aynı ürünün türkiye için daha kalitesiz üretilmesi

Peşin not: ekşi sözlükten araktır.

--spoiler--
ab üyesi letonya'da aynı marka ve aynı ambalaja sahip ürünlerin batı avrupadakilere göre daha düşük standartlarda satıldığından şüpheleniliyormuş. özellikle zengin ülkelerden gelen turistlerin aynı marka ve aynı ambalaja sahip olsalar da kendi ülkelerindeki içecek, çikolata ve gıda ürünlerinin daha lezzetli olduklarını söylemelerinden şüphelenmeleri üzerine bakanlık ülkeye ithal edilen 20 adet ürünün labaratuvarlarda detaylı analizini yapacak. öncesinde de ab komisyonu başkanı juncker üye ülkelerde aynı marka ile satılan ürünlerin bazı ülkelerde daha düşük kalite ile satılmasının kabul edilemez olduğunu açıklamıştı.

--spoiler--

Ekşici arkadaş burada Letonya'da böyle oluyorsa Türkiye'de kim bilir neler döndüğünü hayal bile edemediğini söylüyor. Türkiye için durum daha vahim elbet lakin Türkiye'den başka her ülkede olağan bir durumdır. Aslında sorun da değildir. Sorun dediğiniz şey her ülkenin farklı farklı damak tadı olamasındandır.

Örneğin Türkiye'de Türk icadı olan Yoğurdun çeşitli şekillerde üretilmiş olması (kaymaklı, tava, süzme, homojenize) lakin başka ülkere baktığımızda yoğurdu meyveli olarak bir atıştırmalık diye satarlar.

Bu durum sadece gıda için geçerli tabi. Gıda harici her türlü ithal üretim için endişelenmeli asıl.

Çaykur türkiyede üretilip türkiye de en kötü mahsülünün dağıtılması da örnektir.

günahı boynuna da sanırsam asus.

Coca cola net.

Yiyecek endustrisi icin nasildir bilmiyorum ama giyim endustrisi icin gecerlo durumdur. Olayi ayakkabi endustrisi icin ozetlemek gerekirse;

Urunler uretilirken su ulkeye dusuk kaliteden bu ulkeye yuksek kaliteden satalim gibi bir art niyet aranmamaktadir. Mesela fiyati 300 dolar olarak belirlenen bir ayakkabinin stoklarinin bati avrupa yada kuzey amerikaya yonlendirilmesi tamamiyla bu bolgelerde yasayan insanlarin bu ayakkabiyi satin alacak alim gucunun diger bolge ulkelerine daha yuksek olmasindandir. Ote yandan ayni ayakkabinin stok yonlendirmesi turkiyeye bu ayakkabiyi satin alabilecek alim gucune sahip bolge ve sehirlere daha sinirli sayilarda yapilir.

Ayakkabicilik sektorunde uluslararasi kalite olarak 3 segment vardir. bati avrupada 1. Segment ayakkabilar alinabilitesi daha yuksek oldugu icin yogun satilir, mesela turkiyeye de segment 2 veya 3. Kalitede ayakkabilar yollanir cunku nufusun geneli 1. Segment ayakkabiyi alacak alim gucune sahip degildir. Olay tamamiyla alim gucuyle alakali.

hemen hemen her şey de böyledir. tofaş ve renodan bu duruma yeterince aşinayız.

sanırım Samsung güney Kore de arka kapakları plastik değil metal satiyormus diyolla.

(bkz: valla ben haberlerin yalancısıyım)

arkasindankonusulanadam

Bosch /siemens, Coca Cola, Pepsi Cola, nestle hiç düşünmeden bunu bariz şekilde yapan ilk planda aklıma gelenler yurt dışına gidip gelen kimseler zaten rahatlıkla bu markalardaki bu farkları biliyorlardır zaten. ..

Dikiş makinesi alacağım, piyasa araştırması yaptım. Siemens favorimdi Alman markası olduğu için. Araştırma sonucunda göre Siemens e verilen paraya yazık olduğunu öğrendim.
Beyaz eşyada Bosch da öyle.

Eeyy Avrupa bizi niye kıskanıyorsun, niye kötü ürünleri bize iteliyorsun? Güzel dikiş dikmek bizim de hakkımız değil mi?
Biz daha iyisini yaparız da padişahı ve avanesini beslemekten üretmeye mecalimiz kalmadı. Az insaflı olun yahu.

dünya markası olan giysilerde (nike, adidas, h&m, benetton vb) olan durumdur. ülkemizde ikinci kalitelerinin satıldığını bizzat bu firmalara fason üretim yapan türk firmalarından öğrendim. üretim raporlarında bile ikinci kalite diye belirtilir bizim gibi ülkelere üretildiğinde. bizzat o raporları gördüğüm için bunu söylüyorum.

Pharmaton. içerisindeki ginseng boku şeysi avrupa dakindem daha düşük. (Haplar aynı ağırlıkta.)

birçok iyi ürün ve ya iyinin kötüsü lüx sayılan ürünlerin bize itelenişidir. ilerde başka bir başlık altında bunları listeleyip sizlerin bilgisine sunmak yoluyla farkındalık oluşturmaya çalışacağım.

Kendimce ''bir insanın temel ihtiyaçları ne ise ülkeninde onlardır'' diye düşünürüm. Ülkenin kendi kendine yetebilmesi için; dışarıdan birşey almadan halkını doyurabilmesi ve ihtiyaçlarını karşılayabilmesi lazım. Aslında devlet ön ayak olur, teşvik eder, vatandaş çalışır. Otomobil üretmeyi o bu üretmeyi bir geçin, bizim rusyadan tarım ürünü almamız bile saçma. Kendi giyim kuşam için firma eksikligimiz var. Bunları tamamladıktan sonra birşeyler yoluna girmeye başlar. Tabi fikrimce..

Piyasada rekabete girebilmek için ucuz malzeme kullanılır.

avrupadaki boklar dahami kaliteli ;)