bugün

şeker, baharat, vee iyi olan her şey.
para lan para. sen şimdiki kızlara beş parasız bi git bakalım noluyo.
görsel .
(bkz: e=mc2)
kisiden kisiye degisen formuldur. bazilari icinse formul bile yoktur.
aşkın formülü olmaz hacılar. aşık olursun bir süre devam eder veya etmez. o aşkı sevgi ve saygı ile yürütmenin formülünü aramak lazım. bu işler de formülle olmaz zaten.

iki tarafta kendisi gibi davransın yeter. elbet ruh ikizi denen şey çıkar karşınıza.
yarı yolda bırakmak+saygısızlık+güvenmeme+yalan+...= aşk *
Olmayan formüldür.zira aşk denen şey sadece kalpten gelen sevgi çokluğu değildir.
google da arat da gör amk.

sqrt(cos(x))*cos(300x)+sqrt(abs(x))-0.7)*(4-x*x)^0.01, sqrt(6-x^2), -sqrt(6-x^2) from -4.5 to 4.5
Acı+ikiyüzlülük+güvensizlik+maske+pişmanlık=Aşk.
en basit formülü:
duygular - mantık = aşk.

düşünce + sevgi + beslenme + üreme + inanç = insan

uzun formülü;

sevgi + üreme -(düşünce + beslenme + inanç) = aşk
güzel ağız kokusu
Sen/ben=Hiçiz.
http://bigthink.com/ideas/19484
Nane limon kabuğu bir güzel kaynasın aman
Ha ha ha ha ha içine hatmi çiçeği biraz tere otu katasın
Aman
Ha ha ha ha ha hatta biraz tarçın bir tutam zencefil aman.
(bkz: havuçlu tarçınlı kek)
eheheuehue. evreka ehueheuhe

herkesin aradığı formülü üç kelimeden fazla entryleri kimsenin okumadığı bir sözlükte yazmak ne kadar acı verici bilemezsiniz. belki de aşkın formülü yüz yıllar öncesinde açıklanmıştı da kimse okumadan heba olup gitmişti.

sen bu yazıyı okuyorsan şanslı azınlıktansın demektir. kopyala yapıştır deyip forward etmende bir sakınca yok. yalnız bir yere entrynin adresini de eklersen sevinirim. o kadar.

formül için sabırsızlandığını biliyorum. sabırsızlık iyidir. sabır da iyidir. ama hepsi kararında güzel. düşünsene bu formül ilk insandan beri bilinseydi neler olurdu ya da olmazdı mı demeliydim. ben söyleyeyim romeo ve jüliet, ferhat ile şirin, kerem ile aslı, leyla ile mecnun olmazdı. madam bovary ile dr. jivago olabilirdi belki bilemiyorum. ama şu var ki sabırsızlık etmekte haksızsın.

bu formül için insanlığın milyonlarca yıl trilyonlarca can harcaması gerekti. nerden düştüm ben bu aşka diye bokunu yemiş karga gibi düşünülen zamanları saymıyorum bile. üstelik ben neler çektim haberin yok. kaç kere aşık oldum kaç kere olundum işin garibi aşık olunca da aşık olununca da üzüldüm. aşık olunca kendi adıma, olununca karşımdaki adına. kaç şiir yazıp kaç paket sigara içtim hesabı yok. kaç tane aşk tanımı okudumsa beğenmedim. dur kaçma.

bu kadar ağırdan satıyorum ya sanma ki formülü buldum bulalı çok mutluyum. kafam karışık, huzursuzum. benim ideamla bulduğum şey örtüşmüyor hatta taban tabana zıtlar. olmamalıydı böyle diyorum ama belki de ben böyle olmamalıydım. her neyse kıymetli okuyucu madem bu kadar meraklısın hadi bakalım girişelim işe.

bu formülde iki değişken var. birincisi ilk kişinin menfaati ikincisi ikinci kişinin. ilk kişinin menfaatine x diyelim ikinci kişinin menfaatine de y. ve ilk kişi aşık olan olsun, a diyelim, ikinci kişi de maşuk olsun b diyelim. öyleyse değişkenlerimizi ax ve by olarak yazabiliriz. senin de gördüğün gibi değişkenlerimizin birbirleriyle alakaları yok. ama sıkma canını aşk da öyle bir şey zaten. hani bazı insanlar duyarsın biz bir elmanın iki yarısı gibiyiz derler, birbirlerini tamamladıklarından dem vururlar. işte o kişiler ax+by=1 eşitliğini sağlayan kişilerdir. ki mevcut veriler ışığında ideal aşk budur.

a kişisi tatmin edilmeyen bazı isteklerinin farkına varır ve aşık olmaya karar verir. (bu kararı “bugün de güneş pek güzelmiş bari aşık olayım” şeklinde düşünen eblehlere kafam girsin.) yukarıda x olarak ifade ettiğimiz karar verici kişinin menfaati o kişinin karakterine göre pek çok değişkenin bir fonksiyonudur. örnek vermek gerekirse maddi tatmin ($), manevi tatmin (mt), gelecekten beklentiler (gb), hayal gücü (hg), inançlar (i) vs. yani:
x=f($, mt, gb, hg, i, ….....)

bu fonksiyondaki değişkenlerin birebir b kişisiyle ilişkili olduklarını vurgulamama gerek yok sanırım. şöyle ki; maddi tatmin dediğimiz olayın büyük kısmı b kişisinin fiziki yapısıyla alakalı. bilmem anlatabildim mi?

aynı olayın maşuk kısmına bakacak olursak vaziyet şöyle. bir a kişisi var ve ondan hoşlanıyor. hemen çarklar çalışıyor ve şöyle bir değerlendirme yapılıyor.
y=f($,mt,gb,hg,i.......) ne sanmıştın?
olayın özü şu: eğer;
ax>by=> b kişisi faydasını maksimize etmek amacıyla bu ilişkiye yanaşmıyor ki bu durumda tek taraflı aşk oluyor.
ax=by=> olay tamimiyle b kişisinin alternatiflerine kalıyor. daha iyi bir alternatifi olduğu sürece o iş yaş.
ax a kişisi aptaldır ki aptalların matematiği olmaz. ama o aptallıkla mutlu olması zor.

velhasılı kelam aşk matematik değildir. ama sen farkında olmadan bir sürü his, tecrübe, beklenti vs. senin aşık olmanı ve olacağın kişiyi büyük oranda etkiler. aynı şekilde aşkının kabul görmesi de karşı tarafın benzer etkenlerine bağlı.
dersen ki “ağa sikerim ben böyle aşkın ızdırabını” ben de derim.