bugün

her yer cehalet, her yer pislik ve cerahat içinde memlekette. zihinleri cerahat kaplamış, zihinlerin her yerinden buram buram cehalet akıyor.
bilal'e anlatır gibi anlatalım.
* atatürk dediğimiz insan. kendisine altın tepside sunulan halifelik makamını elinin tersiyle geri çevirmiş bir insandır.
* atatürk dediğimiz insan kendisine verilen olağanüstü yetkileri tek bir şartla kabul etmiştir. süresi sınırlı olacak. aksi halde kabul etmem diyerek geri çevirmiştir. ve o yetkileri hani bugün rte'nin uğruna ülkeyi ateşe attığı o yetkileri kısa süreliğine hem de rte ile kıyaslanınca çok çok kısa süreliğine kabul etmiştir.

bak güzel kardeşim. canım kardeşim. atatürk'ün öngörüleri var ya hani 100 yıl sonrasını öngören... heh işte atatürk dediğin insan 15 sene yönettiği ülkesine bıraktı o öngörüleri. ve bugün biz o öngörülerin salt gerçekliğini üstelik en acı biçimde yaşıyoruz.

belli ki canın yanmamış... henüz. zira evet diye kuduran rte ve şürekasının tek derdi rte'nin istikbalini kurtarabilmek. neden mi?

hadi ama cidden bu soruyu sormuş olamazsın değil mi?... sordun... peki;

başkanlık sistemi,
türk tipi başkanlık sistemi,
cumhurbaşkanlığı sistemi,
cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi...

wtf?!

hangisi? hangisine evet diyeceksin? kafan karışmadı mı? peki hangisinin içeriğini biliyorsun? dur şöyle sorayım... neden bir seçim süreci bu kadar daralmışken hala daha sistemin adını koyamıyorlar? hiç düşündün mü?

onlar da bilmiyorlar çünkü. tek istedikleri bir kişinin istikbalini kurtarabilmek zira anayasal suçları işlemekte uzman, vatana ihanet ile yargılanması kesin, terör örgütlerini destek ve teşviki sabit, halkı kin ve düşmanlığa sevketmeyi hemen her hareketiyle yapan birinden bahsediyoruz. yetmez ama evet devam edelim. devlet sırlarını ifşa da ciddi bir suç. yapmadı deme kozmik oda'ya fetö'cüleri sokan da o değil mi? devletin kozmik sırlarını teröristlere vermek suç değil mi?

türk ordusu fetö'cü bir süper yetkili savcı tarafından lağvedilirken, çatır çatır doğranırken "bu davanın savcısı benim" demek suç değil mi? kendi makam aracını dönemin savcısına vermek ne demek? aynı savcı firari sevgili dostum.

bak şimdi bir kişinin istikbalini kurtarabilmek adına bu kadar suç, bu kadar ölüm, bu kadar adaletsizlik hak mıdır? hepimiz müslüman değil miyiz? allah "bana kul hakkıyla gelmeyin" demedi mi? 15 senedir başımızda bu adam. 15 senede devletin düzenlediği her sınavda kul hakkı yendi mi? liyakat değil de cemaatçiler devlette yer aldı mı? belki sen bugün devlet memuru olacaktın ya da hakkınla oldun haksızca atıldın... bu kul hakkı yemek değil mi?

canım kardeşim.

atatürk kendi istikbalini değil. ülkesinin istikbalini düşünürdü. o yüzden sen 2017 senesinde "atatürk yaşasaydı evet derdi" diye anlamsız bir hayali cümle kurarken atatürk sağlığında tek adamlığa hayır dedi.

çok uzattım.

bütün bu boktan süreç sona erdiğinde çarenin atatürkçü düşüncede olduğu ile yüzleşeceğiz hepimiz. bizler rahatız zira kanıksamışız o düşünce sistemini. ama umarım sizler de çabuk adapte olursunuz. gerçi rüzgar gülü düşünce sisteminin ardından gidenler için çok zor olmayacaktır.

en fazla kandırıldık dersiniz.
(bkz: götle gülünesi başlıklar)
neden evet diyeceğini nerden bildiğini sorguladığım durumdur, adam jedi galiba.
Evet diyecek olsa kendisi başkan olurdu.
Atatürk yaşasa ve siyasetin içinde olsa zaten böyle bir referanduma gerek kalmazdı.
atatürk yaşamış olsaydı böyle bir durum olmayacaktı zaten...
güncel Önemli Başlıklar