bugün

**** bütün müdürlerin göt gibi davranması nedeniyle(istisnalar hariç) genel olarak oluşmuş kanı. bir hikayeyle desteklemek de gerekirse diye düşündüm * ve aşağıya iliştirdim.

bir gün vücuttaki organlar kendi aralarında müdür seçmeye karar vermişler. beyin "hali hazırda hepinizi ben kontrol ediyorum, müdür benim" demişse de öte yandan kalp "ben besliyorum hepinizi kanla müdürlük benim hakkımdır" ve ciğer "ben hava alı$verişi ile kalbi çalıştırıyorum müdür benim" şeklinde veryansın etmişler. her organ kendi adaylığının meşruluğu hakkında tezler üretirken sessiz sedasız bir köşede olan biteni izlemekte olan göt bir anda atılmış, "müdür benim ulan, ben faaliyetimi bir durdurursam hepiniz mahvolursunuz."

götün bu çıkışına diğer organlar götleriyle gülmüşler ki bu göt ü gerçekten çok sinirlendirmiş. "görürsünüz siz" deyip faaliyetlerini durdurmuş, bir nevi gümrük ambargosu başlatmış. bir süre sonra bütün faaliyetleri sekteye uğrayan diğer organlar hep bir ağızdan:

"tamam amenna, müdürümüz sensin yüce göt, biz ettik sen etme" diye af dilemişler. o günden sonra vücudun amiri, müdürü göt olmuş.

işte o günden bu yana bütün götler müdür, bütün müdürler de göt olmuş...

edit:ildi.
(bkz: her müdür bir göt müdür her göt bir müdür müdür)
edüt: başlık başa kaldı.
vücudun tüm organları toplanmış tartışıyorlarmış vücudun müdürü benim diye, mide demiş müdür benim yiyecekleri sindirip vücudu ayakta tutuyorum ben olmasam siz bir hiçsiniz, akciğer demiş benim oksijen alıyorum yaşıyorsunuz, böbrek demiş ben süzmesem bir işe yaramazsınız müdür benim, kalp demiş en önemli organ benim kanı pompalıyorum hayatınızı bana borçlusunuz müdür benim, göt durun demiş 'müdür benim'... bütün organlar kahkaha atmış 'sen kimsin müdür oluyorsun senin bi vasfın yok götten müdür olmaz' demişler.

göt buna çok sinirlenmiş 'siz görürsünüz' demiş.

aradan 1 gün 2 gün geçmiş göt sıçmıyor tutuyormuş kendini içeriyi bir koku bürümüş diğer organlar rahatsız olmaya başlamış uyarmışlar götü 'tamam sıç yeter' hayır demiş göt dalga geçtiniz cezanızı çekin. aradan 3-4 derken birhafta geçmiş içerde feryat figan ortalık foseptik çukuruna dönmüş.organların hayatı tehlikede; yalvarmaya başlamışlar; 'tamam biz ettik sen etme bu vücudun müdürü sensin' demişler.
o günden sonra bütün götler müdür olmuş. yani bütün müdürler göttür sözü buradan çıkmış.
(bkz: müdür bu buna konuş)
personeline asılan, müdüre söylendiğinde, daha bi güzelleşen cümledir.
zorunlu edit: bunda ne buldun merak içerisinde kaldık.
tüm genellemeler yanlıştır. bu hariç. denilebilecek genellemedir.
(bkz: amınakoyulasılar)
şube müdürleri daha da gö.ttür şeklinde devam etmesi gereken başlık.
aslanın eşine tilki tecavüz etmiş, aslan suçluyu bulmak için tüm hayvaları biraraya toplamış, herkese sormaya başlamış, bunu yapanı mutlaka bulacağını eğer itiraf eden olmazsa hepsini öldüreceğini söylemiş, o sırada toplantıya geç kalan çakal nefes nefes alana gelmiş ve tilkiye sormuş neden toplandık diye, tilki de aslanın bi müdür tayin edeceğini söylemiş, bunun üzerine aslanın kim kim diye seslendiğini duyan çakal hemen atlamış ve ben ben ben diye bağırmış, aslan da çakalı arkadan bi güzel becermiş ve çakal yamuk yumuk yürümeye başlamış, bunu gören tilki gülerek; bakıyorum da müdür oldun yürüyüşün değişti demiş.
ruhunu patrona satmıştır.
müdürlere verilen en güzel yakıştırmadır...

ufacık bir hikayeyle paylaşmak isterim ki:
bir gün iç organlar aralarında karar verirler ve müdür seçmek isterler;
kalp derki;
*müdür ben olmalıyım, ben durursam sizin işiniz biter çalışmaz durursunuz, beyin lafa girer ve şöyle der;
*asıl ben olmazsam hiç bir organ iş yapamaz organları ben yönetiyorum!bütün organlar müdür olmak için aralarında tartışırlar ve içlerinden bir ses duyulur ve göt der ki;
*siz ne konuşuyorsunuz asıl ben olmazsam sizin haliniz bitik.herkes şaşırır;
hadi oradan be! öyle şey mi olur altı üstü götsün...
göt; bunlara bir ders vermek ister ve bir hafta boyunca tuvalet ihtiyacını gidermez, tüm organlar iflas eder ve en sonunda pes ederler götün müdür olduğunu kabullenirler.

bu yüzdendir ki bütün müdürler göt...
edit: açtığım başlığın silinmesi de ayrı bir durumdur. bunda da bir müdürlük var ya neyse...
ne oldum delisi olmuş insanların sıklıkla başına gelen bi durumdur. neymiş efendim müdür olmuş bok olmuş başımıza. ulan kitapsız iki gün önce birlikte sigara içiyoduk balkonda ne zaman kabardı o götün.
bana arkadaşımın anlattığı bir hikayeyi hatırlatan söz;
vücudun organları arasında bir tane müdür seçilecekmiş. beyin demiş ki "ben olacağım, sizi yöneten benim", göz "ben olacağım, görmenizi sağlayan benim" demiş, organlar böyle konuşmaya devam ederken göt oradan çıkmış ve "ben olacağım tabii ki" demiş. götün bu söylediğini duyan diğer organlar gülmeye başlamış, götten müdür mü olur diye aralarında konuşmaya başlamışlar. daha sonra göt, "siz görürsünüz" demiş, bir hafta sıçmamış ve bütün organlar bitme noktasına gelmiş. organlar daha sonra "tamam sen ol demişler". işte o günden sonra bütün müdürler göt, bütün götler de müdür olmuş.
hayata dair göt eden gerçeklerden sadece biri..

bundan yaklaşık olarak iki hafta önceydi... o sabah yine her zamanki gibi sıradan bir sabahtı. hani hiç farkı yoktu diğer sabahlardan, sıkıcı, kasvetli ve boğuk...

ne olduysa, şirkete adım attıktan sonra oldu... henüz kahvaltımı bitirmemiş ki; (bağlı bulunduğum) müdürüm (ulan ben senin köpeğin miyim de sana bağlı bulunuyorum. it oğlu it... yoksa içimde kalacaktı. tipini siktim. parantez içinde yazmanın yaşattı çocuksu mutluluk. oh be rahatladım.) patronun (bu arada potron değimiz şey, yani patron. anlaşılacağı üzere adını bile telaffuz ederken tedirgin olunan ve tamamı taşaktan müteşekkil bir adam. hani işe başlayalı beş sene oldu, bu big taşaklı, big patronla henüz en fazla onbeş cümle etmişliğim var. ki onunda yarısı telefon arkasından.) geldiğini ve benimle görüşmek istediğini söylediğinde yediğim poğaçalar boğazımda düğümlendi. o an, sabahımı piç eden müdürüme, dünden kalma bayat küfürlerimle mukabele ederek, seyirte seyirte odasına gittim. içeri girdiğimde kendi kendime bu sabahların bir anlamı olmalı dedim. ama ne anlam. bu nasıl bir ima allahım. aman allahım! bi hürmet, bi sevgi gösterisi, bi hadi canını yidimcilik, bi muhabbet... o an, öyle berbat bir hissiyata kapıldım ki oğuz hakseverin seçkisinden ve o ajitatif retorikle yüklü dilinden, anlam dünyamızı genişleten tüm kareleri ucuz birer pornografik imge olarak şerh edebilirdim. böylesine saçma salak hatta salak sepelek bir hale sadece bir kez düşmüştüm. o da evlendiğim geceydi. (yok devenin nalı! anlatacak değilim tabii ki! ayıp olum böyle şeyler!)

sonra patron benden hal hatır sordu. müdürüm sırıttı pişmiş kelle gibi. ben cevap verdim başım önde. mağrur ve biraz da mahçup bir edayla. (anlayın halim ne boktan, ne ters köşe...) patron dedi ki; bak kanuni (bana hey lanet olası pislik der gibi geldi. e malum alışık değiliz böyle muhabbetlere), konuşmaya devam etti; senin buradaki görevini en güzel şekilde ifa ettiğini ve işe başladığın günden beri ivmelenen bir başarı grafiği çizdiğini takdirle izliyorum derken (bendeki iz düşümü senin tek problemin bu boktan şirkette boktan rakamlarla kafayı yemiş olmak. oldu), ben sustum o söyledi; bu duygu ve düşüncelerle senin yeni girdiğimiz sektördeki, firmamınız müdürü olarak görmekten mutluluk duyarım derken (bana alttan alta, senin gibi koca götlü boktan birini ancak boktan yapılma bir apoletle onurlandırıp, ancak götlüğünü tescil edebilirim. der gibi geldi.). devamında ağızından bal dalmıyor ve bu görevi kabul edersen çok mutlu olurum. ki etmemek veya biraz düşünmek isteyebilirsin ki bunu da anlarım. kararını rauf beye bildirirsen sevinirim. dedi ve çekip gitti. (böyle bir durumla daha önceden karşılaşmadığımdan ötürü ciddi derecede anlam kaybına uğramış bir vaziyette; şimdi göt olmuş bir vaziyette siktirol git! dediğine yemin edebilirim..) olum o an anladım ki müdürler hakikaten göt. o konuşmadan sonra kendimi yeni temizlenmiş bebek poposu pembeliğinde hissediyorum.
ve müdürlerin göt olduğunu tastikliyorum..
kişiye göre değişkenlik gösteren durumdur. şahsen, patronun beni içtimaya çektiği durumlarda, konudan haberi bile yokken "ben onay vermiştim buna ya" deyip ben "eaaaaa.." diye ağız değiştirmeye çalışırken, bana göz kırpıp "sen dosyayı gönder de ben gerisini hallederim." diyerek de beni oradan azat eden hayvani iyilikte bir müdürüm mevcut. şanslıyım, evet.
terside doğrudur.
(bkz: genç müdürler rahatsız)
(bkz: göt fıkrası)
Bütün vasifsizlarda cahil.
doğrudur bir ara öğretmen zilinden sadece 5 dk geç kaldım diye fırça atan piç kurusu bir müdür var...
erkek götü anlamında göt değil mi?
valla vardır böle bişi ya.