bugün

(bkz: iddia)
kur'an ayetlerinden bi haber olanlardır. ya da ayetleri kendi işlerine geldiği gibi yorumlayan ya da daha kötüsü ortaya proje olarak sürülmüş kimi ilahiyatçılara kanmış zavallılardır.
bas ortusu kuran da yoktur, kuran da olan turbandır.

-ikisi de başa bağlanıyor ne fark var?
+her atkı, her bıyık, her sakal bir mi?
kendi yorumunu yapmıştır. sonuçta hiç kimseyi; bu illa böyle, böyle kabul edeceksin bunu diye zorlayamayız. kur'an da bahsedilen, baş örtünüzü yakanızın üzerine salın cümlesini, araplarda, kadın, erkek herkes tarafından, güneşten korunmak için takılan örtüler olduğunu düşünebilir, ya da tamamen bu cümlenin sonradan eklendiği iddia eder, kur'an değiştirilmiş der. inanmam der, inanacağım ama uygulamayacağım der. sana ne, bana ne?
haa, ne derse desin, hiç bir yere varmayacak, varsa da kimsenin zerre işine yaramayacak saçma sapan tartışmalar başlatmaktan daha hayırlı bir şey demiştir.
örtünmekle ilgili bilgi veren ayetin, yani Nûr Suresi 31. Ayet'in; örtünmeyle ilgili bölümünün arapçası ve çevirisi, araştırdığım kadarıyla şöyle:
"Vel yadrıbne bihumûrihinne alá juyubihinne" [en doğrusu ki örtülerini göğüsleri (memeleri) üzerine vursunlar]. saatlerimi harcadım araştırıken, saç ötmekle ilgili hiçbir şeye rastlamadım.
"Kuran ayetinde 'başörtüsü' diye bir kelime geçmemektedir. Buna rağmen tüm Kuran tefsirlerinde ve çevirilerinde Kuran ayeti 'başörtüsü' olarak çevrilmiştir. Halbuki ayette geçen 'HIMAR' kelimesi 'Baş örtmek' anlamında değil, sadece 'örtmek' anlamına gelmektedir. Eğer, herhangi bir şey örtülecek ise. O şeyin vurgulanması gerekir. Örneğin masa örtüsü derken, örtmek kelimesinin yanına masa kelimesinin gelmesi gibi, başörtüsü dendiği zaman da 'örtmek' ('hımar') kelimesinin yanına 'baş' ('re's') kelimesinin 'hımarü-re's' şeklinde gelmesi gerekir. Ayetteki 'hımar' ('örtü') kelimesinin yanında geçen ve vurgulayan kelime 'cuyub' kelimesidir ki, 'yaka' veya 'göğüs' anlamına gelir. Çünkü, aynı kelime 'cuyub' bir başka ayette (28:32) Hz. Musa'nın 'göğsüne/koynuna elini soktuğu' şeklinde geçer. Yani, 'cuyub' kelimesi, 'hımar' örtmek kelimesi ile kullanıldığı zaman 'bihumûrihinne ala cuyubihinne' başını örtmek değil, 'göğsünün üzerini örtmek' anlamına gelmektedir. Geleneksel tüm yorumcular, Kur'an ayetini bilimsel bakışla değil de, birbirlerini taklit edip, 'Başörtülerini yakalarının üzerine kadar örtsünler' diyerek 'Felyedribne' fiilini de 'örtsünler' diye tercüme etmişlerdir. Bu geleneksel yorumcular 'DaRaBe' kökünden gelen bu kelimeyi burada, 'Başörtülerini örtsünler' derken, bir başka yerde aynı 'DaRaBe' kelimesini 'Kadınları DÖVÜN' (Bak. 4:34) diye çevirmişlerdir. Özetle, Kuran'ın orijinal ayeti tüm açıklığı ile ortadayken, elverişli bir siyasal kullanım malzemesi olarak, sürekli gündemde tutulan başörtüsü, Kuran'ın değil, geleneklerin, kişisel görüşlerin dinleşmesinden kaynaklanmaktadır."
edit:alıntıdır. mustafa sağ
nur suresi'nden, 33.ayetinden habersiz olanlardır.özellikle de tefsirinden habersiz olanlardır.

namaz kılmanın tarifi de yoktur, ama namaz kılınır.sonuç itibariyle, örtünmek gibi bir emir varsa bunun standartlaştırılmasına gerek yok, yani illaki başörtüsü türban v.s denmesine gerek yok..örtünme emri kafi.
boşa kürek çeken insanlardır. kuran'da olsa ne olmasa ne, insanlar bunun allah'ın emri olduğuna inanıyorlar mı, bitti o zaman. bakın başka bir örnek vereyim size, kuran'da geçmiyor ama islam'ın birinci şartı gibi algılanıyor ülkemizde;

(bkz: sünnet)
rahmetli uğur mumcu'nun dediği gibi 'bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz.' bu cümle o kadar anlamlı ve o kadar derindir ki.. kuran'ı kerim de başörtüsü olup olmadığı hakkında fikir yürütebilmek için veya bu iddiayı savunabilmek için veya bu fikre karşıt çıkabilmek için önce kuran'ı kerim okunmalıdır.
Kuran'da başörtüsü veya türban kelimesi geçmez; "hımar" kelimesi geçer. Bu kelime 1500 yıl önceki arapların kullandığı "örtü" kelimesidir. Daha sonra bu işgüzar arap erkekleri bu kelimeye "baş örtüsü" manasını verebilmek için tam 1500 senedir uğraşmıştır. işte olmuştur! Yeni adı ile "hicap" denen şey, kadınların saçlarını örtmesi ile sonuç vermiştir. Oysa ki kuran'da sadece bu örtü ile memelerini örtün denir, gerdanınızı örtün denir kadınlara. bu konuyla ilgili 3 ayette anlatılmak istenen budur özce. Sonuç olarak neymiş "This is a man's world" KAdını kapat, kendin şortla gez. I love my religion. tanım yapacak olursak; çok akıllı insanlardır bunlar.
Geçse de siklenilmemesi gereken ilkel kuralları bir şekilde silmeye çalışanlardır.
efem örtünün yazıyo evet ama başınızı örtün demiyor. mahrem yerlerinizi örtün diyor. madem öğrendiniz arapçasını da mealini de söyleyin bilgilenelim efendim.
yazıyor veya yazmıyor(ki saçlarınızı örtün diyen hadisler mevcut) kişinini örtünüp örtünmemesinden kime ne? Yahu ben milletin işine burnunu sokma meselesini anlayamıyorum. Sana ne yahu ister açık gezer ister kapalı.

Çok güzel bir söz vardır;

para ile iman kimde belli olmaz.
(bkz: rehber kuran hedef turan)
şöyle ayarlar alabiliyolarmış

"hoca yine din konusunda uzmanlığı olmamasına rağmen bu alanda ahkam kesip duruyor. Zaten sinirliyim, sinir katsayımı arttırıyor. Baktım bu seferde başörtüsünün aslında islam'da yeri olmadığını, başörtüsünün gereksiz, saçma sapan bir şey olduğundan vs bahsediyor. Bende dayanamadım artık atladım ve aramızda şöyle bir diyalog geçti:

(Ben: B Hoca: Ho)

Ho: Elimizdeki kıllarda keratin, başımızdakiler de keratin. Neden elimizdekilerin görünmesi günah değil de başımızdakilerin günah?

B: Hocam söz alabilir miyim?

Ho: Buyur evladım

B: Hocam elimin derisi de epidermis, bacağımın arasındakinin de. Neden ben söz hakkı almak için elimi kaldırıp size gösteriyorum da, bacağımın arasındakini kaldırıp göstermiyorum?"