınıtlı bilgi için:
(bkz: bir koyup üç alacağız)
(bkz: üçün biri)
hemen ilk etkilerine bakıyoruz ve bir de ne görelim. diyarbakır'da bir yürüyüş, yurtsever demokratik gençlik* ki bu dtp'ye yakınlığı ile bilinirmiş. yürüyüşün başlığı yola gelin. allah allah, yola gelen kim acaba? türkiye cumhuriyeti başbakanının sıfatında türkiye cumhuriyeti olsa gerek yola gelen. hani randevu meselesi oldu ya. hemde kim karşısında yola gelmiş faşist tc? mecliste grubu olan bir parti mi? bir adam hakkında biji serok diyorlar. ne? apo'mu? bildiğim kadarıyla dtp'nin başkanının adı apo değil. o zaman kimin karşısında yola geliyoruz. ha bu pkk diye bir örgüt var. onun başkanı var bir tane abdullah öcalan diye, apo yoksa o mu? evet sanırım o. bakalım başka hangi pankartlar varmış:

Ya önder Apoyla özgür bir yaşam, ya da hiç

1 Eylül gelecek TC hesap verecek

Ya önder Apo'yla özgür bir yaşam yada yaşamama ve yaşatmama

Gençlik Apo’nun fedaisidir

intikam

http://www.hurriyet.com.t...ndem/12214835.asp?gid=229

şimdi meşhur fıkradır . adamın biri başlamış anlatmaya:
Çocuğu olmayan Hazreti Davut, Allah'a dua etmiş, 'Yarabbi bana bir kız çocuğu ver, onu sana kurban edeyim' demiş. Dua tutmuş, Davut, kızının adını Ayşe koymuş, gel zaman git zaman, çocuğun kurban edileceği zaman gelmiş, Hazreti Davut kızı yatırmış, tam boğazını kesip kurban edecekken, Azrail, gökten bir keçiyle çıkagelmiş, 'kızı bırak, al bu keçiyi kurban et' demiş"!

Dinleyenlerden biri dayanamamış:

"Yahu bunun neresini düzelteyim; Hz. Davut değil Hz. ibrahim; kız değil erkek; Ayşe değil ismail; Azrail değil Cebrail; keçi değil, koç"!

bizimkisi de bu hesap. türkiye cumhuriyeti için yola gelin ifadesine mi, türkiye cumhuriyetine bu ifadenin bir terör örgütü karşısında kullanılmasına mı, atılan sloganlara mı, itin birini önder kabul edip, uğruna intikam peşinde koşan hainlerin varlığına mı... bu buluşmanın kürt sorunu diye tanımladığınız meselenin çözümüne nasıl bir faydası olacağı ilk günden belli olmuştur. devletle zıt düşmek varlık sebebi olan bir örgütle uzlaşma sağlamaya çalışmak ihanet, bunun olabileceğine inanmak ise aptallıktır. pkk kopardığı tavizlerle istekleri bitecek bir örgüt değildir. demokratik açılım, özerklik, federasyon vs vs... eğer alın kürdistan sizin olsun deseler, bu sefer ermenilere de aynısıne verin diyecekler. çünkü varlık sebebi türkiye cumhuriyeti ile çatışmaktır.

tüm bunların imralının bildirisinden hemen önce son kozların oynanması olduğu gerçeği ise bambaşka bir azciyet örneğidir. hülasa-ı kelam neresinden tutsanız elinizde kalır.
bir sonuç alınacağını düşünenlerin aklından şüphe ettiğim görüşmedir.

şöyleki ;

-->dtp nin bu güne kadar ki söylemleri kürt halkının dertlerini yansıtmaz. çünkü kürt halkının derdi kürtçe eğitim, apo falan değil, yoksulluk ve yetersiz yaşam şartlarıdır.
-->buna göre dtp nin rte den isteyeceği şeyler her zamanki zırvalarından başka birşey değildir.
-->bunun da rte tarafından bilinerek görüşmeye olumlu bakılması hatta rte nin dtp yi teröristlerden ayrı tutması hem kürt vatandaşlarımıza hemde türk vatandaşlarımıza büyük haksızlıktır.

artık şu bayat oyunlara kanmayalım lafını bile etmeyelim...

gidinde doğuda bi kürt köylüsünün kapısını çalın "ey vatandaş beni devlet gönder di bir derdin isteğin var mı ?" diye sorun.
-sizden, köyüne yol, su, eletrik, iş, aş ,hastane,doktor,okul,öğretmen mi isteyecektir. -yoksa ana dilde eğitim, aponun ceza evi şartları , özerklik, üst kimlik gibi zırvalardan mı bahsedecektir.
saat 12.00'de başladı. görüşmede
içişleri bakanı beşir atalay, dtp lideri ahmet türk ile beraber genel başkan yardımcısı emine ayna ve grup başkan vekili selahattin demirtaş bulunuyor.
"rendevu vere vere bi hal oldu yahu" diye sağlığından ötürü endişe etmeme sebep olan olaydır.

(bkz: başbakanın randevu evinde damgasız çalışması)
geç bile kalmış bir olaydır.
öyle veya böyle, malum bölge halkının ezici çoğunlukla seçtiği ve yerel seçim oylarıyla da tekrar onayladığı bir partinin, başbakanla ancak 2 yıl sonra görüşebilmesi akp'nin ve rte'nin ayıbıdır. senin aldığın oyu halk verdi de dtp'nin oylarını uzaylılar mı verdi? diye sorulması gereken durumdur.
doğrudur. pkk nın terör örgütü olduğunu kabul ettiler zaar. çünkü bu şart aranıyordu da, demek ki biz duymamışız.
(bkz: ak parti başkanının dtp ye randevu vermesi)
saçmadır,aptaldacır. bir kez daha söylüyorum ki teroristle masaya oturulmaz
meclise girer girmez ahmet türk'le kucaklaşan devlet bahçeli'nin tespit sıçtığı durumdur.
ayrıca;

#5749082

doğru tespittir.