bugün
- iplerle yaptığım sanatsal çalışma14
- 31 mart 2024 yerel seçim sonuçları19
- üsküdar da açık alanda mastürbasyon yapan adam21
- fenerbahçe'nin ligden çekilmekten yine vazgeçmesi15
- tamer karadağlı8
- klarnet calan sarapci koala 69
- hollanda da ineğe hallenen gurbetçi18
- sözlüğün yaşlılar heyeti üyeleri12
- sözlüğün en güzel kızı belli oldu20
- insan olmaya ceyrek kala26
- karabük üniversitesi13
- hazreti meryem olduğunu iddia eden kadın37
- eski yazarları özlemek14
- chp'nin kölesi olmak11
- yazarların elit zevkleri17
- ırkçılığın kötü bir şey olmadığı gerçeği19
- sözlük erkekleri sözlüğün kanseridir17
- oruç tutmayan müslüman18
- moskova saldırısını yapanların türkiyeden geçmesi14
- dedikodu yok mu dedikodu diyen kadın yazar13
- yolda çırılçıplak bir kadın görsen ne yaparsın15
- kutsal perşembe ritüeli11
- 2024 yerel seçimleri12
- ab'ye girmek için tüm tavizleri vermeliyiz12
- erkekleri kullanıp atmak10
- dünya ilahi bir gücün kontrolünde mi9
- şeriate göre lgbt'nin hükmü16
- allahın insan suretine bürünmesi imkansız mı15
- zalbert ramstein tipi yıkıklık14
- sahurdayız uludağ sözlük17
- en iyi çikolatalı gofret markası15
- yazarların 2010lu yıllarda en sevdiği 3 yıl25
- anın görüntüsü8
- icardi190544
- bir sözlük kızını sahiplenmek17
- icardi1905 silik olsun kampanyası13
- kastamonu da kafasına ampul takıran akp'li genç16
- iftara sözlük yazarı alsanız menü tavsiyesi10
- iftara davet edilecek sözlük yazarları23
- heykele tecavüz eden adam8
- kendisini otorite sanan yazarlar9
- ideal erkek fiziği anketi33
- emekliler ek iş yapsınlar diyen mhp'li vekil8
- dinsiz olmakla övünen yavşak13
- manyak olmaya karar verdim21
- kadınlar beni neden hep reddediyor14
- laftan anlamaz sözlük yazarları8
- kuresel ikinma'nın artık eskisi kadar yazmaması9
- et fiyatlarının insanları çıldırtmıyor oluşu8
- akp'ye oy vermeyen emekli şerefsizdir23
avusturya lisesi'nin yesil kapisinin karsisindaki hastane.
asıl adı avusturya sen jorj hastanesidir.
yerini filan merak eden varsa buyrun http://www.sjh.com.tr/
sitesini frontpage ile kapıdaki güvenliğin boş bir zamanında yaptığı hakkında rivayetler var.
avusturya lisesinde neden konser, festival vs. yapılmıyor sorularına yanıt olarak gösterilen hastane. (bkz: bak karşıda ne var)
Korku filmlerindeki gibi hastane. bomboş, arkanızdan biri gelip sizi boğsa ertesi gün anca bulunur cesediniz.
Ama yeri tam anlamıyla harika.
Ama yeri tam anlamıyla harika.
Beyoğlu ilçesi'nde, Galata'da Medrese Sokağı üzerindedir.
Kuruluş tarihi 1836'ya kadar gitmekle birlikte hastane kayıtları 1840'tan başlamaktadır. Önce Taksim'de Feridiye Caddesinde ahşap bir binada, Avusturya-Macaristan imparatorluğu Milli Hastanesi ve Avusturya Gemiciler Hastanesi adlan ile faaliyete geçmiştir.
Dr. Lorenz Rigler tarafından yönetilen iki katlı hastanede 40 yatak bulunmaktaydı ve gemicileri tedavi etmek amacıyla açılmıştı. Hastane 1854'te Galata Çınar Sokağı'nda (bugünkü Kart çınar Sokağı) bulunan Küçük Kapuçin Manastırı denilen eski manastır binasına taşınmıştır. Avusturya hükümeti 1870'e kadar hastaneye her yıl yardımda bulunuyordu. Ayrıca, Avusturya tahvillerinden elde edilen bir geliri de vardı. Özel ya da hayırsever hiçbir kuruluştan yardım almayan hastanede tedavi hizmetleri para karşılığında yapılmaktaydı. Hastanenin günlük ücretini ödeyemeyecek olanlar hastaneye kabul edilmezlerdi. Ancak Avusturya Konsolosluğunun kefil olduğu yoksul Avusturya'lılar güvence alınarak kabul edilebilirdi. Bunun dışında bir Avusturya gemisinde hizmet ederken hastalanan denizcilerden ücret alınmaz, bunların masraflarını karşılamak üzere de istanbul'dan ayrılan her Avusturya gemisi hastaneye ton başına bir ücret öderdi. 1874'e kadar hastaneye çocuklar dışında her hasta kabul edilmekteydi. Öncelik, Avusturya-Macaristan uyruklulara veya bu devletin himayesinde bulunanlara verilmekle birlikte diğer milletlerin hastalarına da bakılmaktaydı.
Çınar Sokağındaki hastanenin girişi Haliç'e bakıyordu. Giriş katında Avusturya Kraliyet idari Bürosu bulunmaktaydı. Birinci ve ikinci kat hastaneye ayrılmış olup binaya eklenen üçüncü kat hekimlerin ikametine ayrılmıştı. Birinci katta 14 yataklı büyük bir koğuş, 2 yataklı bir oda, hastabakıcılar için bir oda, hasta kayıt odası, eczane ve banyo; ikinci katta, yine 15 yataklı bir koğuş, 3 yataklı bir oda, bulaşıcı hastalıklar ve akıl hastaları için ayrılmış başka bir oda ve başhemşire odası bulunmaktaydı.
1875'te yapılmış planında, hastanenin Çınar Sokağı üzerinde bulunduğu ve onu kesen köşedeki sokağın da Medrese Sokağı olduğu görülmektedir. Hastanenin sol yanında italyan Hastanesi yer almaktadır. Daha sonra italyan ve Avusturya-Macaristan Hastaneleri yıkılarak 1914'te yerine bugünkü Saint Georg Avusturya Lisesi'nin kız öğrencilerine ait bina yapılmıştır. Günümüze sadece hastanenin yanındaki Saint Georg Kilisesi ulaşmıştır. Avusturya-Macaristan Milli Hastanesi 30 Nisan 1881'de Azapkapı, iskender Sokağı, no.1'e taşınmıştır. 1866'dan beri istanbul'da bulunan Grazk Merhametli Rahibeler, yetim ve yoksul Macar ve Avusturyalı çocuklara yardım etmekte ve hastalara bakmaktaydılar. Ancak kendilerine ait bir yerleri olmadığından Fransız St. Benoit Lazaristleri'nin kilise ve binalarından yararlanıyorlardı. Alman Lazarist Conrad Strover'in sağladığı para ile
1882'de Avusturyalı Gemiciler Hastanesi'nin de yer aldığı, Boşnak Fransiskenler'e ait Saint Georg Kilisesi, manastırı ve binalarını satın aldılar. Bu tarihten sonra bu bölgede kurulan bütün müesseselere Saint Georg adını taşıyan isimler verilmiştir.
Bugünkü hastane binası 1893-1895'te satın alınmış, Saint Vincent ve Paul rahibe hemşireleri ve özellikle Başrahibe Franziska Kolberg'in girişimleriyle burası italyan Dr. Giovanni Battista Violi yönetimindeki çocuk ve Dr. Millingen yönetimindeki göz kliniklerinden oluşan iki bölüm halinde düzenlenerek 2 Temmuz 1895'te hasta kabul etmeye başlamıştır. Bu hastaneye önceleri Saint Georg Hastanesi, Saint Georg Dispanser ve Kliniği, Kinderhospital Saint George adları verilirken 1897'de
kurulan Uluslararası Çocukları Koruma Derneği'nin yardımı sağlandıktan sonra genellikle Saint Georg Uluslararası Çocuk Hastanesi adı kullanılmaya başlanmıştır. Daha sonra Dr. Violi binanın yetersizliğini ileri sürerek derneğin parası, belediye ve yerli hekimlerin yardımlarıyla Şişli'de yeni bir hastane binası yaptırmış 17 Eylül 1905'te hasta çocukları buraya taşıyarak Avusturya'lılar ile ilişkisini kesmiştir. Dr. Violi giderken hastanenin araç gereçlerini de götürdüğünden Saint Georg Hastanesi,
Avusturya Veliahtı Franz Ferdinand'ın sütannesi olan Rosty Y. Urbas adlı rahibenin aracılığıyla yeniden donatılmıştır.
Hastane bugün 50 yataklı bir sağlık kurumu olarak faaliyetini sürdürmektedir.
Cerrahi, iç hastalıkları, göz, üroloji, çocuk, kulak-burun-boğaz ve kadın hastalıkları servisleri ve polikliniği vardır.
Kuruluş tarihi 1836'ya kadar gitmekle birlikte hastane kayıtları 1840'tan başlamaktadır. Önce Taksim'de Feridiye Caddesinde ahşap bir binada, Avusturya-Macaristan imparatorluğu Milli Hastanesi ve Avusturya Gemiciler Hastanesi adlan ile faaliyete geçmiştir.
Dr. Lorenz Rigler tarafından yönetilen iki katlı hastanede 40 yatak bulunmaktaydı ve gemicileri tedavi etmek amacıyla açılmıştı. Hastane 1854'te Galata Çınar Sokağı'nda (bugünkü Kart çınar Sokağı) bulunan Küçük Kapuçin Manastırı denilen eski manastır binasına taşınmıştır. Avusturya hükümeti 1870'e kadar hastaneye her yıl yardımda bulunuyordu. Ayrıca, Avusturya tahvillerinden elde edilen bir geliri de vardı. Özel ya da hayırsever hiçbir kuruluştan yardım almayan hastanede tedavi hizmetleri para karşılığında yapılmaktaydı. Hastanenin günlük ücretini ödeyemeyecek olanlar hastaneye kabul edilmezlerdi. Ancak Avusturya Konsolosluğunun kefil olduğu yoksul Avusturya'lılar güvence alınarak kabul edilebilirdi. Bunun dışında bir Avusturya gemisinde hizmet ederken hastalanan denizcilerden ücret alınmaz, bunların masraflarını karşılamak üzere de istanbul'dan ayrılan her Avusturya gemisi hastaneye ton başına bir ücret öderdi. 1874'e kadar hastaneye çocuklar dışında her hasta kabul edilmekteydi. Öncelik, Avusturya-Macaristan uyruklulara veya bu devletin himayesinde bulunanlara verilmekle birlikte diğer milletlerin hastalarına da bakılmaktaydı.
Çınar Sokağındaki hastanenin girişi Haliç'e bakıyordu. Giriş katında Avusturya Kraliyet idari Bürosu bulunmaktaydı. Birinci ve ikinci kat hastaneye ayrılmış olup binaya eklenen üçüncü kat hekimlerin ikametine ayrılmıştı. Birinci katta 14 yataklı büyük bir koğuş, 2 yataklı bir oda, hastabakıcılar için bir oda, hasta kayıt odası, eczane ve banyo; ikinci katta, yine 15 yataklı bir koğuş, 3 yataklı bir oda, bulaşıcı hastalıklar ve akıl hastaları için ayrılmış başka bir oda ve başhemşire odası bulunmaktaydı.
1875'te yapılmış planında, hastanenin Çınar Sokağı üzerinde bulunduğu ve onu kesen köşedeki sokağın da Medrese Sokağı olduğu görülmektedir. Hastanenin sol yanında italyan Hastanesi yer almaktadır. Daha sonra italyan ve Avusturya-Macaristan Hastaneleri yıkılarak 1914'te yerine bugünkü Saint Georg Avusturya Lisesi'nin kız öğrencilerine ait bina yapılmıştır. Günümüze sadece hastanenin yanındaki Saint Georg Kilisesi ulaşmıştır. Avusturya-Macaristan Milli Hastanesi 30 Nisan 1881'de Azapkapı, iskender Sokağı, no.1'e taşınmıştır. 1866'dan beri istanbul'da bulunan Grazk Merhametli Rahibeler, yetim ve yoksul Macar ve Avusturyalı çocuklara yardım etmekte ve hastalara bakmaktaydılar. Ancak kendilerine ait bir yerleri olmadığından Fransız St. Benoit Lazaristleri'nin kilise ve binalarından yararlanıyorlardı. Alman Lazarist Conrad Strover'in sağladığı para ile
1882'de Avusturyalı Gemiciler Hastanesi'nin de yer aldığı, Boşnak Fransiskenler'e ait Saint Georg Kilisesi, manastırı ve binalarını satın aldılar. Bu tarihten sonra bu bölgede kurulan bütün müesseselere Saint Georg adını taşıyan isimler verilmiştir.
Bugünkü hastane binası 1893-1895'te satın alınmış, Saint Vincent ve Paul rahibe hemşireleri ve özellikle Başrahibe Franziska Kolberg'in girişimleriyle burası italyan Dr. Giovanni Battista Violi yönetimindeki çocuk ve Dr. Millingen yönetimindeki göz kliniklerinden oluşan iki bölüm halinde düzenlenerek 2 Temmuz 1895'te hasta kabul etmeye başlamıştır. Bu hastaneye önceleri Saint Georg Hastanesi, Saint Georg Dispanser ve Kliniği, Kinderhospital Saint George adları verilirken 1897'de
kurulan Uluslararası Çocukları Koruma Derneği'nin yardımı sağlandıktan sonra genellikle Saint Georg Uluslararası Çocuk Hastanesi adı kullanılmaya başlanmıştır. Daha sonra Dr. Violi binanın yetersizliğini ileri sürerek derneğin parası, belediye ve yerli hekimlerin yardımlarıyla Şişli'de yeni bir hastane binası yaptırmış 17 Eylül 1905'te hasta çocukları buraya taşıyarak Avusturya'lılar ile ilişkisini kesmiştir. Dr. Violi giderken hastanenin araç gereçlerini de götürdüğünden Saint Georg Hastanesi,
Avusturya Veliahtı Franz Ferdinand'ın sütannesi olan Rosty Y. Urbas adlı rahibenin aracılığıyla yeniden donatılmıştır.
Hastane bugün 50 yataklı bir sağlık kurumu olarak faaliyetini sürdürmektedir.
Cerrahi, iç hastalıkları, göz, üroloji, çocuk, kulak-burun-boğaz ve kadın hastalıkları servisleri ve polikliniği vardır.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar