bugün

film galiba. ismi biraz tehlikeli gelse de kulağa, izlenmeye değer gibi geliyor.
nurgül yeşilçay ın enfes göründüğü ilk teraser malum ortamlara düşmüştür.

http://www.youtube.com/watch?v=ImJqQ7wKZRg
nurgül yeşilçay varsa giderim. yeter ki kaba saba dizilerde oynamasın. bu cilveler bu minnoşluk onunla bütünleşmiş.
fragmanın sonunda ilginç bir soru var.
sevişirken gözlerine değen tek adamı reddedebilir misin?
efsane olmaya aday bir osman sınav filmi.
18+ ayarlaması yemiş olan filmdir.
Bu filmden çıkınca ağlayanlar "evim sensin" den cıktıktan sonra ağlayanlarla aynı kişilerse hiç bulaşılmaması gereken filmdir.
Hayatımda izlediğim en saçma filmlerden biri.
Hollywood filmlerine baktığımızda bir erotik sahne vardır, ikincisi vardır bedenler dans eder. izleyenler gerçekten yanındakinden utanır ve birbirine bakıp vay be der. ama o filmde o sahneler gereklidir ki filmin akışını onlar dengeler.
Osman Sınav'ın bu filmde anlatmak istediği şeyi tamam anladık. konuyu da anladık. her şeyi anladık daha ilk 15 dakikasında. peki neden saatlerce bir olayı anlatıp duruyor? oyuncuların farklı bir konuya daldıklarını görebiliriz örneğin ezgi asaroğlu'nun nurgül yeşilçay ile aynı sanat okulunda bulunması, kıyafet seçimi vs.

peki neden şaşırmadık bütün filmi izleyenlerle birlikte?
Bütün salon neden onlar ağlarken oyunculuklara kahkahalar atıp güldü?
herkes neden isyandaydı bir an önce bitsin diye?
seks sahnelerinden mi?
hayır. geçişler, filmin işlenmesi berbattı! hiç kusura bakmasınlar bollywood'da bile filmler öyle güzel işleniyor ki filmdeki gereksiz dans, müzik tadı tuzu oluyor.
aşk kırmızı da o kadar gereksiz sahne ve geçiş vardı ki hayatımın yanlışıydı bu filme gitmek. geri kafalılıktan değil gerçekten her şey o kadar abartıydı ki Türk sinemasına darbe vuracağız derken öldürmüşler.
ben nurgül yeşilçay'ın filmin sonundaki sahnesine, ağlayışlarda neden inandırıcılık görmedim?
(gitmeyenler için sonunu söylemiyorum, osman sınav'ın ekmeğinden etmeyeyim sonuçta gişe beklentisi yüksektir o kadar reklama)
n-e-d-e-n şaşırmadım?
neden umrumda değildi o son sahne? neden tüm seyirci film bitince ikinci yarıya girdiğine pişman oldu ve birbirinin yüzüne baktı?
ağlayan, duygulanan bir tek insan göremedim. çok üzgünüm.
hiç etkilenmedim.
yine bir hayal kırklığıdır. türk sineması nereye gidiyor klişesine bağlamıycam.
filmi izlemedim ama kelebegin ruyasini izlemeden once fragmanini gormustum sinemada o yuzden konusu bikiyorum allah askina tayanc ayaydindan baska adam kalmadi mi oynatcak su tip T e bir adam nasil iki kadinin asik oldugu adam olarak oynatilmis anlamadim.
mükemmel film.özellikle 2.yarısı.

filmin konusu çok klasik ki klasik olması kötü olduğunu göstermez ve diyaloglar fena halde güzel.
(bkz: aldatılan 2 kadının konuşması)
+13 yaş sınırı getirilmiş osman sınav yapımı sözde türkiş aşk filmi. öncelikle siz siz olun filme giderken arkadaş kurbanı olmayın, o alınan bilet görülecek*. kurguyu yanlış yerlerde aramış osman sınav, sanki filmi çekmiş ama montajda sahneler silinmiş. bir şeyler eksik.

ezgi asaroğlu' nun o ha ağladım ha ağlayacağım suratı, o mimik karmaşası insanı deli ediyor. ağlayacaksan ağla! yüz felci geçirmek nasıl bir şeymiş uygulamalı gösteriyor ezgi asaroğlu.

nurgül yeşilçay herzaman ki gibi, yahu be kadın her rolde aynı kişiyi oynuyorsun. rol oturmamış.

tayanç ayaydın, aktörümüz aliye deki sümsük rolünden maskülen bi role geçiş yapmış**
osman sınav yapımı filmlere giderken tekrar düşünelim.***
tayanç ayaydın ne alaka dediğim filmdir. memlekette adam mı kalmadı.
bir aldatma hikayesi.
Ezgi asaroğlu için izlenmesi gereken 10 üzerinden 6.2 notu hakeden film. Filmin en etkileyici sahnesi nurgül yeşilçay'in yağmurlu havada arabayı sürerken direksiyonu kırıp uçurumdan yuvarlanarak ölmesiydi.
leyla ile mecnun dizisinin leylası ezgi asaroğlununda bulunduğu güzel olmasını umduğumuz(filmde ezginin olması ayrı bi güzellik) tipik bir iki kadın bir adam filmi gibi.
herkesin birbirini s*ktiği film. en son ferhat karakterinin şahin karakterini s*kmesini bekledim ama gerçekleşmedi. bu filmde ağlayanlar da cinsel hayatı kötü olanlardır, daha doğrusu olmayanlardır. filmin son sahnesi de cüneyt arkının uçurumdan yuvarlanan oyuncak arabalar sahnesini aratmadı.
nurgül yeşilçay sevişşin belki izleyen olur mantığıyla çekilmiş filmimsi. rezalettir.

film boyunca yaptığım bütün ön varsayımlar doğru çıktı. oyuncu kadrosuna mı neye güvenmişse artık basit bir olayı film yapıp önümüze koymuşlar.

not: ya sen koskoca Leyla ile Mecnun'un Leyla'sını oynamışsın. Yakıştı mı şimdi sana bu film. öyle domalmak falan olmadı ezgi.
aşk gibi yüzyıllardır anlatılan, ve daha dibi görülmemiş bir madenin içine etmiş, bırakmışlardır bu filmle. ilk defa, ahir ömrümde ilk defa, filmin yarısında çıktım. Dayanamadım bu işkenceyi. Başrol oyuncularının, başta Nurgül Yeşilçay olmak
üzere çok büyük paralar karşılığı oynadıklarını düşündüğüm, ama buna rağmen, neden bu filmdeyiz, neden bu replikleri söylüyoruz, kurtarın bizi bu filmden diye bağırdıklarını her sahnede hissettiren filmdir. Bize bunu neden yaptın Osman Sınav?
aldatılan kadınların izlemesi kesinlikle tehlikeli ve yasaktır.

izledikten sonra intihar edebilirsiniz.
öncelikle,tayanç ayaydın'ın aliyeden sonra geçirdiği evrimi hepimiz görmüş bulunduk bu filmle.o kaslar o dövme o gamzeler en önemlisi nazlıyı ilk gördüğündeki o ağlamaklı bakışıyla yapma der gibi bakması beni eritti zannerdersem.
yapılan yorumlara baktım da bi çok kişi beğenmemiş,yarısında çıktım diyenler bile var,bense bu sene izlediğim en vurucu filmlerden biri diyebilirim.belki karakterlerde kendi hayatımı gördüğüm için,belki başka yönlerden bakabildiğim için bilmiyorum.
filmi aslında 3 kişinin gözünden yorumlamak lazım,aldatılan kadın,aldatan ve ilk aşkı arasında sıkışmış erkek ve ilk aşk.hepsi bi yönden haklıymış gibi dursa da filmi izlerken aldatılan kadına bi türlü anlam veremiyorsunuz.lan ben olsam hepsini sikerdim derken buldum kendimi,kadın gidip arkadaş oluyor nazlıyla. hayatına girmeler filan.çok ilginç gerçekten.ferhatın yaptıkları,önce nazlının yatağına girip sonra karısına dönmesi,karısının onu herşeyi bilirken o kadının yatağından kalkıp geldiğini bilirken hala kollarını açıp onu alması bize aldatılan ama bırakamayan çok seven kadını hatırlatıyor.e bi yere kadar gurur diye bişey var demeyin,insanın gözü yaşadığı şoktan hiçbişey görmeyebiliyor! bir yandan kocasını başka bi kadına yaptırması, orda iş arkadaşına da benim ondan neyim eksik,benden daha mı iyiydi diye bağırırken onun dudaklarına yapışmasını çok doğal buldum.insan o şoktan herşeyi yapabilir.yalnız oyunu fazla sürmesi ve ferhatın onu yakalaması,biraz sıktı gibi geldi.hele sonunda masal!a sahip çıkmaları,3ü birlikte resim yapmaları filan oha falan olduğumun resmidir.
ferhatın yönünden bakarsak,evet karısını 'çok' seviyor ama aldatabiliyor.kim olursa olsun,ister ilk aşk,ister adriana lima aldatmanın hiç bir şekilde açıklaması yoktur.seven insanın aldatabilmesini de aklım almıyor.ama oğlumuz ferhat bi yandan nazlı ona artık durmalıyız derken duramayız nazlı,biz yıllar sonra bir araya geldik ve bişiler yaşadık bu tesadüf olabilir mi demesi,resmen karısına dur bakalım sen bi kenarda bende geçmişimle hesaplaşıp geleyim demesinden farksız.bi yandan nazlının yatağına girmesi,elinde şarapla gülle kapısında belirmesi,sonra ordan çıkıp hiiiç bişey olmamış gibi karısının yatağına girmesi bravo diyorum şerefsizliğine.ama oyunculuk olarak hakkını verelim ki,nazlıyı ilk gördüğünde o karnına yumruk yemiş gibi bakışları,ağlamaklı suratı,yapma okuma o şiiri der gibi bakması,nazlı intihar ettikten sonra kapı önünde kendini yere atarak ağlaması,çaresizliğin resmidir.
nazlının yönünden bakarsak,ilk aşkı,ilk erkeği,kollarından çekip alınarak bi pezevege hapsoluşu insanın içini gerçekten acıtıyor.yıllar sonra ilk aşkıyla böyle bi ortamda karşılaşması,başka erkeğin kucağından alınması,orospu muamelesi yapılması,en sonunda başından kurtulamadığı belalısıyla birlikte kendini ölüme teslim etmesi.yazıklarla geçen bi hayatın sahibi nazlı.
film boyunca sadece 1 şarkının dönmesi,ama her sahnede başka duygular hissettirmesi de ayrıca başarılıydı.
porno morno değil. şu film amerika'da çekilmiş olsa dibiniz düşerek izlerdiniz. ha filmi beğenmedim orası ayrı. kurguyu önemsemeyerek sadece 1-2 sevişme sahnesiyle sansasyonel olmaya çalışmış bir film.
bank kırmızı
Osman Sınavı çok bilmezdim ama bu filmden sonra öğrendim. Kesinlikle hem yönetmen hem de senarist olunamıyormuş sayesinde anladık. Güzel türkçe senaryo ve senaryo yazarı ypktur görüşümüzü güçlendirdi kendileri bu filmle. Bir şey bu kadar mı eline yüzüne bulaştırılır gördük. Filmin ilk yarısı yukarılarda da dendiği gibi gayet hoş. Konu sağlam ama sonuna Osman sınav dokunuşları ile ulaşıyorsunuz ve rezil olyor film. En saçma durumlardan biri o arab patlatma sahnesi. Arkadaş bu kadar kötü bir son olabilir mi. Nurgül yeşilçay yaşlanıyor ama Ezgi asaroğlu da klişeye bağlamış durumda. Yüz mimikleri ile nereye kadar. Oyunculuk yüz değildir sadece ve ayrıca sadece sevişebilmek de değildir. Ama öğrenir belki ilerde. Velhasıl paranızı çöpe atmayın başka bir filme gidin daha sonra dvd alır evde seyredersiniz bu filmi.
nurgül yeşilçay manyağı olan arkadaşım sayesinde izlediğim film.

--spoiler--
filmde nazlıgül'ün söylediği 'ulan ne farkeder sen sikmeseydin şahin sikecekti beni' lafı,

ferhat'ın sırt fetişisti olduğu,

nazlıgül'ün memeleri,

zeynep'in ha ağladım ha ağlayacağım ifadeleri,

şahin'in filmde bir ferhat'ı pompalayamayışı..

olaylar bu dörtlü arasında gelişip karlı çıkan tek insan şahin oluyor. isminin hakkını verebilen tek oyuncu. *
--spoiler--
komedi dalında ödül adayı filmdir.
güncel Önemli Başlıklar