bugün

işte asla ulaşamayacakları, akıl sır erdiremeyecekleri vizyon, hayal edemeyeyecekleri ileri görüşlülük bu.
gelecek güzel günlere inanç bu.
savaş halinde bile bunları düşünebilmek herkesin harcı değil. "bir an önce şu düşmanı defetsek de işimize gücümüze dört elle sarılsak" düsturu bu.
15-21 Temmuz 1921 tarihinde Ankara'da gerçekleştirilen maarif kongresi de bu vizyonun eseridir.

bir kez daha hayranlık duydum kendisine.
1921 yılı nevruz kutlamalarıdır.

türk milleti işgal altındaki vatanda varoluş mücadelesi verdiği yıllar.
birkaç ay sonra düşman ankara'ya kadar dayanacak.
elde yok, avuçta yok.
silah yok, mermi yok...

tek bir şey var.
milletin azim ve kararlılığı, özgürlükten başka bir şey düşünmeyen mavi gözlü bir dev...

işte o yıllarda, o şartlar altında tertiplenen nevruz kutlamaları.
yer ankara.
türk milleti binlerce yıllık kökleri ile birleşerek, küllerinden yeniden doğuyor.
1921 nevruz kutlamaları ile türk milleti'nin üzerindeki kış sona eriyor.

işte mustafa kemal paşa'nın başbuğluk payesini aldığı 1921 yılı nevruz kutlamaları;
görsel

not: nevruz'u kendine mal edenler, sizin kültürünüz kaç yıllık?
kaç yıldır nevruz'u kutluyorsunuz sorması ayıp?