aşkım kelimesinin artık çok ucuz bir kelime olması

anlamsızlaşmaya başlamıştır. herhangi bir hitaptan farkı kalmamıştır. hayalgücünüzü kullanın biraz.

Diline pelesenk etmiş kişilerce bıktırmıştır.

kezbanların bir de kendi aralarında birbirlerine aşkım, bebeğim, bitanem demeleri de göz önünde bulundurulunca, sevdiğim kişiye lan demek daha cazip geliyor. mesela "naber lan canını yediğim" cümlesi "naber aşkım" cümlesini döver benim nazarımda.

aslında onu ucuzlaştıranda yine bizler neden diyecek olursanız şimdi aşkım kelimesini bir hissederek söylemek vardır birde hani günlük konusma anında söyledigin aşkım vardır farkı bilmek gerek. uygulamak gerek.

En iyi arkadaşına bile aşkım diyenlerden olabilir mesela. Ya da laf olsun diye söyleyenlerin marifetidir.
Aşık olmadan "aşkım" diyebılmek de neyin nesiyse...

Gırtlaktan konuşan kişilerin ağzından çıktığında aşktan soğutan kelime.

duyuldugunda etrafta ergenlerin cirit attigina isaret eden kelimedir. insani arik baymakta ve sevgiliye orijinal lakaplar bulmak gibi bi gudu olusturmaktadir.

aşk ucuzladı aşk. ucuzlayıp, ayak altına alınmıştır o. kavramın yozlaşmasıdır. aşka hürmet bile yoktur. çok benciliz bir kere. o elmayı yemeyecektik.

insanlık denedim, beğenmedim.

diyecek insan bulamazsan çok değere biner.

aşkım, aşkısı, aşkitom diye türevleri vardır. hangisini olursa olsun fazla kullanmak ilişkiyi yapış yapış yapar.

her şeyin azı karar çoğu zarar.

aksi iddia edilemez düşüncedir. 3 günlük tanışıklığı olan insanların ağzına sakız olmuş gibi ' aşkom aşkom ' diye ortada gezmeleri kadar aşkı yerler altına alan, paspas yapan bir durum yok. pis ağızlarınızda yoğura yoğura rezil ettiniz güzelim duyguları. ucuz insanların elinde iyice kelepire çevirdiniz. sizin yüzünüzden insanlar aşka saygı duyamaz inanamaz oldu.

Adını duyduğumda kusacak gibi hissettiğim kelime .

kürtler bile kullanır olmuş arkadaş. hayır kaba saba heriflersiniz aşkım falan kişiliğinize doğanıoza aykırı kullanmayın gidin kadımım karım kocam deyinsiz.

en ufak bir hoşlanmayı, heyecanı bile aşkından ölüyormuşçasına dramatize eden ergenler ve ergensi beyinler yüzündendir efendim.

herkes leyla mecnun aşkı yaşıyor koduğumun yerinde, herkes bulunmaz hint kumaşlarıyla, ruh eşleriyle birlikte.

ne hikmetse ondan ayrılıp 3 ay sonra bulduğu sevgilisiyle de aynı yoğunlukta, aynı cıvık düzeyde yaşayabiliyor bu "aşk" dediği zımbırtıyı.

bu kadar kolay mı lan? bu kadar ucuz mu? yok 3 ayda bir bulunacak kadar basit bir şeyse neden yüceltiyorsun bu kadar?

brezilya hep senin bok yemelerin bunlar. çekmeyecektin o pembe dizileri zamanında.

edit: ne kadar ciddiye almışım amonyum. aşkım sen bana bakma! *

Gercekten seni seven ve sevdigin bir adamdan duyman cok guzeldir.

yerine göre değişebileceği gerçeğiyle bambaşka yollara sokulabilinecek düşüncedir. örneğin bu bayan şu şekıl der şu bayan şu şekıl.